Zidane, Delon, Depardieu ve Van Damme’lı Asterix
Güncelleme Tarihi:
Savaş ÖZBEY Alicante- İSPANYA
Oluşturulma Tarihi: Ekim 29, 2006 00:00
Asterix ve arkadaşları yeni maceralarında olimpiyatlara katılıyor. Çekimleri dört aydır İspanya’da süren filmin setine girdik. İşte Asterix-3’ün setinden notlar.
Asterix Olimpiyat Oyunları’nda, Beşinci Element’ten sonra tarihin en pahalı Fransız prodüksiyonu: 120 milyon Euro harcadılar Asterix-3’e. Ama filmde yok yok: Asterix’lerin gediklisi Depardieu (Asterix), Fransız sinemasının parlayan yüzü Clovis Cornillac (Asterix), Alain Delon (Cesar), Vanessa Hessler (Princesse Irina), Slovak güzel Adriana Karembeu. Sürpriz oyuncular arasında futbolcular Zinedine Zidane ve David Beckham ile otomobil yarışçısı Michael Schumacher’in de olduğu konuşuluyor. Çünkü filmde Asterix ve arkadaşları olimpiyatlara katılıyor, dönemin diğer milletlerinden insanlarla yarışıyor. Anladığım kadarıyla o yarışlarda, bugün ünlü kim varsa, birer-ikişer dakika filmde görünüyor.
Kostüm bölümü fabrika gibi
Film 2008 Ocak ayında gösterime girecek. Dört aydır süren çekimlerde son iki buçuk haftaya girildi. Programda sadece bir günlük aksama var. Onun dışında her şey saat gibi işliyor. Dakika dakika hava raporları alınıyor. Etrafın bitkilendirmesi bile filme göre düşünülmüş. Kostüm bölümü, orta ölçekte bir tekstil fabrikası gibi. 250 kişiye aynı anda makyaj, kuaför ve kostüm servisi veriliyor. Herkesin tek tek resmi çekiliyor; saç rengi, şekli, makyajı, takıları aynı olsun diye kayda alınıyor. Sonra bütün bunlar numaralandırılıp ertesi gün kullanılmak üzere o kişinin kutusuna konuluyor. Dijital teknolojiyle, Romalı askerin çarptığı sütunu parçalayıp geçmesi gibi efektler mümkün oluyor.
Avrupa’nın en ileri teknolojisi
Koskocaman hangarlar düşünün. Bunlardan altı tane var. Burası Avrupa’nın teknolojik açıdan en gelişmiş film stüdyosu: Ciudad de la Luz. İspanya’nın Akdeniz sahilindeki Alicante’de kurulu. O yüzden Avrupa filmleri Alicante’de yapılıp, komşu Cannes’da seyredilecek denebilir. Asterix burada çekilen üçüncü film. Film için Yunanistan’daki antik olimpiyat stadı birebir ölçekte tekrar inşa edildi. Zaten stüdyodan ziyade savaşa hazırlanan bir ordu karargahında gibisiniz. Antik çağ kıyafetleri içinde yüzlerce insan bir taraftan bir tarafa yürüyor, bir kapıdan çıkan onlarca Romalı, Got ya da Mısırlı diğer bir hangara giriyor. Sağınıza bakıyorsunuz, son model bir arabanın içinde mısır kıyafetli adam, solunuzdan miğferinden koç boynuzları çıkmış bir Viking geçiyor.
Her şey birebir ama taklit![/images/100/0x0/55ead29ef018fbb8f898f084]()
Hangar-stüdyolardan birinin içi Roma Sarayı gibi. Sarayda kurulan büyük şölen masasına oturduk. Tam da çilekli tartın önüne düştüm. Plastikten ama o kadar inandırıcı ki, insanın parmaklayası geliyor. Yaprak, mantar, ıstakoz, pasta, çevirme domuz, çalgılar, gördüğünüz her şey plastikten. Burada herkes Asterix! Sanki sihirli şuruptan içmişsiniz gibi dev kayaları kımıldatabilir, ağaç kütüklerini kaldırıp indirebilir, büyük heykelleri taşıyabilirsiniz. Nasılsa hepsi strafordan. Filmde gerçek şeyler de var: Farklı sahneler için eşekler, öküzler, katırlar ve tam 80 at.
Depardieu’nün kafası kaşınıyor
Ekibin en çok ilgi çekeni Gerard Depardieu. Cornillac’la çok eğleniyor, herkese laf atıyor devamlı kıkır kıkır gülüyorlar. Yalnız kafasındaki Oburiks peruğundan çok mustarip. Ne zaman ara verilse, peruk fora, on parmak, uzun uzun saç diplerini kaşıyor. Kaşınıp, rahatlayınca keyfi yerine geliyor, Oburiks olup grrooaaaarrrr diye kükreyerek etraftakilerden bir şeyler istiyor, herkesi güldürüyor.
ROLÜ KIZLARIM İÇİN KABUL ETTİM
Clovis Cornillac, Asterix rolünü kızları için kabul etmiş: "Asterix insanı parlatacak bir rol değil aslında. Fazla Fransız, bodur, mızmız, sevimsiz bir karakter. Ama iki kızım var, onlar için bir şey yapmak istedim."
