Güncelleme Tarihi:
‘Vardiya’daki gençlerin heyecanını görünce anlıyorsunuz: Bir mimarlık öğrencisi için rüyasının gerçekleşmesi gibi bir şey bu projenin içinde yer almak... Milano’daki Politecnico’dan ‘Vardiya’ya katılan Ronay Barış Cinaş, Venedik Bienali 16. Uluslararası Mimarlık Sergisi Türkiye Pavyonu için mimar Kerem Piker küratörlüğünde hazırlanan projede yer almanın verdiği mutluluğu, burada yaşadığı deneyimi anlatacak kelime bulmakta zorlandığını söyleyip ekliyor: “Benim için çok büyük bir deneyim. Buradaki ortam, arkadaşlar, hazırladığımız proje, atölyeler, her şey çok öğretici oldu. Türkiye’nin dünya mimarlık ortamıyla buluştuğuna tanıklık ettik.” İTÜ’de restorasyon yüksek lisansı yapan Erkin Yaşar Çerik ise “Bilgiye ulaşmanın çok olay olduğu bir dönemde yaşıyor olsak da burada olmanın, yerinde deneyimlemenin değeri bambaşka. Buradaki tartışma grubumuz beni çok besledi, üretim konusunda teşvik etti” diyor. İTÜ’nün ardından Venedik’te restorasyon ve mimari tasarım yüksek lisansı yapan ‘Vardiya’cılardan Denizhan Erinekçi de projenin 122 kişinin hayatına doğrudan dokunduğunu vurgulayarak “Sürekli devinen, gelişen bir proje. Bu yanıyla mimariyle de çok iyi bağdaşıyor. Mesela bir mimari proje hakkında farklı bakış açılarıyla ne kadar konuşursan, tartışırsan çok daha iyi bir sonuç çıkar ortaya” diye konuşuyor.
Türkiye Pavyonu’nu genç mimarlar için bir buluşma, karşılaşma, tartışma, üretme platformuna dönüştüren ve bu yönüyle ana serginin ‘Serbestmekân/ Freespace’ başlıklı temasıyla da birebir örtüşen ‘Vardiya’, zaman içinde gelişip şekillenen yapısıyla alışılmış sergi anlayışını kıran, bir sergiden çok daha fazlası... Zira 500’e yakın başvuru arasından seçilen 122 mimarlık öğrencisi, masrafları İKSV tarafından karşılanarak haftalık 10’ar kişilik vardiyalar halinde Venedik’te ağırlanıp farklı temalar etrafında atölye çalışmalarına, online ya da mekândaki ‘canlı’ oturumlara katılıyor, farklı alanlardan profesyonellerin mihmandarlığında tartışıyor ve ürettikleri işleri mekânda her vardiya için ayrılan bölümde sergiliyor.
2010 yılında Chicago Atheneum tarafından ‘Avrupa’da 40 yaş altındaki en iyi 40 mimar’dan biri olarak gösterilen küratör Kerem Piker, Türkiye Pavyonu’nun hareketliliğinden, ‘Vardiya’ya gösterilen ilgiden hayli memnun: “Klasik anlamdaki sergilerde, açıldıktan sonra bir terk edilmişlik duygusu hissedilir, ne kadar ziyaretçi gelirse gelsin zamanla bir tenhalaşma olur. Bizim pavyonda bu hiç olmadı çünkü sürekli bir üretim var ve aslında mekân sürekli dönüşüyor. Biz mekânı en başından bir altyapı olarak kurguladık. Vardiyaların her birine ayırdığımız alanlar, zaman içerisinde dönüştürülebilir birer strüktür olarak ifade buldu. Bundan da memnunum açıkçası, çünkü proje başladığı andan itibaren başta biraz çekinerek de olsa yapılan müdahaleler zaman içerisinde iyice cesaretli dönüşümlerin de önünü açtı. En son yaptığımız ziyarette de gördüğümüz üzere aslında bütün o çalışmaların izlerini mekânda okumak mümkün.”
‘Vardiya’ 25 Kasım’a kadar Venedik Mimarlık Bienali Türkiye Pavyonu’nda görülebilir. Proje kapsamında gerçekleştirilen oturumları YouTube kanalı Vardiya Online üzerinden izleyebilirsiniz.