Çift mi yoksa ikiz mi?

Geçen hafta iki ayrı kitabı aynı zamanda ve öyküyü düşünerek okudum. Çok öykü kitabı basılıyor Türkiye’de. Dergilerde her ay onlarca öykü yayımlanıyor. Yeni yeni isimlerle karşılaşıyoruz sürekli. Daha önce yazmıştım, bir edebiyatın sağlığı ve geleceği daha çok öyküdeki canlılığa bağlı. Genç kuşakların hem gözlem kabiliyetini geliştirmeleri hem de yazma tekniği ve bu tekniğin dille kurduğu organik irtibatı çözmüş olmaları yönünden daha umut verici bir ortamdayız bana göre.
Mevsim Yenice henüz tanıdığım bir öykücü. Kitabın ilk öyküsü ‘Açık Artırma’dan başlayarak beni şaşırttı ve kendisine bağladı. Kolay ve işlek yazması bir yana kendine özgü bir mantık ve akıl yürütme yöntemi var. Mizaha göz kırpan ama ona bel bağlamayan içli bir humor var duyarlığında. Şaşırtmak ve sürpriz yapmak için yazmıyor da öyküyü okuduktan sonra sizde kendiliğinden böylesi bir iz bırakıyor. Ayrıca belli ki öyküler üzerinde çalışmış, ayrıntılar yanında çapaklardan da kurtarmış yazdıklarını. Yayınevi ‘olgun bir ilk kitap’ yorumunda bulunmuş onu sunarken. Kendisini yok etmeyen bir olgunluk bu. Hatta görünen o ki kendi önünü de açan bir olgunluk.
‘Tekme Tokat Şehir Rehberi’ bizi hayatın gerçek olduğu kadar soyut ve fantastik alanlarına da çekmeye çalışıyor. ‘Yalandan Kim Ölmüş’ ve ‘Yer Yarıldı İçine Girdi’ öykülerinde olduğu gibi, özneyi hem diri tutuyor hem de temel insan sorunlarını güncelin içinden çapalamaya koyuluyor. Bu yönden iyi bir yalancı Mevsim Yenice. Tatlı tatlı yalan söylüyor. Yaşamak gibi yalan söylemek de kat kat. İnsanlar hem ondan çıkmak istiyorlar hem de en iyi onu yapıyorlar.
Kent ile taşra arasındaki kesitten çıkan öyküler
Mehmet Kahraman, Yenice’ye nazaran daha aktüaliteye bağlı, gerçekten çıkmak gibi bir tercihi var. Ayrıca her iki yazarın da öznelere açtıkları, baktıkları dünya birbirinden ayrı. Bu ayrılık, yaşadığımız toplumsal gerilimlerin ipuçlarını da barındırıyor aslında. Yazar, hayata bakarken bir tür seçme vazifesi de görüyor. Mehmet Kahraman da benim yeni tanıdığım ve ilk kez okuduğum bir öykücü. O da genç sayılır. ‘Gülümseyin’ öyküsünde ana kilitlenmiş yüksek gerilimi, bireylere doğru bir tür prizma yöntemiyle yansıtıyor ve anlatma ritminin içinden bize insanın büyük çaresizliğini duyuruyor. En koyu toplumsal birleşmede bile bu yanık ip kokusu, ölüm açığa çıkıyor.
Mevsim Yenice, kente daha bir göz kırparken, Mehmet Kahraman kent ile taşra arasındaki kesitten çıkarıyor öykülerini. Daha orta insan, daha geleneksel tipler. Ama her biri oldukça canlı. Bu canlılık Harmancı’nın gerçeklikle kurduğu o organik irtibatla ilgili olmalı. Acı, hüzün duygusal efekti ayrıca bu öykülerin. ‘Ortada Bir Şey’ öyküsü ise, hem yapısı hem de kısacık hacmine sığdırdığı büyük psikolojiyle öykücünün uzun erekte yatırım yapması gereken asıl yön bence.

TEKME TOKATLI ŞEHİR REHBERİ
Mevsim Yenice
Everest Yayınları, 2017
112 sayfa, 12.50 TL.

IŞIKLAR AÇIK KALSIN
Mehmet Kahraman
Hece Yayınları, 2016
110 sayfa, 10 TL.