Zeki Müren'i örnek alıyorum
Güncelleme Tarihi:
Kıraç, dokuzuncu stüdyo albümü “Derindekiler”i çıkardı. Çalışmada bir müzik CD’si, şarkılara çekilen üç boyutlu görüntülerden oluşan DVD ve bir de 3D gözlüğe yer veren Kıraç, “Albümü dinleyenlerin yanlarındaymışım gibi hissetmelerini istedim” diyor.
* “Derindekiler”, dokuzuncu albümünüz. Hayatınızın her alanında bu kadar üretken misiniz?
- Hayatımın her alanı müzik. Bazen bir şarkının çıkması haftalar sürebiliyor ya da müzik yapmak konusunda isteksiz olabiliyorum. Ama her günüm müzikle geçtiği için mutlaka bir şeyler üretmiş oluyorum.
* Albüm ne kadar zamanınızı aldı?
- 1,5 senede hazırlandı ama içinde yıllar önce yaptığım şarkılar da var. “Sevgilim”i 1989’da yaptım mesela. “Ne Olur”u 1992 ya da 1993’te yapmıştım. “Ağla”nın da hiç yoksa 10 yıllık geçmişi vardır.
* Eski defterleri karıştırdınız yani...
- Ben hep böyleyim. Yaptığım her şarkıyı hemen albüme koymuyorum.
TİCARİ DEĞİL DUYGUSAL ISMARLAMA
* Çıkış şarkınız “Nice Yıllara”. Neden bu şarkıyı seçtiniz?
- “Nice Yıllara”, Namık Nagdaliev’e ait ama ticari değil, duygusal bir ısmarlama. O kadar güzel bir şarkı oldu ki, çıkış parçamız yapmaya karar verdik.
* Kendi şarkılarınız varken neden başkasının şarkısını tercih ettiniz peki?
- Ben bir şarkıyı sahiplenmeden söylemem. Söylüyorsam, o artık benim şarkımdır.
* Albümün içindeki DVD’de üç boyutlu görüntüler var. Neden böyle bir çalışma hazırlama gereği duydunuz?
- Müzikseverler bu albümü dinlerken, sanki yanlarındaymışım gibi hissetmelerini istedim.
* “Derindekiler” için bir de web sitesi açmışsınız. Zaten hayran sayfalarınız vardı, ayrı bir site kurmanızın nedeni neydi?
- Benim dinleyenlerimle aramda saygın bir bağ var. Bana hep “Sen farklısın Kıraç” diyorlar, samimiyetimi görüyorlar. Onlarla diyalog kurabilmek adına “Derindekiler Kulübü”nü kurduk.
LED ZEPPELIN’İN DAVULUYLA KAYIT
* Albümdeki şarkıları kaydetmek için Led Zeppelin’in davulcusu John Bonham’ın da kullandığı davulu getirtmişsiniz...
- Evet, Almanya’da ikinci el müzik ürünleri satan bir dükkânda bulduk onu. Çok güzel bir tınısı var. Sahnede de bu davulun yeni versiyonunu kullanacağız.
* Neden bu davulun peşine düştünüz?
- İnsanlar moda neyse onun peşinden gidiyor. Farklılık arayışı yok. Ben böyle bir farklılığı yansıtmak istedim.
BİR PRENSES OLUYORUM BİR KÖTÜ KALPLİ CADI
* Bu arada babalık nasıl gidiyor?
- Muhteşem! Iraz Elif, 2,5 yaşına bastı. Her şeyiyle ilgilenmeye çalışıyorum. Akşamları tiyatro yapıyoruz. Bir Pamuk Prenses oluyorum, bir kötü kalpli cadı. Çarşaflardan kostümler yapıyoruz. Kötü cadı hiçbir zaman benim kadar çirkin olmamıştır! (Gülüyor)
* Siz ve eşiniz Ayşe Şule Bilgiç’in imzasını taşıyan “Pepee” de çocuklar arasında fenomen olmuş durumda...
- Evet, Iraz Elif de çok seviyor. “Pepee” hayatımızda önemli bir yer tutuyor.
* “Pepee”nin İspanyol çizgi film “Pocoyo”dan çalıntı olduğu öne sürüldü...
- Bir iş başarılı olunca herkes bir şeyler söylüyor... Bir “Hello Kitty” ile “Musti”ye, bir de “Voltran” ile “Transformers”a baksınlar. Benziyor olması farklı, aynı yoldan aynı şekilde ilerliyor olması farklı bir şey. Karalamaya yönelik yorumlara cevap vermek bize göre değil. Biz kendimize güzel bir düş yeri kurduk. Beynimizi kimsenin pisletmesine izin vermeyeceğiz.
MÜZİK BIRAKILMAZ
* Teoman’ın müziği bırakmasını doğru bulmadığınızı söylemişsiniz...
- “Neden böyle bir şey yaptı?” diyorum. Ne olursa olsun Teoman iyi bir müzisyen ve Türkiye’de çok fazla iyi müzisyen yok. Böyle bir karar vermesi düşündürücü. Müzik bırakılacak bir şey değil. Belki albüm yapmaz, sahnelere çıkmaz bir dönem ama evde gitarı kıracak hali de yok.
ZEKİ MÜREN'İ ÖRNEK ALIYORUM
* Ses tonunuz çok karakteristik olmasına rağmen, birkaç şarkıda Cem Karaca’yı dinliyormuş gibi hissettim...
- Cem Karaca benim manevi babam gibidir, o kadar severim. Ondan öğrendiğim çok şey var, etkilenmemem mümkün değil. Ama kendime örnek aldığım kişi, Zeki Müren. Dünyanın en doğru şarkıcısı, çünkü bir artikülasyon harikası. Belki de en çok Zeki Müren’den etkilenmişimdir.