Güncelleme Tarihi:
Ozan Tekin
Ozan Tekin’in 7 Mayıs’ta yayımlanacak ‘Anarya I’ EP’si son dönemde dinlediğim en incelikli işlerden. Köln’de yaşayan müzisyen pandeminin başında sokağa atılmak üzere olan eski bir piyanoyu alıyor ve tamir ediyor. Ardından bu piyanoyla kayıtlar yapmaya başlıyor. Birkaç ayaklı projenin ilk EP’si bu piyanonun ruhundan kopup gelmiş beş neoklasik, caz ve ambient türünde şarkıdan oluşuyor. Şiirsel bir anlatıma sahip parçalarda Tekin’in piyano çalış tekniğindeki ve düzenlemelerindeki ustalık EP’nin parlamasını sağlayan etkenlerden. ‘Irresistible Call of a Swift’, ‘Flutter’ ve ‘Sunsick’ EP’nin dalgalı ruh halini yansıtan eserler. 85 yıllık piyanonun yeniden kendine ses bulmasını sağlayan şarkılar, eminim ki dinlerken sizin de anılarınıza sürüklemenize neden olacaktır.
Deniz Taşar
Farklı caz vokallerini seviyorsanız Deniz Taşar’ın ‘Pişman Olmayan Dünler’ albümü tam sizlik... Taşar’ın 2015-2020 tarihleri arasında yazdığı şarkılardan oluşan albümün en parlak yıldızı ‘Uzaktan’... Hatta albümü keşfetmem bu şarkının, izleyenini oldukça özgür duygulara savuran klibi sayesinde oldu. Albümün temellerini caz ritimleri oluştursa da sözler açısından çok daha indie ve groovy bir hava solumanızı sağlıyor. Taşar’ın vokalleri geleneksel ve çağdaş arasında gidip gelen bir çizgide. Belki de bu yüzden albümü, biraz tanıdık bir hissiyatta dinliyorsunuz. Bunu da ‘On Dördünden’ şarkısında net bir şekilde işitiyorsunuz. Ayrıca ne kadar klişe de olsa modern şehirli genç kadın hikâyesine kulak veriyorsunuz.
Deniz Taşar
Farklı caz vokallerini seviyorsanız Deniz Taşar’ın ‘Pişman Olmayan Dünler’ albümü tam sizlik... Taşar’ın 2015-2020 tarihleri arasında yazdığı şarkılardan oluşan albümün en parlak yıldızı ‘Uzaktan’... Hatta albümü keşfetmem bu şarkının, izleyenini oldukça özgür duygulara savuran klibi sayesinde oldu. Albümün temellerini caz ritimleri oluştursa da sözler açısından çok daha indie ve groovy bir hava solumanızı sağlıyor. Taşar’ın vokalleri geleneksel ve çağdaş arasında gidip gelen bir çizgide. Belki de bu yüzden albümü, biraz tanıdık bir hissiyatta dinliyorsunuz. Bunu da ‘On Dördünden’ şarkısında net bir şekilde işitiyorsunuz. Ayrıca ne kadar klişe de olsa modern şehirli genç kadın hikâyesine kulak veriyorsunuz.
Hazel
Son dönemde benim gibi ‘autotune’ vokalli rap şarkılardan sıkıldıysanız Hazel, tam da dinlemeniz gereken yeni nesil MC’lerden... Bağımsız bir şekilde yoluna devam ederken Universal Music’in dikkatini çeken Hazel, geçen günlerde ‘Dünya’ adlı single’ını yayımladı. Rap’çi bu şarkısında lo-fi bir altyapıyı R&B ile birleştiriyor. Hazel’in İngilizce sözlü ‘1996’ ve ‘1969’ şarkılarındaysa klasik rap izine rastlıyorsunuz. İşlenmemiş ve diri parçalar bunlar... Hızlı vokaller ve oldukça dağınık bırakılmış altyapılarla old school rap türüne göz kırpıyor. Ki trap dört bir yanımızı sarmışken böyle işlere rastlamak son dönemde çok zor. Ayrıca ‘Dardayım’ şarkısı oldukça keyifli... Yakında adını, daha da duyacağızdır.
La Fontaine Kids
La Fontaine Kids, yeni albümü ‘Alpha Alpha Forever’ı geçen günlerde dinleyicisine sundu. Bu 11 şarkı, IDM türündeki lokal ve yeni üretimleri dinlemek isteyenlere önerimizdir. Ümit Burak Tınazay’ın, yani La Fontaine Kids’in sesleri üst kalite bir düzenlemeye sahip. Albümü dinlerken gözlerinizi kapatırsanız eğer hayali gece kulübünüzün içinde kendinizi dans ederken bulabilirsiniz. Karanlık bir atmosfere sahip albümde, ‘Via Dreams’ ve ‘Garden of Time’ ön plana çıkanlar. Gereğinden fazla DJ’e sahip ama az üretimin olduğu Türk IDM sahnesinde fark yaratan şarkılar.
Kana Kana
Övünç Dan’ı daha önceden Kaçak adlı grupla çalışmalarından bilenleriniz vardır. Fakat Kana Kana mahlasıyla çok farklı bir işlere imza atıyor. ‘Yalan Lisan’, ‘Düğüm’ ve ‘Berlin’de Kış’ adlı single’larını yayınlayan Kana Kana, dark wave sularına demirini atıyor. Fakat müzisyen müziğini şöyle tarif ediyor: “Türkçe sözlü hafif gotik müziği”. Bu iki single, Övünç Dan’ın metal müzik geçmişinden çok farklı bir pencere açıyor ve sıra dışı müzikal dilini görmenizi sağlıyor. Özellikle bugün yayınlanan ‘Berlin’de Kış’, ilhamını aldığı Berlin’in sokaklarının ritmini barındırıyor. Şarkının, nakaratındaki ahenk ve sonundaki karakteristik synth solosu Kana Kana’nın diğer işlerine kulak kesilmemize neden oluyor. Türk alternatif müzik sahnesinin her geçen gün kendini geliştirdiğinin bir örneği bu şarkılar...
Hiko Hikmetov
Sapan grubunun ardından kariyerinde solo olarak ilerleyen Hiko Hikmetov, ‘Kalbin Odaları’ ve ‘Yollar’ şarkısını dinleyicisine sundu. Hikmetov’un şarkılarını, vokallerinden dolayı ‘indie arabesk’ diyebileceğimiz enteresan bir türün içerisine sokabiliriz. ‘Kalbin Odaları’ şarkısının sözlerinin kredisinde Kalben’in de imzası var. Minimal müzikal altyapısı olan şarkılar, oldukça melankolik ve aşk acısı çeken gönülleri avutmayı hedefliyor. Hikmetov’un davul geçmişi her iki single’da da bu enstrümanın baskın halde duyulmasına sebep oluyor.
Görkem Karabudak
Görkem Karabudak’ın sesini en son 2010 yılında çıkan Çilekeş’in son albümü ‘Histeri Çalışmaları’nda duymuştuk. Müzisyen, uzun zaman sonra mikrofonun başına geçti ve özlediğimiz sesini ‘Akılsız Başın Sürgünü’ single’ında duyurdu. İlk solo projesinde Karabudak, sanki ‘Histeri Çalışmaları’ albümünün bir devamını bize sunuyor. Rock ve synth pop arasında gidip gelen şarkının sözleri şiirsel bir anlatıma sahip. Single, iki bölümden oluşuyor hissiyatında. Şarkı sakince ilerlerken bir anda kendi içinde bir patlama yaşıyor. Görkem Karabudak’ın solo üretimlerini daha aktif devam ettirmesini umuyoruz.