Güncelleme Tarihi:
Çağdaş Sanat alanındaki gelişmeleri teşvik etmek ve genç sanatçılara destek olmak amacıyla Resim ve Heykel Müzeleri Derneği ve Akbank Sanat iş birliğiyle düzenlenen Akbank 37. Günümüz Sanatçıları Ödülü Yarışması’nın değerlendirilmesi yaklaşık 800 başvuru arasından yapıldı. 20 sanatçının eserleri sergi seçkisinde yer almaya hak kazandı. Yarışmanın jüri üyeleri arasında serginin küratörü Prof. Melih Görgün, Bremen Kunst Akademie’den Prof. Dr. Aslı Serbest ve Hamburg Hafencity Üniversitesi’nden Prof. Dr. Mona Mahall yer aldı.
Semra DoÄŸan Ak
Eseri sergilenecek genç sanatçıların 10’u İstanbul, 5’i Ankara 1’i ise İzmir’deki
üniversitelerden, 4 sanatçı ise Zonguldak, Hatay, Eskişehir ve Edirne’den yarışmaya katıldı. 28 Haziran – 31 Temmuz 2019 tarihleri arasında Akbank Sanat’ta ücretsiz olarak görülebilecek sergide eserleri yer alacak sanatçıların isimleri şöyle; Ahu Akgün, Cemil Toprak, Çağla Vera Kılıçarslan, Dilara Özüçelik, Egemen Tuncer, Engin Ümer, H. Esra Oskay-Malicki, Hazal Ünsal, Kadir Kayserilioğlu, Lara Lakay, Larissa Araz, Meltem Koçak, Merve Vural, Numan Erdinç, Osman Sami Temizel, Özge Yalacak, Semiha Betül Yıldız, Semra Doğan Ak, SUPER NORMAL, Ufuk Aydın. Akbank 37. Günümüz Sanatçıları Ödülü Yarışması jüri üyeleri tarafından yapılan değerlendirme sonucunda Ahu Akgün, Merve Vural, Özge Yalacak ve Semra Doğan Ak ödüle layık görüldü.
Â
Ahu Akgün
Yarışmanın teması; ‘Ortak Stratejilerin Gösterisi’
Günlük yaÅŸam pratiÄŸimizdeki deÄŸiÅŸimler, dönüşümler ve gösteriler, yeni kelimeler ve yeni vizyonların birlikteliÄŸinden ortaya çıkacak yeni durumlar, hayatta kalma stratejileri için de bir ortak alanı oluÅŸturmaktadır. Tüketim ideolojisinin kavramları yeniden biçimlendirme güç ve pratiÄŸi içinde, çaÄŸdaÅŸ sanat ve kültür, daha iyi bir geleceÄŸe yönelik yaratıcı öneriler için kritik bir güç ve alan olacaktır. Alain Badiou’nun ‘Yüzyıl’ adlı eserinde yazdığı gibi bu yüzyıl yarılmaların, çatışkıların yılı olacaktır. Her gün yeni insan kitlelerinin kendi yerlerinden, ana yurtlarından uzaklaÅŸtırıldığını bildiren bir haberi dinliyor veya doÄŸrudan içinde buluyoruz kendimizi. Bir yanda gelecek dünyasının kendi tüketim ideolojisi için kullandığı kavramlar çeÅŸitlilik, eÅŸitlik, farklılık kavramları üzerinden algı oyunları, öte yanda büyük yer deÄŸiÅŸtirmelerle birlikte geliÅŸtirilen küresel erkler ve tüketilen birey. Bu antagonizmada medya araçları vasıtasıyla yeni bir gözlemleme ve yorum bilgisine de sahip olmaktayız. Yok edici bu durumun vehameti karşısında ne yapabiliriz? KarşılaÅŸtığımız, beklenmedik anlara ait olumsuzlukları ortadan kaldırma baÄŸlamında deÄŸerlerimizi korurken, söyleyeceklerimiz yaratılan kriz ortamlarında ne kadar etkin olacaktır?Â
Â
Özge Yalacak
Merve Vural