KELEBEKLER UÇTU AMA BU KEZ ETKİSİNİ…

Amazon Ormanları’nda bir kelebek kanat çırpar, rüzgarla o kanat çırpışın etkisi büyür, yayılır. Hatta kasırgaya dönüşür. Kelebeklerin o etkisi ki bazen denizler, dağlar, okyanuslar aşar. Sinema, müzik, sanat bazındaki evrensel olan her şey gibi…

Yorumculuklarıyla, oyunculuklarıyla insanların kalbine kelebek olarak konan isimlerin kelebek etkisi başarılarını taçlandırıp, onları uçurmak için ‘Altın Kelebek Ödülleri’nin 39. 11 Haziran Pazartesi Haliç Kongre Sarayı’nda yapıldı.

Tören öncesi yapılan kokteyle akın eden ünlü isimlerin kıyafetleri şıklık yarışındaydı adeta. Bazılarının kıyafetlerinin çok abartılı olduğunu belirtmeden de geçemeyeceğim.

Kırmızı halıdan gelen konukları Kanal D ve hurriyet.com.tr canlı yayınla milyonlara ulaştırdı.

Gün batımında ve şahane İstanbul manzarası eşliğindeki kokteylde birbirini görüp merhabalaşanlar, özlem giderenler, sohbet edenler…

Veeeeee…

Kelebek Vadisi’ndeki gece başladı.

Açılış konuşmasını Sayın Vuslat Doğan Sabancı’nın yaptığı gecede, 26 kategoride, 2011 – 2012 yılının en başarılı isimlerine verilen ödüller sahiplerini buldu.

‘Yalan Dünya’ dizisinde yıldızları daha da parlayan Sarp Apak, Öner Erkan ve İrem Sak’ın sunduğu törende, Ajda Pekkan, Ebru Gündeş, Göksel ve Gökçe’nin sahne alıp şarkılar söylediği gece, üzülerek söylüyorum ki geçtiğimiz yıllardaki gibi değildi bu kez.

Nasıl, n’oldu ki derseniz…

Bir defa, ödül almak için sahneye çıkanların heyecansız ve coşkusuz halleri, önceden haberlerinin olmasının işaretiydi.

Haberli olsa bile, insanda bir coşku bir mutluluk, bir pırıltı olur yahu.

Birkaç kategoride, ödül verilen isimlerin geçtiğimiz yıllardakiyle aynı oluşu, sanki o kategorilerde başarılı olan, ödüle layık görülen başka kimse yokmuş gibi.

Teknik aksaklıkların arka arkaya yaşanması…

Geceyi sunan Sarp’ın (Apak) biraz fazla konuşması, İrem’in (Sak) bazı yerlerde durması, Öner’in (Erkan) hiç konuşmaması yanı kısacası sunucular arası kopukluk çok göze battı.

Provasız çıksalar bile bundan daha iyi olurdu.

Evet, o kadar…

Öner’in hiç konuşmaması bence en doğru hareketti.

Sarp, Öner ve İrem, tören başlamadan ‘Altın Kelebek İmalatçıları’ adı altında gösterilen vtr’de kalsalardı keşke, geceyi sun(ama)mak yerine.

Ve bu da şunu düşündürdü bana, oyuncular oyunculuklarını yapsınlar ve oradaki başarılarıyla hatırlansınlar hep.

Ki bu saydıklarımı düşünen, söyleyen, olay yerinde gözlemleyen sadece ben değilmişim; gerek gecede bulunan konuklardan gerek ekran başından izleyenlerden aldığım duyumlara göre.

Hani tüm konuklar kokteylde kalıp, sohbet etse daha iyi olacaktı.

Geçen yılki Altın Kelebek’in çok iyi, coşkulu geçtiğini bilmesem…

Umarım seneye 40. ‘Altın Kelebek Gecesi’nde, en ince detaya kadar 40 kez düşünülüp şahane bir organizasyonla hafızalarımıza kelebekler uçurulur.

Diyeceğim o ki; bu yıl 39. yapılan gecede, kelebekler uçarak sahiplerinin çiçek kalbine kondu.

Ama ya, etkisi?

Yoktu bu kez, coşkusu, yetkisi!

39. ALTIN KELEBEK’TE ÖDÜL ALANLAR