Güncelleme Tarihi:
“Özgürlük gerçekten korkunun yokluğu” diye tarif veriyor Ane Brun, Nina Simone’a gönderme yaparak... Yeni çıkardığı single ‘Make You Feel My Love’, gelecek albümünün de heyecan veren habercisi. Kendi prodüksiyon şirketi Balloon Ranger Recordings’in Facebook sayfasında da duyuruyor Ane Brun yeni albümü: “Make You Feel My Love, üzerinde çalıştığım albümün öngösterimi. Albüm de bu sene içinde çıkıyor...”
İskandinav ülkelerinin, sesiyle, varlığıyla ve tabii ki müziğiyle en iyi temsilcilerinden Ane Brun. Sesindeki netlik, duruluk ve tazelik, müziğine de yansıyor. Hem kendi bestelerinde hem de dokunduğu cover parçalarda Kuzey ülkelerinin sakin tınısını hissetmek mümkün. İstanbul’da defalarca sahnede canlı performansını izleme fırsatımız oldu. Büyülendik. Norveç’te doğup, son 15 yıldır İsveç’te yaşamını sürdüren müzisyenin, 2017’de neler yapacağını heyecanla bekliyoruz...
Ane Brun’un yeni single çalışması, ‘Make You Feel My Love’, bir Bob Dylan cover’ı. Nobel Edebiyat Ödülü’nü kazanan Bob Dylan şerefine, Stockholm’de düzenlenen tören için hazırlandı. Bunu gerçekleştirmek için Ane Brun’dan daha uygun bir isim de düşünemiyoruz zaten. Cover yapmayı çok seven Brun, “Herkes 50’li 60’lı yılların büyük sanatçılarının da cover yaptığını unutuyor. Bu yeni bir şey değil ki” diye özetliyor konuyu. Daha önce de çok sevdiğimiz çeşitli cover çalışmaları var: Dylan ‘She Belongs to Me’, Beyonce ‘Halo’, Alphaville ‘Big in Japan’, Cyndi Lauper ‘True Colors’ bazıları... “Nina Simone da cover yapıyordu, bir yandan da kendi müziklerini yazıyordu. Şarkı söylemeyi ve yorumlamayı çok seviyorum, yaratıcılığımı tetikliyor. Şarkılar arasından seçim yapmayı, onları bana ait eserler haline getirmeyi çok seviyorum.”
Sesindeki masumiyet...
Cover çalışması yaptığı bir başka Bob Dylan parçası da ‘Girl from Northern Country’. Ane Brun’un Facebook ve Instagram hesaplarından dinleyebilirsiniz.. Sosyal medyayı çok aktif kullanan müzisyen, mart ayını İskandinav ülkelerinde turnede geçirecek. Bu sefer sadece bir gitar, bir piyano ve kendi sesi. “Eskiden de böyle konser veriyordum, ilk turnemde mesela. Oradaki masumiyeti hatırlıyorum, sesimdeki masumiyeti... Her şey yeniydi, tıpkı yeni bir aşk ilişkisinin ilk heyecanı gibi. Sonra zaman içinde birbirini daha iyi tanıyan, yerleşik bir ilişkiye dönüştü aramızdaki...”
Bir yandan yeni albüm hazırlıkları devam ediyor. Geçen ay Stockholm’deki Gig Studio’da kayıttaydı Brun. Neler çıkıyor, kendisi de merak içinde, “Neler yaşadığıma bağlı yazdıklarım... Şarkılara yeni bir enerji veriyorum, yeniden yapılandırıyorum sanki.” 2003’ten beri müziğini dinleyicilerle paylaşan sanatçı toplamda sekiz albüme sahip; altısı stüdyo kaydı, ikisi canlı konser. Kendi kendine gitar çalmayı öğrenen Brun, “Epey geç başladım” diye bahsettiği, 27 yaşında başladığı müzisyenliği bir yana, aynı zamanda güçlü bir aktivist. Kadın hakları ve insan hakları savunucusu Brun’un sosyal medyada yaptığı son paylaşımlardan biri: “Kendi seçtiğiniz gazetelerden birine abone olun, her gün alın ve gazeteciliği canlı tutun! Bugün, bir arkadaşımdan aldığım en iyi tavsiye buydu...”
Karakteristik sesi, kendi yazdığı şarkıları ve heyecan verici cover’larıyla, Ane Brun albümü kapımızda...