BİFO’dan görkemli 20’nci yıl

Borusan Sanat, geçen hafta kültür-sanat muhabirleri ve yazarlarının davet edildiği bir yemekli toplantıda Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası’nın (BİFO) 2018-19 konser sezonuna ait bilgileri paylaştı. Son derece samimi bir ortamda geçen ve içinde bulunduğumuz ekonomik krize rağmen, toplantının sonunda geleceğe dair umutla dolduğumuz güzel bir akşamdı. Umutlanmamızın sebebi, sanat alanına da yansıyan tasarruf tedbirlerinin Borusan Sanat’ın BİFO başta olmak üzere yeni sezonda yürüteceği hiçbir aktiviteyi etkilemeyeceğinin anlaşılmasıydı.

Borusan Sanat’ın kökleri ta 1992 yılında kurulan Asım Kocabıyık Kültür ve Eğitim Vakfı’na dayanıyor. Borusan Holding’in kurucusu Asım Kocabıyık’ın ismini taşıyan bu vakıf zamanla Borusan Kocabıyık Vakfı adını aldı. Asım Bey’in oğlu Ahmet Kocabıyık iş insanı kimliğinin yanında yan flüt çalacak kadar klasik müziğe tutkun ve ayrıca çağdaş sanatla da yakından ilgilenen bir sanatsever. Vakıf çatısı altında 1997’de temellerini attığı Borusan Sanat bugün kız kardeşi Zeynep Hamedi’ye emanet. Aynı zamanda vakfın başkanlık görevini de yürüten Zeynep Hanım tıpkı ağabeyi gibi Borusan Sanat’a ve onun amiral gemisi diye nitelendirebileceğimiz BİFO’ya adeta âşık, ona çocuğu gözüyle baktığına yıllardır yakından şahit olduğumuz bir müzik tutkunu ve hamisi. Türkiye’nin holding sahibi önemli bir ailesinin ikinci kuşağına mensup iki kardeşin de klasik müzik tutkunu olmaları ve bu tutkularını ülkelerinde büyük bir yatırıma dönüştürmeleri aslına bakarsanız sadece Türkiye’de değil dünyada da eşine az rastlanır bir olgu.

Borusan Sanat çatısı altında 1999’da dünyaya gelen ve seneye 20. yılı kutlanacak BİFO, bu olgunun herhalde en güzel yansıması. Basınla yapılan toplantıda da ısrarla vurgulandığı gibi, BİFO aslında bir ‘mucize’. Bir klasik müzik profesyoneli olarak yıllardır yakından takip ettiğim global klasik müzik endüstrisinde de örneği az görülen bir olgudur bu, yani bir ailenin varlıklarının azımsanamayacak bir yüzdesini klasik müzik alanına harcaması ve daha da önemlisi tek başına 20 yıldır bir filarmoni orkestrası beslemesi... Geçmiş yüzyıllarda küçük değil, ancak büyük toprak soylu aileler ve kraliyet üstlenebiliyordu böyle bir yükü. Günümüzde ise bu alandaki böylesi büyük yatırımlar ancak birden fazla paydaşın katkıda bulunduğu ve üzerine yoğun biçimde sponsor-devlet-şehir-eyalet destekleri alındığı organizmaların çatısı altında yapılabiliyor. Türkiye’ye bakacak olursak, klasik müziğe yakın ilgi duyup onun çeşitli dallarında yaptıkları yatırımlarla bu sanatı ülkemizde ileriye götüren aileler içinde Kocabıyık ailesi, adanmışlık ve ortaya konulan kültürel yatırımların boyutu bakımından çok farklı bir konumda bulunuyor.

