2. Dünya Savaşı’nda bir Osmanlı şehzadesi
Güncelleme Tarihi:
“Esir Şehirde Bir Kadın” adlı romanıyla okuru Birinci Dünya Savaşı dönemine ve işgal altındaki İstanbul’a götüren Çağla Ural, yine Destek Yayınları’ndan çıkan yeni romanı “Sultanla Son Dans”ta bu kez İkinci Dünya Savaşı döneminden sesleniyor okuruna. Cumhuriyetin ilanından sonra sürgün edilen hanedan ailesinden Şehzade Cem’in savaş sırasındaki mücadelesini ve New York’ta tanıştığı İtalyan Sofia ile aşkını eksenine alan roman, geniş bir coğrafyaya yayılıyor.
Cumhuriyetin ilan edilmesiyle birlikte hanedan ailesinin sürgüne gönderilmesi ve dünyanın çeşitli coğrafyalarına dağılması, hanedan üyeleri için kuşkusuz büyük bir kimlik bunalımına neden olmuştur. “Sultanla Son Dans” da bu travmayı “vatansızlık” üzerinden ele alıyor. Romanın ana kahramanı Şehzade Cem, bir süre Paris’te yaşadıktan sonra İkinci Dünya Savaşı’nın patlak vermesi ve Fransa’nın Nasyonel Sosyalist Alman güçleri tarafından işgal edilmesiyle birlikte annesi, üvey babası ve kardeşleriyle birlikte kendini üvey babasının memleketi olan Amerika’da bulur. Zengin bir iş adamı olan ve savaş sırasında gerçekleştirdiği ticaret anlaşmalarıyla zenginliğini ve gücünü iyice artıran üvey babasına işlerinden yardım eden Cem, bir yandan da kendi kişiliğini bulmaya çalışırken bir yandan da tehlikeli bir aşkın içine düşer.
İtalyan mafyasının etkili isimlerinden birinin kızına âşık olan Cem, dünyanın birbirine girdiği, bütün dengelerin değiştiği bir dönemde çevresine, sevdiği kadına ama en çok da kendine babası gibi pısırık bir insan olmadığını kanıtlamak ister ve üvey babasının onu resmi olarak nüfusuna geçirmesiyle birlikte Amerikan ordusuna katılarak kendini Avrupa’daki savaşın göbeğinde bulur.
Bu noktadan itibaren farklı kollardan akmaya devam ederken okur da kâh Cem’le birlikte Kuzey Afrika’da, kâh Sofia’yla birlikte İtalyan mafyası arasındaki iç hesaplaşmaların göbeğinde yer alır. Şehzade Cem’e tutkuyla bağlanmış olan Sofia’nın ona ulaşma çabalarının yanı sıra Cem’in herkese yetme telaşıyla hem savaştan kaçarken arkalarında bıraktıkları ablasını bulma hem Avrupa’nın Nazi zulmünden kurtulmasına katkıda bulunma hem de sağ salim sevdiği kadına dönme uğraşlarının arasında karakterlerin peşinden geniş bir coğrafyada sürüklenen okur, bir yandan da yazarın detaylı araştırmaları ve incelikli kurgusuyla dönemin tarihsel dokusuna da kapılıyor.
Her ne kadar roman gerçek karakterlerden ilham alarak kurgulanmış bir eser olsa da, Türkiye’nin İkinci Dünya Savaşı sırasındaki diplomatik çabaları ve savaşın seyrini değiştiren ve Cicero adıyla tanınan İlyas Bazna gibi tarihsel kişiliklerin hikâyeleri de bu kurguya başarıyla yediriliyor.
Çağla Ural’ın kaleme aldığı “Sultanla Son Dans” tarihi roman severlerin ilgiyle okuyacağı, Türkiye’de nispeten çok ele alınmamış bir döneme odaklanan bir roman olarak raflarda okurunu bekliyor.
Çağla Ural
Destek Yayınları, 2021
464 sayfa, 48 TL.