Geçmiş olsun Şipal

Güncelleme Tarihi:

Geçmiş olsun Şipal
Oluşturulma Tarihi: Ekim 17, 2018 11:48

Yazar ve çevirmen dostum Kâmuran Şipal son dönem bir rahatsızlık geçirdi, şimdi iyi. Kendisine buradan geçmiş olsun derken yıllar önce Behçet Necatigil, Kâmuran Şipal ve Ali Tanyeri’nin cumartesi günleri Yedikule’deki Narlı Kapı Meyhanesi’nde buluşmalarını hatırladım.

Haberin Devamı

Kâmuran Şipal bir rahatsızlık geçirdi ama şimdi iyi. Haberlerini günlük olarak sağlığını takip eden yazar Ayşe Sarısayın’dan alıyordum. Bu konuda da vefasını gösterdi, babası Behçet Necatigil’in can kardeşi Şipal’i yalnız bırakmadı. Şipal’le beni kim tanıştırdı, kesin bir tarih ve kişi hatırlamıyorum. Ali Tanyeri mi? Behçet Necatigil mi? Ali Tanyeri ile Kâmuran Şipal, aynı mahallede oturuyorlardı, Cerrahpaşa’da. Ali Tanyeri’nin evi Cerrahpaşa Hastanesi’nin tam karşısındaydı. Ömür boyu orada yaşadı. Ne evinde telefon vardı ne de cep telefonu. Haber vermek istediğimizde karşı katta oturan kardeşini arardık. İkisi de Cerrahpaşa’da Davutpaşa Ortaokulu’nun karşısındaki bahçeli kahvede oturur, oyun oynarlardı. Çocukluk arkadaşım Ali, bana da iskambil kâğıtlarını tanıtmaya çalıştı ama bir türlü öğrenemedim. Hangi oyunları oynarlardı bilmiyorum. Sadece bezik oynamadıklarına eminim.

Haberin Devamı

Kâmuran Şipal’la samimiyetimiz Behçet Necatigil’den sonra koyulaştı. Bir keresinde kaybolan bir antolojisini ben bulmuştum. Orhan Kemal Roman Armağanı’nı kazandığında, ödül töreninde hakkında benim konuşmamı istemişti, zevkle bu isteği yerine getirmiştim. Beyazıt’taki Orhan Kemal Kütüphanesi’nde düzenlenmişti tören. Geçen hafta Necatigil - Şipal Mektuplaşmaları’nın kitabını yazmıştım. Kitabın kapağında da üçünün bir fotoğrafı vardı. Necatigil, Şipal ve Tanyeri, cumartesi günleri Yedikule’deki Narlı Kapı Meyhanesi’nde buluşurlardı. Ben de arada bir giderdim. Ali, çok uzun boyluydu, hepimiz ona yukarıda hava nasıl diye sorar, şaka yapardık. Divan şiiri, eski edebiyat alanında zirvedeki bir uzman oldu Ali Tanyeri. Cumartesi buluşmalarında konuşmalar yapılır ama bu konuşmaların aralarında uzun sessizlik molaları olurdu. Hiç kuşkusuz benim olmadığım zamanlarda böyleydi.

Behçet Hoca, yazdığı yeni bir şiirini okur, Şipal ile Tanyeri eleştirilerini, fikirlerini söylerlerdi. Eleştiri farklı anlayışların eseriydi. Hoca, divan şiirinden bir dize almış ya da divanın esintisini şiirinde kullanmışsa, Ali hemen konuşmaya başlardı. Şipal ise yer yer önceki şiirleriyle de mukayese ederek fikirlerini söylerdi. Bir gün de şimdi yerinde gökdelenler olan Veliefendi’nin orda, Çırpıcı’da -sanırım adı öyleydi- kuzu çevirme yapmışlardı. Bu işin ne cefalı sefa olduğunu orada anladım. Kuzuyu pişene kadar nöbetleşe olarak sürekli çevirmek gerekmişti. Kuzunun pişmesini beklerken Ali’yle geçmiş günleri, Şipal’le de Behçet Hoca’yla arkadaşlıklarını konuşmuştuk. Yazımızın amacına gelelim. Üç ustayı da okumak için vesile olsun...

Haberin Devamı

Ali Tanyeri’nin kitapları:
* Hayretî Divan Tenkidli Basım (Mehmet Çavuşoğlu ile birlikte).
* Divan Üstüne Eleştiriler.
Örnekleriyle Cumhuriyet Şiirinde Deyimler, Türk Halk Şiirinde Deyimler, Örnekleriyle Divan Şiirinde Deyimler.

Kâmuran Şipal’in kitapları:
* Demir Köprü, roman.
* Çağdaş Alman Öykü Antolojisi.
* Kafka Çeövirileri.
Behçet Necatigil’in bütün kitapları.

BAKMADAN GEÇME!