Borusan Kocabıyık Vakfı; Bosco ve Naum Tiyatroları, İstanbul Belediye Konservatuvarı, İstanbul Devlet Şehir Orkestrası (İDSO), İstanbul Şehir Operası (İDOB), AKM, İKSV, CRR, İş Sanat gibi İstanbul’un çoksesli müzik tarihine damgasını vurmuş en önemli mekân, etkinlik ve organizasyonlar arasındaki yerini, çoksesli müzik dünyamıza armağan ettiği BİFO, Borusan Müzik Evi ve Borusan Quartet ile çoktan almış bulunuyor. Borusan Sanat’tan çok önemli bir beklentimiz daha var ki o da, İstanbul’a akustiği güzel, şöyle 1.500 kişilik bir konser salonu hediye etmesi. Zeynep Hanım’a bu konuyu yeniden hatırlattığımda dün olduğu gibi bugün de, devletin araziyi tahsis etmesi halinde bu yatırıma girebileceklerini söyledi. Ahmet Erenli ise konser salonu inşa etmenin değil ama onu işletmenin güç bir iş olduğunu vurguladı.

BİFO 2018-19 sezonunu 4 Ekim’de Fazıl Say’ın Bülent Evcil için bestelediği flüt konçertosunun dünya prömiyeriyle açacak. 8 Kasım’da Gürer Aykal, Türk Beşleri ve Gülsin Onay’dan oluşan bir Türk eserleri programı yönetecek. 5-13 Aralık günleri arasında BİFO yeni bir Avrupa turnesine daha çıkıyor. Bu sefer Stuttgart, Friedrichshafen, Amsterdam, Aachen ve Paris’ten oluşan turnenin özellikle Amsterdam’ın Concertgebouw ve Paris’in Théâtre du Châtelet adlı meşhur salonlarında verilecek konserleri ülkemiz ve orkestramızın tanıtımı açısından büyük önem taşıyor. BİFO 20 Aralık’ta Labeque Kardeşler’in yeniden katılımıyla bu kez bir Türkiye prömiyerine ev sahipliği yapacak. 10 Ocak’taki geleneksel yeni yıl konserinin ardından 24 Ocak’ta ülkemizde çok sevilen viyolonselci Mischa Maisky BİFO’ya konuk olacak. Konser zengini olan şubat ayının 13-14 Şubat günlerinde, son dönemde verdiği çok sayıda konserle İstanbullulara Beethoven’i tanıtan büyük piyanist Rudolph Buchbinder bu kez Brahms’ın konçertolarıyla karşımızda olacak. 28 Şubat’ta sahne tamamen bestecimiz Kamran İnce’yle perküsyoncu Evelyn Glennie’ye tahsis edilecek. İnce’ye BİFO tarafından sipariş edilen eserin dünya prömiyeri de o akşam.

RADULOVİÇ’Lİ KUTLAMA
BİFO’nun onursal şefi Gürer Aykal’ın orkestranın başındaki 20’nci yılı piyanist Denis Kozhukhin’le birlikte 14 Mart konserinde, Sascha Goetzel’in müzik direktörü sıfatıyla BİFO’nun başına gelişinin 10’uncu yıldönümü ise kemancı Nemanja Raduloviç’in katılımıyla 16 Mayıs’ta kutlanacak. BİFO bu sezon Goetzel dışındaki yabancı şef kontenjanını Ryan McAdams’dan yana kullanıyor. Onun yöneteceği 11 Nisan konserinin solisti soprano Corinne Winters olacak. BİFO her sezon en az bir korolu konser yapmayı güzel bir alışkanlık haline getirdi. Nisan ayının ikinci konseri ise solistler ve koronun katılımıyla yapılacak 25 Nisan tarihli Bruckner ve Brahms akşamı.
BİFO’nun 2018-19 sezonunda vereceği konserlerin tüm detaylarına www.borusansanat.com adresinden ulaşabilirsiniz. Borusan Quartet’in de bu sene ENKA İbrahim Betil Oditoryumu’nun mekân olarak katılmasıyla zenginleşen konser takvimini ve ayrıca alternatif müziklere kapı açan Borusan Müzik Evi’ndeki konserlerin tüm detaylarını da yine Borusan Sanat’ın sitesinde incelemeniz mümkün.