Düne, bugüne, geleceğe tutulan ayna

Güncelleme Tarihi:

Düne, bugüne, geleceğe tutulan ayna
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 07, 2020 11:32

Zülfü Livaneli’nin yazı ve söyleşilerinden derlenen ‘Bizi Sürükleyen Nehir’, insan olmaktan aşkın gücüne, değişimin sürekliliğine, cahilliğe, bilgeliğe, Doğu’nun cehline, Batı’nın kibrine, memlekete, Türkiye soluna, özgürlüğe, mutluluğa, adalete, İstanbul’a ve aklınıza gelebilecek pek çok şeye dair Livaneli’ce, bilgece sözler içeriyor.

Haberin Devamı

O, sadece çağdaş Türkiye edebiyatının değil, aynı zamanda müziğinin ve fikir âleminin de en güçlü, en kıymetli isimlerinden biri. Takdir gördüğü kadar eleştirilere de maruz kalsa da savunduğu, inandığı düşünceden sapmayan, doğrularının arkasında, sadece söyledikleriyle değil yaşam biçimiyle de özgün ve tutarlı bir isim. Okuyan, araştıran, öğrenme aşkından güç alan, tecrübesini sayfalarına akıtırken her daim genç kalmayı başaran bu isim Zülfü Livaneli’den başkası değil. Sadece dönemiyle sınırlı kalmayıp nesiller arası bir ses olmayı başaran Livaneli’den öğrenip örnek alacak pek çok şey var elbet. ‘Bizi Sürükleyen Nehir’ kitabı da biraz bu fikirden yola çıkarak hazırlanmış.
Ozan Bilge ve Durmuş Cevlan’ın yayına hazırladığı ‘Bizi Sürükleyen Nehir’, Livaneli’nin yaklaşık 30 yılı aşkın düşünce hayatına bir bakış sunuyor. Livaneli’nin şimdiye dek gazete ve dergilerde yayımlanan yazılarından, televizyon röportajlarından artık pek çoğu sadece arşivlerde karşınıza çıkabilecek sözlerden derlenmiş. İnsan olmaktan tutun da aşkın gücüne, değişimin sürekliliğine, cahilliğe, bilgeliğe, Doğu’nun cehline, Batı’nın kibrine, memlekete, Türkiye soluna, özgürlüğe, mutluluğa, adalete, İstanbul’a ve aklınıza gelebilecek pek çok başka konuya dair alıntılardan oluşan kitabın okurlarına bir diğer sürprizi de içinde kullanılan desenlerin Abidin Dino imzası taşıması.

Haberin Devamı

Kitabın girişinde Livaneli okuruna önemli bir not düşüyor. Donmuş fikirlerden, klişelerden ve dogmalardan hepimiz korkarız. Zira bunlar bir düşünce eylemi değildirler. Dünya da insanlar da fikirler de değişirler. Bu kaçınılmazdır. Bunu bilen ve böyle düşünen Livaneli, bu yüzden şöyle bir açıklık getiriyor meseleye: “Ne var ki bu kitapta okuyacağınız bazı sözler otuz-kırk yıl önce yazılmış olmasına rağmen, yadsıyacağım, değiştireceğim ya da utanmamı gerektiren bir öge barındırmıyor. Bunun sebebi bunca yıl içinde beni ben (bizi biz) yapan temel ilkelerimin değişmemiş oluşu.” Bu değişmez kökler, Anadolu ozanlarına, edebiyat ve felsefeye, Aydınlanma düşüncesi ile diyalektik dünya görüşüne yaslanıyor. Aynı kökler Livaneli’nin çalkantılı dönemlerde sarıldığı ağacını yıkılmaktan korumakla kalmayıp şöhret ve makam gibi dünya zevklerinin tuzağına düşmekten de esirgemiş.

Haberin Devamı

“Hiç kimse kendi yüzünü göremez, ancak yansımasını görür. Toplum da böyledir. Toplumun aynası sanat, felsefe ve bilimdir.” Sözün sahibi Livaneli, bugün olduğu insan olmasında eli olan Nâzım Hikmet, Yaşar Kemal, Ahmed Arif, Abidin Dino, Mikis Theodorakis gibi isimleri sıralıyor. İnsanı diğer hayvanlardan ayıran en yüksek kavram ‘fikir’in sevilmediği toplumumuzda meramını dile getirirken, içinde yaşadığımız ve ‘internet cehaleti’ diye adlandırdığı dönemin eleştirisini de yapmaktan sakınmıyor. Gerçekten düşünen ve fikir sahibi insanın nasıl olması gerektiğini okurlarıyla beraber tartışmaya açarken, herkesin kaçınılmaz olarak bir şeylerin cahili olduğu hayatlarımızda bilmek kadar bilmediğini bilmenin de farkına varmak gerektiğinin altını çiziyor.
Kitapta yer alan alıntıların her biri kendi başına çok kıymetli. Hiçbiri öylesine ağızdan çıkmamış. Her biri düşünülmüş, incelikle, özenle ve içgörüyle söylenmiş sözlerin bir araya gelmesinden oluşan kitap, okuruna da aynı şeyi yaptırıyor. Her satırda birkaç nefes bekletiyor. Belki kiminde daha çok. Zira kitap, her şeyden önce düşünmenin, fikir üretmenin, tecrübenin ve eleştirinin hakkının pek de teslim edilmediği günümüz dünyasında bunun kıymetini anımsatıyor.

Haberin Devamı

Düne, bugüne, geleceğe tutulan ayna
Bizi Sürükleyen Nehir
Zülfü Livaneli
Doğan Kitap, 2020
312 sayfa, 39 TL.

BAKMADAN GEÇME!