Anne olmak istememeyi normalleştirmek

Güncelleme Tarihi:

Anne olmak istememeyi normalleştirmek
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 19, 2023 16:00

‘Gönüllü Çocuksuzluk’, dünyanın her yerinde az konuşulan bir tabu olan çocuk sahibi olmak istememek üzerine yazılmış, gönüllü çocuksuzların gözünden hikâyeye bakmaya yüreklendiren bir çalışma.

Haberin Devamı

Geçen hafta sonu, bir kargo vermek için kargo şubesine uğradım. Anneler Günü’nden bir önceki gündü. “Kolay gelsin, nasılsınız” dedim, aldığım cevap ise “Çok teşekkürler, Anneler Gününüz kutlu olsun” oldu. Yüz ifademin hızla değişiminden durum anlaşıldı ama çok geç olmuştu. “Her kadın anne olmak zorunda değildir” başlıklı tiradımı kafamdan geçirirken, içimden tartışmak gelmedi, kargomu verip çıktım. Ancak bu diyalog beni rahatsız etmeye devam etti. Bu tartışmaya bugüne kadar onlarca kez dahil oldum, onlarca kez, “Bir gün istersin”le bitti.
Amy Blackstone’un yazdığı ‘Gönüllü Çocuksuzluk: Aileyi Baştan Tanımlayan ve Yeni Bir Bağımsızlık Çağı Yaratan Hareket’, İletişim Yayınları’ndan Hilal Dikmen çevirisiyle yayımlandı.
Çocuk istemediğini söyleyen bir kadına verilen cevaplar aşağı yukarı bellidir: “Zamanı gelince istersin, biyolojik saatin tik tak edince istersin, istiyorsun ama farkında değilsin”den “Ne demek anne olmak istemiyorum”a uzanan bir yelpazededir. Özellikle 35’inizi geçmişseniz, treni kaçırmış, tek ödevi olan bir görevde başarısız olmuş, annelik duygusu denen biricik hissi tadamamış bir insan olarak görülürsünüz. İşte ‘Gönüllü Çocuksuzluk’, bu meselenin oldukça evrensel olduğunu fark etmemizi sağlıyor.
Maine Üniversitesi Sosyoloji Bölümü öğretim üyesi olan Blackstone, anne olmak istememe meselesini, ilk gündeme geldiği 1972 yılından itibaren inceliyor. Amacının, çocuksuz insanların deneyimlerini daha iyi anlamak ve görünür kılmak olduğundan söz ediyor. Kitap için 50 kadın, 20 erkekle görüşüyor. Görüştüğü insanların aileye yenilikçi ve ilham verici yaklaşımları olduğunu, gönüllü çocuksuz olmaları nedeniyle işyerinde zorluklarla karşılaştıklarını, bazılarının kendilerine ait olmayan çocukların yaşamlarına derin bir şekilde dahil olduğunu ve en önemlisi yaptıkları tercihten memnun olduklarını anlatıyor.
Gönüllü çocuksuzlara yüklenen “Çocuklardan nefret ediyorsun” önyargısının aksini kanıtlamak da bir iş. Görüştüğü insanların büyük bir çoğunluğu gönüllülük faaliyetlerine katıldığını, özellikle de çocuklarla çalıştıklarını anlatıyor. Tabii bunu iki taraflı okumak mümkün. Çocukları olmadığı için vakitlerini iyi bir şeyler yapmaya ayırabiliyorlar ya da “Hayır, biz hoppa, sorumsuz insanlar değiliz”i kanıtlamak için özellikle çocuklarla ilgili gönüllülük faaliyetlerine katılıyorlar.
Bir söylenmeyen de aslında çocuğu olanların genellikle imtiyazlı olduğudur. Çocuğu olmayanlar mesaiye kalabilir, tatil günlerinde çalışabilir, çocukları yoksa, son dakika bir iş, seyahat dayatılabilir.
Tabii ki kadınlara mülakatlarda anne olma ihtimalinin sorulmasını, anne olduktan sonra çalışma hayatına dönmenin zorluğunu, eşit ücret verilmemesi gibi meseleleri yok saymıyorum. Üzerine iyi anne olma baskısını, anneliğin ne kadar emek yoğun bir iş olduğunu, tüketici olabileceğini hepimiz biliyoruz. Amy Blackstone anneliğe, kadınlara dair bütün bu zorlukları yeniden düşünmemizi sağlıyor.
İki insanın çocuk yapıp yapmama kararının ülkelerin politikalarına dönüşmesi, toplumda üstü kapalı bir baskı unsuru olması, kadınların anne olmamışlarsa eksik oldukları yargısı, tam olarak bu şekilde ifade edilmese de müthiş yaygın. Herkes kendi ülkesine has olduğunu düşünse de, her yerde kadınlar bu baskıya maruz kalıyor. Kadınlara otomatik olarak çocuk sahibi olma arzusu veren annelik içgüdüsünün varlığına dair hiçbir bilimsel kanıt olmasa da konu anne olmak olunca, konu kesin buraya gelir örneğin. Tanıdığım bir sürü anne olan ve olmayan kadın var, çocuksuz olanlar daha gaddar diyemem, en iyi anne olan asla kasa kuyruklarında öne geçirilmiyor, kimse madalya da vermiyor. Kadın olmanın toplumca çizilmiş yüzlerce kuralı, görünür-görünmez baskıları var. En az konuşulanlardan biri olan gönüllü çocuksuzluğu, bir de onların gözünden anlamak için şahane bir fırsat.

GÖNÜLLÜ ÇOCUKSUZLUK

Anne olmak istememeyi normalleştirmek

AİLEYİ BAŞTAN TANIMLAYAN VE YENİ
BİR BAĞIMSIZLIK ÇAĞI
YARATAN HAREKET
Amy Blackstone
Çeviren: Hilal Dikmen
İletişim Yayınları, 2023.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!