Fagotla barok pop
Güncelleme Tarihi:
Fagotçu Burak Özdemir’in barok icraları 2012’den bu yana Almanya’da saygın klasik müzik firması Harmonia Mundi’den yayımlanıyor, övgü alıyor. Bir yandan da elektronik müzik alanında çalışan, ses kesitleriyle deneyler yapan Özdemir ‘dijital barok / barok pop’ akımını başlattı. 17 Haziran’da, grubu Musica Sequenza ile İstanbul Müzik Festivali kapsamında Bomontiada’da Bach ve Handel uyarlamalarını sunacak.
11 yaşında, konservatuvarın birinci sınıfında fagotu seçmesinin nedeni çalgının alışılmadık ses yapısı ve ‘bilimkurgu unsuru’ gibi görünmesiydi...
Babası müzisyendi. Oğlunu İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası’na götürmüş, arkadaşlarından enstrümanlarını tanıtmasını istemişti. Burak Özdemir “İlk bakışta kavraması güç, gizemli görünümünden ve yumuşak sesinden çok etkilendim” diyor o günleri anlatırken.
Modern fagot yerine tarihi enstrüman seçmesinin, ses kesitleri ve elektronik efektlere yönelmesinin nedeni de farklılık arayışı. Berlin Sanat Üniversitesi’ndeki lisansüstü eğitimi sırasında barok fagota geçti, elektronik müzik bölümünde çalışmalar yaptı.
Erken çağ müziğini elektronik platformda icra girişimi öylesine ikna ediciydi ki muhafazakâr görüşlerin etkin olduğu akademik ortamda bile kabul gördü. Amerika’da, ünlü Juilliard Akademisi’nde Jordi Savall, William Christie gibi önemli müzikçilerin bulunduğu jüriye klasik müziğin katı ritüellerinden arınmış, daha şeffaf, erişilebilir bir müzikle gençlere, geniş kitlelere ulaşmayı hayal ettiğini anlattı, doktora hakkını kazandı.
Juilliard’da yazdığı elektro barok operası ‘Fuga’ (Kaçış) Amerika’da sahnelendi, projeleri için kurduğu Musica Sequenza (Müzikal Kesitler) topluluğuyla Vivaldi icraları ilgi gördü fakat Burak Özdemir asıl çıkışını Avrupa’da yaptı. Sony’nin Almanya’da barok müzik yayımladığı Harmonia Mundi’yle 2011’de 10 plaklık anlaşma imzaladı.
2012’de yayımlanan ‘Vivaldi: The New 4 Seasons’ın repertuvarı keman konçertoları yerine dört fagot konçertosundan oluşuyordu. Ayrıca iki kantatı kontrtenor Daniel Bubeck yorumlamıştı. Akustik repertuvar daha sonra Berlin’deki Radial System kültür merkezinde elektronik versiyonuyla seslendirildi. Ertesi yıl Bach’ın kantatlarını insan sesi yerine fagotla yorumladığı ‘Silent Cantata’ yayımlandı. Bu repertuvar İstanbul konserinde de icra edilecek Sampling Baroque/Exposing Bach (Baroku Dijitalleştirmek/ Bach’ı Ortaya Çıkarmak) projesine kaynak oldu.
2014’teki ‘Rameau a la Turque’ barok çağın Fransız ve Osmanlı bestecisini karnaval atmosferinde bir araya getiriyordu. Rameau’nun operası fagotun solistliğiyle, Tanburi Mustafa Çavuş’un saz eserleri otantik sazlarla seslendirilmişti. Geçen yıl yayımlanan ‘Sampling Baroque / Exposing Handel’ elektronik denemelerin ilk albüm kaydıydı. Massive Attack grubuyla da çalışan Van Rivers’ın teknolojik desteğiyle kaydedilmişti. Almanya’daki Hale Handel Festivali’nin siparişiyle yazılan eser Harmonia Mundi’nin yayımladığı ilk elektronik barok örneği oldu.
Burak Özdemir, İstanbul’da grubu Musica Sequenza ile Bach ve Handel’in eserlerini elektronik uyarlamalarıyla seslendirecek. Konser biletsiz, ücretsiz. Kulüp ortamı ve elektronik efektler muhafazakâr kulakları zedeleyebilir. Meraklı, serüvene açık kulakları kanatlandıracağı aşikâr.