Güncelleme Tarihi:
"Bir koridora girdiğim zaman kafamı sola çeviriyorum tarih kitabı, sağa çeviriyorum tarih kitabı… Böyle bir ortamda büyüyünce doğal olarak tarihe merakınız oluyor." Youtube’da kurduğu ‘Ottomans WWI’ isimli tarih kanalıyla dikkat çeken Can Balcıoğlu, sorularımızı yanıtladı. Can Balcıoğlu, Ermeni Soykırımı İntikam Komandoları tarafından şehit edilen büyük babası Beşir Balcıoğlu’nun ölümünden sonra, tarih tutkunu bir kişiye dönüştü. İskenderiye’de başkonsolosluk yapan Hasan Basri Lostar’ın torunu Balcıoğlu, büyük tarihçi İlber Ortaylı’nın baş danışmanlığını yaptığı Youtube kanalını açmasındaki asıl amacını da bizlerle paylaştı.
-Osmanlı’nın son dönemleri ve 1. Dünya Savaşı dönemini konu aldığınız videolar çekiyorsunuz ve bunları Youtube kanalınızda paylaşıyorsunuz. Neden böyle bir kanal kurma gereği duydunuz, ilgilendiğiniz konular hakkında kaynaklar yeterli değil miydi?
Şöyle söyleyeyim, biz bundan önce de Youtube’da kurulan The Great War isimli kanalın ekibini Çanakkale’ye getirdik. Nisan ayında çekilmek üzere dört bölüm tasarladılar. Ben de burada yerel tarihçi olarak ve aynı zamanda projenin koordinatörü olarak yer aldım. Devamında da düşündüm ki “Neden aynı fortmatta biz de bunun Türk versiyonunu yapmıyoruz?”. Biz de sadece 1. Dünya Savaşı ve Osmanlı’nın savaşa katılımını anlatan bir formatta bu işi yapmayı düşündük. Kaynak olarak zaten iki türlü kaynak var. Biri Amerikanların, İngiliz askerlerinin anlatımlarından oluşan tarihi kaynaklar. Bir diğeri de Genel Kurmay ve bununla birlikte çalışan eski asker tarihçilerin kitapları ... Onun dışında popüler tarihçilerden İlber Hoca’nın yazdıkları var. O da zaten baş danışmanımız. Ama bütün bu kaynakları topladığımızda bunlar yeterli değil. Bizim şu anda Osmanlı Ordusunun savaşları, savaşta kullandıkları teçhizatlarla ilgili bilgi almak için kullandığımız bir atlas var. Bunu 1975’te bir İngiliz yazmış. Türkiye’de bile böyle bir kaynak yok. Onun dışında Osmanlı Ordusu’nun savaş yeterliliği, ordudaki detaylar hakkındaki kitabı da bir Amerikalı yazmış. Yani bizim iki ana kaynağımız yabancı, Türk kaynakları ne yazık ki yeterli değil.
-Gerçekleştirdiğiniz projede emeği geçen isimler arasında İlber Ortaylı’nın da olduğunu söylediniz. Projenin verimli geçmesine bunun katkısı oldu mu?
İlber Hoca zaten bizim bir aile dostumuz. Sevdiğimiz ve de çalışmalarını çok büyük hayranlıkla izlediğimiz bir tarihçi. Biz projeyi kendisine anlattık, o da sosyal medyanın, Youtube’un ve popüler tarihin potansiyelinin farkına vararak yardımcı olacağını söyledi. Bize bir takım kitaplar önerdi. Projeyi gerçekleştirme aşamasında bize iki tür katkısı oldu. İlk olarak benim apartmanımda kuryelik yapan çocuk bile bu videoları izlemiş ve bana gelip, “Aaa İlber Hoca nasıl destek oldu, müthiş bir şey bu!” demişti. İlber Hoca Türkiye’de bir marka çünkü ve bizim için çok büyük bir katkı oldu bu. İkincisi de biz zannedersem kasım veya aralık gibi bir panel düzenlemeyi düşünüyoruz. Panelin konusu çok basit: ‘Osmanlı, 1. Dünya Savaşı’na girmeli miydi, girmemeli miydi?’.
