Güncelleme Tarihi:
Kanal D'nin yeni dizisi "Zoraki Koca"da kasabalı kız Ayşe'si canlandıran Özlem Yılmaz, Tempo dergisinin bu haftaki sayısına konuştu.
Güzel bir oyuncu görünce, "Acaba mankenlikten mi transfer" diye düşünmeye başlıyor herkes. Siz sadece ve sadece oyuncusunuz, öyle değil mi?
Evet, ben oyunculuk eğitimi aldım ve ölene kadar da oyunculuktan başka bir şey yapmak istemiyorum. En büyük hayalim, Mimar Sinan Üniversitesi Konservatuvarı'na girmekti. Sınavlara Müşfik Kenter'le çalıştım ama o dönem babam vefat edince yarıda bıraktım, her şeyden vazgeçtim. Toparlandığımda, sınavı çoktan kaçırmıştım ve bir sene daha kaybetmemek için Müjdat Gezen Aktör Stüdyo'ya girdim. "Eğitimim bitmeden hiçbir şey yapmayacağım" diye kendimi şartlandırdım. Okul bitince de sırasıyla "Rüyalarda Buluşuruz", "Felek ne Demek", "Karagümrük Yanıyor" ve "Dicle" isimli dizilerde rol aldım.
Geçmişte yer aldığınız projeler hep kısa sürdü. Ama ‘Zoraki Koca’ şimdiden reyting birincisi oldu. Bu başarısının sırrı ne sizce?
Reytinglerde birinciyiz diye çok fazla kaptırmak istemiyorum aslında. "Karamgümrük Yanıyor" da ilk üç hafta birinciydi. Hiçbir şey belli olmuyor. "Zoraki Koca"nın sevilmesinin en büyük nedeni, eski Türk filmleri tadındaki hikâyesi. Zengin, şımarık şehirli delikanlıyla kasabalı kızın aşkı ilgi çekti...
Kasabanın yaban çiçeği Ayşe, erkeksi, sert bir kız. Benzer yönleriniz var mı?
Evet, var. Ama ben Ömer'in yaptığı şımarıklıklara o kadar katlanmam. Gider hemen ailesine söylerim. Öldürürüm hatta! Ayşe pek hanım hanımcık, bense daha rahatım. En büyük ortak yanımız ise Fenerbahçeli olmak...
Fenerbahçe fanatikliği mi var?
Fenerbahçe benim için tutku. Ayşe'nin Fenerbahçeli olmasına biraz da sebep benim aslında. Senaryoya kattığım şeyler var. Önce Galatasaraylıydım ama doğru yolu bulup Fenerbahçeli oldum. İşlerin yoğunluğundan maçlara gidemiyorum ama kombine biletim var.
T: Dizi ile ilgili forumlarda, herkes güzelliğinize övgüler yağdırıyor. Siz kendinizi güzel bulur musunuz?
Kendimde çok kusur bulur, çoğu zaman aynaya bakıp kendime, 'Niye sen bugün bu kadar tipsizsin' derim. Öyle abartılacak bir güzelliğim olduğuna inanmıyorum. Klasik bir Türk kızıyım. Karakaşlı, kara gözlü bir şeyim işte...
Zor erkekleri severim
Evet, hem de hemen... Belki ilk önce terslerim, ama içten içe de hoşuma gider. Ben hergele erkeklerden hoşlanırım.
Zoru seviyorsunuz yani?
Zor diye bir şey yok. Hiç kimse zor değil bence. Erkekler çok oyun oynuyor, o kadar.
Siz oyun sever misiniz?
Ben çok açık sözlü bir insanım. İlk günden, 'Ben buyum kardeşim' derim. Denenmekten hoşlanmam. Bir soru sorup ne tepki verdiğini çözmeye çalışırlar ya, böyle oyunlar sevmem. Ben yalandan nefret ediyorum, yakalarsam yakarım.
Bu konuda canınız yanmış galiba?
Evet, yandı ama onun da başını yaktım. Dışarıda olup 'Evdeyim, uyuyorum' diyenler oluyor; başıma çok geldi, onlara dayanamıyorum. Beni üzmemek için bile yalan söylemesin. Ama ben söyler miyim, evet söylerim! (Kahkahalar!)
Reina kızı değilim
Günlük hayatınızda neler yapar, nerelere gidersiniz?
Ben Reina kızı değilim, gidersem de locada uyuyorum zaten. Rakı-balık-fasıl üçlüsünü severim. Daha çok kafeye gideyim, çayımı kahvemi içip arkadaşlarımla sohbet edeyim, bu daha güzel.
Ailenizle ilişkiniz nasıl?
Şu dönemde eve sadece uyumaya gidebiliyorum. Çalışıyor olmam annemin çok hoşuna gidiyor ama yorulduğum zamanlar benim için üzülüyor. İki tane de ağabeyim var. (O sırada ağabeylerinden biri telefon açıp, röportaj verirken dikkatli olmasını söylüyor.) İki erkekle büyüdüğümden, erkek gibi rahat yetiştim aslında. Ama ara sıra da karışırlar işte, biraz önceki gibi.