Güncelleme Tarihi:
1998 yılında çıkan ‘Gülün Kokusu Vardı’ isimli albümde yer alan ‘Mecnunum Leylamı Gördüm’ adlı türkünün sözlerinin, dedeleri Âşık Ali İzzet Özkan’a ait olduğunu iddia eden mirasçılar, 2010 yılında Kalan Müzik’e ‘eser tespit ve tazminat davası’ açmıştı. Devam eden dava süreci, türkünün hikâyesinin bir kitaba dönüşmesine vesile oldu. Kalan Müzik’in sahibi Hasan Saltık ve İTÜ Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı Etnomüzikoloji ve Müzikoloji Ana Bilim Dalı Başkanı, etnomüzikolog Dr. Süleyman Şenel, türkünün anonim olduğu şüphesiyle araştırmalarını derinleştirdi. Uzun süren araştırmalar sonucunda türkünün anonim olduğunu belgeler eşliğinde kanıtlayan Dr. Süleyman Şenel, çalışmalarını ‘Bu Deyiş Kimindir? Mecnunum Leylamı Gördüm’ adlı kitapta topladı. Şenel, Alevi dergâhlarında tutulan ve ‘cönk’ adı verilen kayıt defterlerine dayanarak, türkünün 1836 tarihinde de bilinen anonim bir eser olduğunu kanıtladı.
Siyah Kitap’tan yayımlanan çalışmadan, ‘Mecnunum Leylamı Gördüm’ün 1936 yılında Âşık Veysel ve Âşık İbrahim tarafından ilk defa plağa okunmasının ardından, eserin güftesinin ve bestesinin kimin tarafından yazıldığı sorularına Âşık Veysel’in, “Sahibi ben değilim” yanıtını verdiğini öğreniyoruz.
BİLİRKİŞİ: ESER ANONİM
Devam eden davaya sunulan bilirkişi raporunda da “Mecnunum Leylamı Gördüm isimli eserin 17’nci yüzyılda yaşamış İzzeti’ye, Ali İzzet Özkan’a veya Âşık Veli’ye ait olduğunu söylemek mümkün değildir” denilerek eserin anonim olduğunun altı çizildi. Ancak mahkeme, bilirkişi raporunda yer alan tespitin dışında bir yorum yaparak eserin Ali İzzet Özkan’a ait olduğuna hükmetti. Mahkeme gerekçeli kararında, “Bilirkişi kurulu eser sahipliğine ilişkin olarak davalının savunmalarını ve sonradan sunduğu makaleyi değerlendirmiş ve eserin usta malı olduğunu belirlemiş 17. yüzyılda yaşadığı ileri sürülen kişiye (İzzeti) ait olduğunu söylemenin mümkün olmadığını, kesin olanın ise eserin sahibi olan davacıların murisi Âşık Ali İzzet Özkan olduğunu bildirmişlerdir” ifadelerini kullandı.
Kalan Müzik’in sahibi Hasan Saltık ise, “Bu davadan yola çıkılarak yapılan araştırmanın ve hazırlanan kitabın; yıllardır süregelen, anonim eserlerin sahiplenilerek topluma ait mirasın üzerine konmaya çalışılmasının somut örneği” olduğu yorumunu yapıyor. Saltık, “Binlerce eser bu nedenle dava konusu olup, bu eserleri seslendiren sanatçılar ve müzik sektörü mağduriyet yaşıyor. Konuyu Adalet Bakanlığı’na taşıyacağız. Ancak yapılması gereken, Kültür Bakanlığı öncülüğüyle tartışmalı eserlerle ilgili takip ve denetimin konunun uzmanlarınca yapılması olacaktır” diyor.
NEŞET ERTAŞ'A DA DAVA AÇMIŞLARDI
Altı yıl önce vefat eden Neşet Ertaş’ın seslendirdiği ‘Mühür Gözlüm’ türküsü için de yine Âşık Ali İzzet Özkan’ın mirasçıları tarafından açılan davanın sonunda 69 bin liralık tazminat cezası, mahkeme tarafından onanmıştı. Kalan Müzik aleyhine verilen 150 bin liralık telif cezası ise halen Yargıtay’da temyiz safhasında.