FİLMİN KÜNYESİ
Oyuncular: Gerard Depardieu, Clovis Cornillac, Benoit Poelvoorde, Alain Delon, Stephane Rousseau, Vanessa Hessler
Yönetmen: Thomas Langmann, Frederic Forestier
Yapım: Thomas Langmann, Jerome Seydoux
Müzik: Frederic Talgorn
Dağıtım: Pathe (uluslararası), D YAPIM (Türkiye)
TÜRKLER SEVİYOR
Asterix son derece Fransız bir kahraman. Bu yüzden Fransa, Belçika, Kanada gibi Fransızca konuşulan ülkelerde çok popüler ama Asya’da ya da ABD’de pek bilinmezmiş. Asterix’in üç özel ülkede daha, çok tutulduğunu öğreniyorum: Yunanistan, Rusya ve Türkiye.
Kostüm bölümü fabrika gibi
Film 2008 Ocak ayında gösterime girecek. Dört aydır süren çekimlerde son iki buçuk haftaya girildi. Programda sadece bir günlük aksama var. Onun dışında her şey saat gibi işliyor. Dakika dakika hava raporları alınıyor. Etrafın bitkilendirmesi bile filme göre düşünülmüş. Kostüm bölümü, orta ölçekte bir tekstil fabrikası gibi. 250 kişiye aynı anda makyaj, kuaför ve kostüm servisi veriliyor. Herkesin tek tek resmi çekiliyor; saç rengi, şekli, makyajı, takıları aynı olsun diye kayda alınıyor. Sonra bütün bunlar numaralandırılıp ertesi gün kullanılmak üzere o kişinin kutusuna konuluyor. Dijital teknolojiyle, Romalı askerin çarptığı sütunu parçalayıp geçmesi gibi efektler mümkün oluyor.
Avrupa’nın en ileri teknolojisi
Koskocaman hangarlar düşünün. Bunlardan altı tane var. Burası Avrupa’nın teknolojik açıdan en gelişmiş film stüdyosu: Ciudad de la Luz. İspanya’nın Akdeniz sahilindeki Alicante’de kurulu. O yüzden Avrupa filmleri Alicante’de yapılıp, komşu Cannes’da seyredilecek denebilir. Asterix burada çekilen üçüncü film. Film için Yunanistan’daki antik olimpiyat stadı birebir ölçekte tekrar inşa edildi. Zaten stüdyodan ziyade savaşa hazırlanan bir ordu karargahında gibisiniz. Antik çağ kıyafetleri içinde yüzlerce insan bir taraftan bir tarafa yürüyor, bir kapıdan çıkan onlarca Romalı, Got ya da Mısırlı diğer bir hangara giriyor. Sağınıza bakıyorsunuz, son model bir arabanın içinde mısır kıyafetli adam, solunuzdan miğferinden koç boynuzları çıkmış bir Viking geçiyor.
Her şey birebir ama taklit
Hangar-stüdyolardan birinin içi Roma Sarayı gibi. Sarayda kurulan büyük şölen masasına oturduk. Tam da çilekli tartın önüne düştüm. Plastikten ama o kadar inandırıcı ki, insanın parmaklayası geliyor. Yaprak, mantar, ıstakoz, pasta, çevirme domuz, çalgılar, gördüğünüz her şey plastikten. Burada herkes Asterix! Sanki sihirli şuruptan içmişsiniz gibi dev kayaları kımıldatabilir, ağaç kütüklerini kaldırıp indirebilir, büyük heykelleri taşıyabilirsiniz. Nasılsa hepsi strafordan. Filmde gerçek şeyler de var: Farklı sahneler için eşekler, öküzler, katırlar ve tam 80 at.
Depardieu’nün kafası kaşınıyor
Ekibin en çok ilgi çekeni Gerard Depardieu. Cornillac’la çok eğleniyor, herkese laf atıyor devamlı kıkır kıkır gülüyorlar. Yalnız kafasındaki Oburiks peruğundan çok mustarip. Ne zaman ara verilse, peruk fora, on parmak, uzun uzun saç diplerini kaşıyor. Kaşınıp, rahatlayınca keyfi yerine geliyor, Oburiks olup grrooaaaarrrr diye kükreyerek etraftakilerden bir şeyler istiyor, herkesi güldürüyor.
ROLÜ KIZLARIM İÇİN KABUL ETTİM
Clovis Cornillac, Asterix rolünü kızları için kabul etmiş: "Asterix insanı parlatacak bir rol değil aslında. Fazla Fransız, bodur, mızmız, sevimsiz bir karakter. Ama iki kızım var, onlar için bir şey yapmak istedim."
FİLMİN KÜNYESİ
Oyuncular: Gerard Depardieu, Clovis Cornillac, Benoit Poelvoorde, Alain Delon, Stephane Rousseau, Vanessa Hessler
Yönetmen: Thomas Langmann, Frederic Forestier
Yapım: Thomas Langmann, Jerome Seydoux
Müzik: Frederic Talgorn
Dağıtım: Pathe (uluslararası), D YAPIM (Türkiye)
TÜRKLER SEVİYOR
Asterix son derece Fransız bir kahraman. Bu yüzden Fransa, Belçika, Kanada gibi Fransızca konuşulan ülkelerde çok popüler ama Asya’da ya da ABD’de pek bilinmezmiş. Asterix’in üç özel ülkede daha, çok tutulduğunu öğreniyorum: Yunanistan, Rusya ve Türkiye.