Güncelleme Tarihi:
21’inci yüzyılda bilim, artık yargılamadığımız, hatta hayran olduğumuz bir gerçek olarak hayatımıza nüfuz etmiş durumda. Kültür üretiminin, özellikle sinema-televizyon sektöründe ve çizgi romanlarda bilim ekseninde şekillenmesi, bilimin hayranlık duyulan bir alan olmasını da destekliyor. Ancak bu hayranlık çoğu zaman kafa karıştırıcı hale de gelebiliyor.
Bilimin sınırlandırılamıyor, kimi zaman adlandırılamıyor oluşu, şüphesiz ki bu kafa karışıklığının en büyük sebebi. Bu köklü alanın yüzlerce dalından herhangi birine hâkim olabilmek çok ciddi bir emek ve özveri gerektiriyor. Evrenin her zerresini oluşturan ve ona hitap eden bilimin, sorgulanamaya gerek duyulmayan bir tüketim unsuru haline getirilmesi de işleri kolaylaştırmıyor. Oysa bilimin temellerini, çok basitçe de olsa zihinde oturtabilmek, kişinin hayatının her alanına etki edecek çok önemli bir atılım.
İletişim Yayınları’ndan çıkan, Tim Lewens imzalı ‘Bilimin Anlamı’ bu atılımın öncüsü olabilecek, son derece yapıcı ve eğlenceli bir çalışma olarak okurla buluşuyor. Bilimin kafa karıştırıcı ve zorlayıcı yapısını olabildiğince yumuşatan çalışma, samimi sorular ve örneklerle adeta atılması gereken adımları okurun yerine atıyor. İki ana bölümden oluşan ‘Bilimin Anlamı’, ‘Bilim Dediğimizde Ne Demek İsteriz’ olarak adlandırılan ilk bölümünde, bilim felsefesinin temellerini atarak işe başlıyor. Bilim felsefesinin birçok insanı ‘ürküttüğü’ ve daha yolun en başında ‘anlaşılmaz’ kabul edilerek ötelendiği bir gerçek. Oysa Tim Lewens’in başarılı ve samimi anlatımı, okurun bilim felsefesiyle tüm önyargılardan uzak bir şekilde tanışmasına vesile oluyor. Karl Popper ve Thomas Kuhn gibi iki önemli ismin bilime getirdikleri bakış açılarını karşılaştıran Lewens, aynı zamanda okurun, Darwin gibi ikonlaşmış bilim insanlarını da bambaşka bir perspektifle irdelemesini sağlıyor.
‘Bilim Bizim İçin Ne Anlama Gelir’ adlı ikinci bölüm ise ilk bölüme kıyasla daha eğlenceli ve ilgi çekici... ‘Değer ve Hakikat’, ‘Özgürlük Yok Mu Oluyor’ gibi hayret uyandıran sekiz alt bölümden oluşan bu kısım, bilimin hayatın hemen her alanında nasıl vuku bulabildiğini gözler önüne seriyor. Aynı zamanda bilimin kimi zaman nasıl ideolojik bir propaganda aracı haline geldiği, bencilliğin ve özgeciliğin bilimde nasıl taraf tuttuğu gibi birçok ilginç konu da yine bu bölümde masaya yatırılıyor.
‘Bilimin Anlamı’nın belki de en önemli özelliği, okurda bilimin ‘ne’ olduğuna dair bir fikir oluşturması. Hayattaki her komplike örüntünün bilim kabul edilmemesi, kimi zaman da çok basit olan şeylerin bilimin en köklü dalını oluşturması, şüphesiz ki idrak etmesi zor olan şeyler. Tim Lewens bu noktada tüm bunların zorluğunun farkında olan bir bilinçle okura hitap ediyor. Yapıcı bir temel oluşturmaya çalışırken okuruna karşı asla ‘tepeden bakan’ bir tavır sergilemiyor. Aksine okurunun donanımsızlığını büyük bir içtenlikle bağrına basıyor bile denebilir: “Bu kitap-bilim felsefesine bir giriş-bilimsel işleyişin genel önemi hakkında bir dizi soru sormak için, bilimlerin özel kazanımlarından uzak duracak. Bu kitap bilim dediğimizde ne demek istediğimizle ve bizim için bilimin anlamıyla ilgilenen herkes için. Bilimsel bilgi birikiminiz olması veya felsefeyle aşina olmanız gerekmiyor.''
İletişim Yayınları’ndan çıkan ‘Bilimin Anlamı’ meraklı her okurun kitaplığında bulunması gereken değerli bir çalışma. Bilimin ürkütücü profilini olabildiğince yumuşatan ve renkli hale getiren kitap, aynı zamanda ileri okuma listeleriyle okur için bir rota da oluşturuyor. Ama her şeyden önemlisi ‘Bilimin Anlamı’ okuruna anlamak ve anlamlandırmak adına, sonsuz bir güvenle, büyük bir sorumluluk veriyor: “Her ne kadar bilim bize önemli olan çoğu şeyi söylese de dünyamızı anlamak, iyi yaşamak ve akıllı kararlar almak için neye ihtiyacımız olduğunu asla söylemeyecektir.”