-Panelin ayrıntıları neler? Nerede gerçekleşecek, dışarıdan katılıma açık olacak mı?
Panelde dört tarihçi olacak, bunlardan biri İlber Hoca. Evet, Osmanlı savaşa girmeliydi diyenler olacak; hayır girmemeliydi diyenler olacak, en sonunda bir oy toplamı alacağız izleyicilerden. Devamında da soru-cevap bölümü olacak. Biz yurtdışında da izlenmesi için, başka ülkelere canlı yayınla bağlanacağız. Şu an bir üniversite belirlemedik ama benim tahminimce İstanbul’da bir devlet üniversitesinde yapacağız. Dışarıdan katılım olacak ama biliyorsunuz böyle organizasyonlarda önceden sayı belirlemek gerekiyor. Özellikle İlber Hoca’yı duyunca bir hücum etme söz konusu olacak. Ama biz internetten de, sosyal medyadan da soru alacağız.
- Tarihe duyduğunuz bu ilginin sebepleri neler? Geçmişte aile fertlerinizin başından geçen olaylar bu sebepler arasında gösterilebilir mi?
Ailede, anneannemin babasından itibaren çok ciddi bir tarih merakı var. Anneannemin babası Hasan Basri Lostar, kendisi İskenderiye’de başkonsolosluk yaptı. Kendisi 1. Dünya Savaşı’nda enterne ediliyor ve İngilizler tarafından Hindistan’a gönderiliyor. Oradan bir sürü kitap alıyor. Anneannemin Ankara’daki evinde bulunan kütüphane müthiş bir kütüphane. 1850’lerden kalma yabancı kitaplar bile var. İkincisi büyük babam Beşir Balcıoğlu ne yazık ki Ermeni Soykırımı İntikam Komandoları tarafından şehit edildi. Ülkemizin şehit diplomatlarından birisi. Sözde Ermeni Soykırımı’nın intikamını almak amacıyla yapıldığı için bu katliamlar, sürekli olarak yurt dışında da Osmanlı İmparatorluğu’nun 1. Dünya Savaşı’nda bu soykırımla tanınmasına neden oldu. 46 tane diplomatımızı ve ailelerini şehit ettiler. Bu insanları, 1915’te yapıldığı iddia edilen bir soykırımın intikamını almak amacıyla öldürdüler. Bu travmatik bir olay olduğu için büyüme çağında anlatılan hikayeler beni etkiledi. Ailem her zaman tarihe meraklıydı. Aynı zamanda sanat tarihine de meraklıydı; babam İstanbul Modern’in müdürlüğünü yaptı, Sakıp Sabancı Müzesi’nin kurucu müdürlüğünü yaptı. Ben bu insanların yaşadığı bir evde yetiştim. Bir koridora girdiğim zaman kafamı sola çeviriyorum tarih kitabı, sağa çeviriyorum tarih kitabı… Böyle bir ortamda büyüyünce doğal olarak tarihe merakınız oluyor.
- Bu projeyi gerçekleştirmenizdeki asıl amaç nedir?
Google’a girip ‘Ottoman Empire’ (Osmanlı Devleti) ve ‘World War 1’ (1. Dünya Savaşı) diye arattığınız zaman karşınıza çıkan sonuçların yüzde yetmişi ‘Armenian Genocide’ (Ermeni Soykırımı). 1. Dünya Savaşı’nda Osmanlı’nın katılımı o olaydan ve orada iddia edilen şeylerden ibaret değil. Bu projeyle ben bunu insanlara aktarmak istiyorum. Ayrıca, “1. Dünya Savaşı’nda Almanlar yenildi bu yüzden bizler de yenildik” gibi şehir efsanelerini de ortadan kaldırmayı amaçlıyorum. Mustafa Kemal gibi, Halil Sami gibi kabiliyetli ve inisiyatif alan komutanlar olmasaydı savaş bizim için 1915’te bitmişti. Bunları da insanlar biraz göz önünde bulundursunlar istiyorum
WWI Youtube kanalı: https://www.youtube.com/channel/UCSaBmM1Q9bLk3YR8uYamx-A