‘Çimento’yu iyi verirsen tutar!

Güncelleme Tarihi:

‘Çimento’yu iyi verirsen tutar
Oluşturulma Tarihi: Kasım 07, 2017 16:29

Çimento fabrikasının işler hale getirilmesi hiç de kolay olmayacak. Fabrikayı çalıştırma mücadelesi Gleb’in kendi içsel devrimini gerçekleştirmesini de sağlayacak.

Haberin Devamı

Rus edebiyatının ve toplumcu gerçekçi akımın önemli temsilcisi Fyodor Gladkov, ‘Çimento’da Bolşevik İhtilali sonrasında bir taşra kenti üzerinden, devrimi, iç savaş koşullarını, kavgaları, aşkı ve en önemlisi insanın yaşadığı dönüşümleri sayfalarına taşıyor. Gladkov, Moskova’nın uzağında bir kentte kullanılmayan çimento fabrikasının yeniden işler hale getirilmesi için verilen mücadeleyi konu alıyor. Fabrikadaki dizel motorlar bir çalışsa, üretim bir başlasa, iç savaş da bitecek, tüm sıkıntılar da. Kentin kalbi işte bu durmuş çimento fabrikası. Fabrikanın bacalarından yeniden duman çıkartabilmek için bürokratik engeller, işçilerle entelektüeller arasındaki gerilimler, parti içi tartışmalar, kovuşturmalar ve NEP olarak bilinen ‘Yeni Ekonomi Politikaları’nın yol açtığı sorunların aşılması gerekiyor.
Roman üç yıl Bolşeviklerin yanında savaşmış Gleb’in evine dönmesi ile başlıyor. Eve geldiğinde ise karısı Daşa’yı tamamen değişmiş biri olarak buluyor. Duygusuz, heyecansız gözlerle kocasını süzen Daşa için parti çalışmaları aştan daha öncelikli. Bu evlilikte kadın-erkek eşitliğinin ‘mücadele’yi kazanmak için en önemli şey olduğunun farkında olan taraf da Daşa. Eşini kaybettiğinin farkına varan Gleb, fabrikanın da kapatıldığını öğrenince hayatının en zor mücadelesine giriyor. Evlilik ilişkisinde Gleb’in tam karşısında yer alan Daşa, fabrikanın yeniden çalıştırılması için verilen mücadelede kocasının en büyük yoldaşı oluyor.
Yordam Yayınları’ndan Erdoğan Tokatlı çevirisiyle yayınlanan roman, ilk çıktığı zamanlarda tüm dünyada büyük ilgi gördüğü gibi batılı eleştirmenler tarafından çokça da eleştirildi. Kitabın edebiyat olarak nitelendirilebilecek karakter özelliklerinden yoksun olduğundan tutun da Sovyet propagandası, Stalinist ajitasyon malzemesi olduğuna kadar bir sürü eleştiri getirildi. ‘Çimento’ daki küçük çaptaki edebi eksiklikler bu eleştirmenler tarafından bağışlanmadı. Gladkov, edebiyat açısından Dostoyevski, Tolstoy, Turgenyev ile farklı kulvarlarda olduğu halde, bu isimlerle kıyaslamalara maruz kaldı. Bu isimlerin karşısına kim konsa edebiyat dünyasından bir çok yazarı silmek gerekmez mi? Estetik açıdan bakıldığında ise Rusya’da o dönem sanatta yaşanan devrimci değişimleri göstermesi açısından ‘Çimento’ değerli bir kitap. Gladkov’un cesur ‘Çimento’su, o topraklarda yaşayan insanların hayat mücadelesi ile yoğrulmuş saf benliklerine büyüleyici bir bakış açısı getiriyor. Tarihsel olarak da Modern Rus Tarihi’nin başlangıcı hakkında herhangi bir fikir edinmek isteyenler için bulunmaz bir kaynak ‘Çimento’. “Bizim ellerimiz başka. Biliyoruz ki insanın elleri neyse ruhu da, aklı da odur… Ettiğiniz budalalıklar bitsin! Demin yoldaş İvagin’in söylediği gibi yeni iktisadi politikayı izlemek zorundayız. Ne demektir bu? Yumruğu şeytanın gözüne patlatacaksın demektir. Büyük ve yaratıcı bir hamle yapacaksın demektir. Çimentoyu iyi verirsen tutar. Çimento, biziz. Çimento işçi sınıfıdır. Cumhuriyet’e büyük ve yıkılmaz bir ülke yaratacağız. Bunu hiç unutmamalıyız. Budalalıklar bitsin artık! Gerçekten işe koyulmanın vaktidir.” 

Haberin Devamı

ERHAN TEKTEN
erhan.tekten@gmail.com

 

Haberin Devamı

Çimento
Fydor Gladkov
Çeviren: Erdoğan Tokatlı
Yordam Edebiyat, 2017
384 sayfa, 20 TL.

‘Çimento’yu iyi verirsen tutar

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!