'En iyi olmak için her şeye nüfuz etmeye çalışıyorum’

Kemana dört yaşında, ünlü Julliard School of Music’e ise altı yaşında başlamışsınız. Julliard’da okumak nasıldı?
Julliard bugün olduğum müzisyen olmamı sağladı. Bu okula çok minnettarım. Büyümek için muhteşem bir yerdi, etrafımda inanılmaz yetenekli bir sürü öğrenci ve en iyi öğretmenler vardı. Julliard’da geçirdiğim zamanı çok sevdim.

Bu yolu takip etmek isteyen genç yeteneklere ve ailelerine ne tavsiye edersiniz?
Bu gerçekten harika ve çok heyecan verici bir yaşam ama zamanının büyük kısmında seyahat etmeye hazırlıklı olmalısın. Performans kısmını çok seviyorum ve sahneye çıkmak eşi bulunmayan bir deneyim.

Birçok muazzam bestecinin çok güzel eserlerini seslendirdiniz bugüne kadar. Bu eserleri seslendirirken sizin yorumunuzu en çok ne etkiliyor?
Benim yorumum, hayatın içinde edindiğim deneyimlerimle değişiyor. Yorumumu her şey etkiliyor, tanıştığım insanlar, keşfettiğim yerler, deneyimlediğim ilişkiler. Olabileceğim en iyi müzisyen olmak için her şeyle nüfuz etmeye çalışıyorum.

Birçok değerli müzisyenle ve orkestrayla beraber sahne aldınız, hangileri sizin için unutulmaz?
New York Philarmonic ile sekiz yaşındaki ilk konserim, 13 yaşında Carnegie Hall’da ilk çıkışım ve yine 13 yaşında Berlin Philarmonic’le ilk performansım. Ayrıca, Kuzey Kore’de çalma fırsatım da oldu, yaşadığım başka hiçbir deneyime benzemiyordu. Güney Koreli bir anne-babanın Amerika’da doğmuş kızı olarak, iki Kore arasında devam eden kargaşa ve yoğun duyguların farkındayım, bu yüzden de benim için özellikle anlamlı bir konserdi.

İlham aldığınız, hayran olduğunuz müzisyen kim?
Müzik alanında, David Oistrakh. Ve diğer her şeyde Elizabeth Taylor. Hayatını yaşayış şekline bayılıyorum, istediğini sevdi, isteğiyle evlendi, hayatını sadece kendisinin yaşayabileceği şekilde yaşadı ve bence bu muhteşem bir şey.

Sizde özel bir yeri olan klasik bir eser ya da besteci var mı?
Brahms. Brahms’ın bestelediği her şey.

Kendi zamanınızda keyif için ne dinliyorsunuz?
Beyoncé!

Hâlâ Guarneri del Gusu kemanını mı çalıyorsunuz? Bu enstrümanı çalmaya nasıl karar verdiniz? Hangi özellikleri için?
Evet, hâlâ Guarneri’mi çalıyorum. 14 yaşımdayken Isaac Stern’den aldım. Sevdiğim özelliği, bir yandan güçlü ve dramatik ama bir yandan da istediği zaman, çok tatlı olabilmesi.

Günlük programınız nasıl?
Eğer konser günüyse, sabah prova yapıyorum, öğle yemeğinden sonra biraz kestiriyorum, konser için hazırlanıyorum ve konserden sonra mutlaka yemeğe çıkıp eğleniyoruz. Eğer evdeysem, tamamen köpeğim Chewie’yle bağlıyım...

İstanbul’da sahne almak konusunda nasıl hissediyorsunuz? Konser programı nasıl?
İstanbul’u çok seviyorum, birkaç defa sahneye çıktım ve her zaman izleyicinin sıcak karşılamasından çok etkilendim. Bir de yemekler ne kadar güzel! Önceki performasnlarım hep orkestra eşliğinde oldu, ilk defa bir restial olacak... Piyanistim Ashley Wass ile beraber Bartok, Brahms ve Franck’tan oluşan samimi bir program sunacağız. Dört gözle bekliyorum.
Sarah Chang, 9 Şubat Cumartesi saat 21.00’de Zorlu PSM’de.