Güncelleme Tarihi:
Tufan Baltalar hemen her sergisinde tabiatla kendine özgü, esrarlı bir biçimde ilgilenir. Hatırımda en çok kalan sazlık resimleri, seyirciyi tabiatı ‘doğallık’tan, bitkiyi ‘toprak’tan ayrı düşünen bir bakış ile karşı karşıya bırakırlar. Sazlıkları bizi tarif edilmez bir şeyden ayıran perdelerdir. Bu perdelerin arasında yer alan figürler ise kaçmaya mı çalışırlar yoksa orada gizlenmeye mi, kestiremeyiz. Onda tabiat, Pilot Galeri’nin diğer tabiat yorumcusu Irem Tok’un aksine sürekli bir titreşim değil, esrarengiz bir durağanlık, bir düşüncedir. İşlerine bakarken, kaçınılmaz olarak Baudelaire’in sembolizmin manifestosu niteliğindeki şiiri ‘Eşduyumlar/ Correspondances’ın ilk iki dizesi aklımıza düşer: “Doğa bir tapınaktır sütunları canlı olan/ zaman zaman anlaşılmaz kelimelere ses verir.”
Baltalar’ın son sergisi ‘Çevrili’, ilk bakışta bir duvar dolusu suyla çevrili toprak parçası üzerindeki ağaç resmine göndermede bulunuyor; ama serginin girişindeki, peyderpey mavi ‘bir şeye’ dolanan üç küçük büstün bu serginin ‘sazlıklar- arasındaki- insan’ına gönderme yaptığını düşünmekte haksız olmayabiliriz. Bazen bedeni de parçalara ayrılan bu figürün kaybolmuşluğu, tam ne gördüğünü bilemeyişi bu sergide suyun dibine kadar inen bir uzuvda da anlatımını buluyor. Koyu yeşil bitkiler üzerinde bir kol, belki yosunlar; ona da T. S. Eliot cevap verir gibi: “...boğulduk sonra uyanınca insan sesleriyle.”
Can Aytekin’in Arter galerisinin giriş katında, duvar duvar, merdiven merdiven, köşe köşe dikişlerinden sökülüp ışıl ışıl renklere boyalı parçalar halinde sergilenen ‘Boş Ev’i ise tam tersi. Bu parçalar Aytekin’in iç mekânı canlı bir şey olarak sunmak, ‘ev’in korku filmlerinden dahi tanıdığımız canlı bir şey olduğu fikrini vurgulamak istiyorlar. ‘İç mekân’ın çatlayıp bileşenlerine bölünmek arzusunu, kendisi dışlaştırmaya can atan bir içeriyi temsil ediyorlar, ‘iç mekân’ın ‘dış mekân’lığa meyleden canlı bir şey olabileceği fikrine ‘ses veriyorlar’. Elbette ki iç mekânı zihnimizde canlı, hareket halinde, neredeyse ‘dışarı’da, dışlaşmanın eşiğinde tutan, özellikle onunla ilgili hatıralarımızdır.
Tufan Baltalar’ın ‘Çevrili’ başlıklı sergisi 5 Mayıs’a kadar Pilot Galeri’de, Can Aytekin’in ‘Boş Ev’ başlıklı sergisi ise 15 Temmuz’a kadar Arter’de görülebilir.