Bir yayın serüveninin 50’nci yılı

Güncelleme Tarihi:

Bir yayın serüveninin 50’nci yılı
Oluşturulma Tarihi: Ocak 18, 2018 16:53

Yayıncılık serüvenimden, anılarımdan söz ediyorum zaman zaman. Bu hafta yayıncılığa nasıl başladığımı anlatayım...

Haberin Devamı

Gençlik yıllarımızda, çocukluk arkadaşım, eleştirmen Konur Ertop’la birlikte yayınevi kurup yayıncılık yapmaya karar vermiştik.
Başlangıç sermayesi olarak bir bankadan kredi alarak çıktık yola.
Yayınevimizin ismini Eti Yayınevi olarak belirledik.
İlk olarak da sık sık görüştüğümüz Bâki Hoca’nın (Abdülbâki Gölpınarlı) ‘Simavna Kadısı Şeyh Bedreddin ve Varidat’ kitabını yayımlayacağız.
Karar aşamasında danıştığımız kişilerden biri de hocam Prof. Dr. İsmet Sungurbey’di.
Bâki Hoca’yı bize tanıştıran da kendisiydi zaten.
Kitabın çıkış tarihi 1967. Demek ki üzerinden tam 50 yıl geçmiş.
O zaman Şeyh Bedreddin hakkındaki bilgiden yoksun değerlendirmeleri düşünürseniz, güncelin izinde iyi bir seçimdi.
Eşine az rastlanır bir İslam aydınının kitabı ilgi gördü, çok sözü edildi.
Kitabın hazırlanışı süreci bizim için öğretici ve eğlendiriciydi.
Gerek Konur gerek ben seferber olmuştuk, Şeyh Bedreddin üzerine yayımlanan bütün kitapları hocaya sunardık.
Hocamız da kırmızı kalemiyle yanlışları düzeltir, sayfa kıpkırmızı olurdu.
Sanırım bu kitap Şeyh Bedreddin hakkındaki efsaneleri bitirdi.
Okumadan Varidat’ı ‘Kapital’ zannedenlerle bile karşılaştık!
Gerek Bâki Hoca gerek İsmet Sungurbey’le çalışmak coşkulu bir uğraştı. Biz de, matbaacılar da titizliklerinin sonucunda epey yorulduk.
Bu kitabın ardından yayımladığımız ‘Simavna Kadısıoğlu Şeyh Bedreddin Manakıbı’nın kapağında iki imza
vardı:
Abdülbâki Gölpınarlı - İsmet Sungurbey.
Kitap, onun hakkında bilinmeyen birçok detayı içeriyordu.
İkisiyle de dostluğumuz devam etti.
Bâki Hoca’nın başka kitaplarını da ileride danışman olduğum Altın Kitaplar Yayınevi’nde yayımlamayı sürdürdüm.
Bunlardan biri ‘Yunus Emre’, diğeri de Şeyh Galip’in ‘Hüsn ü Aşk’ı idi.

BAKMADAN GEÇME!