Güncelleme Tarihi:
“Arka Sokaklar”ın müziklerini yapmaya nasıl başladınız?
- Aslında müzikleri daha dizi başlamadan yapmaya başlamıştım. Elimde sadece senaryo vardı.
Teklif kimden geldi?
- Türker İnanoğlu’ndan... Çocukluğumdan beri izlediğim filmlerin yapımcısı Türker Bey bu işi yapmamı istediğinde çok heyecanlanmıştım. Bir de o zaman altı yaş daha gençtim.
Bu sizin tek dizi müziği çalışmanız da değil bildiğim kadarıyla...
- Doğru... Bugüne kadar birçok dizi müziği yaptım ama en uzun ömürlüsü “Arka Sokaklar” oldu.
Altı sene boyunca aynı diziye müzik yapacağınız aklınızdan geçer miydi?
- Ben tahmin etmiyordum ama Türker Bey biliyormuş. Hatta dizi başlarken Şevket Çoruh’a “Bir dizi yapacağım, en az beş sene sürecek” demiş.
Bütün parçalara yer verebildiniz mi peki?
- Yok... Altı sene içinde dizi için 200’den fazla beste yapmışım. Bunlardan en çok duyulan 43 tanesine yer verebildim. Yaklaşık 80 dakika. Belki daha sonra ikinci bir albüm yaparım.
HER BAŞARILI MÜZİSYEN İYİ DİZİ MÜZİĞİ YAPAMAZ
90 dakikalık bir dizide ortalama kaç dakika müzik oluyor?
- Yaklaşık 75 dakika müzik oluyor. Birer dakikadan ortalama 70 tema... Bana “Nasıl yetiştiriyorsun?” diye soruyorlar ama ben daha çok onlar diziyi nasıl yetiştiriyor onu merak ediyorum.
Albüm için şarkı yazmakla dizi müziği yapmak arasında ne gibi farklar var?
- Dizi müziği belli bir görüntünün altına yapılan müzik, dolayısıyla kuralları başka. İyi besteci ya da müzisyen olmak, iyi film müziği yapabileceğiniz anlamına gelmiyor. Sinema dilini, yönetmenin ne anlatmaya çalıştığını bilmeniz lazım. Müzik çok da fazla öne çıkıp rol çalmamalı mesela. Sahneyle senkronize gitmeli. Onun dışında çok acele yapılan bir iş. Örneğin bugün arayıp hemen bir müzik hazırlamanı isteyebiliyorlar. “Ne zamana lazım?” diye sorduğunda da “Aslında düne lazımdı” gibi bir cevap alabiliyorsun.
BİR GECEDE YAZDIĞIM ŞARKILAR BİLE VAR
Bu albümdeki şarkılardan hangileri çok hızlı yazıldı mesela?
- “Hüsnü’nün vurulma sahnesi” adlı bir müzik var. Onu bir gecede besteleyip, aranje edip kaydetmek zorunda kalmıştım.
Zamana karşı yarışmak sizi nasıl etkiliyor?
- Kamçılıyor aslında.
O stres üretkenliği baltalamıyor mu yani?
- Yok, baltalamıyor. Beatles’ın bir röportajında okumuştum, “En iyi albümlerimizi son tarih verildiği zaman yapıyorduk, süre sınırlaması yaratıcılığı iyi yönde etkiliyor” demişlerdi. Öbür türlü insan nasıl olsa vaktim var diye düşünüp tembelleşebiliyor.
Radyo TV-Sinema mezunusunuz, müziğe geçiş nasıl oldu?
- Aslında ben hep müzikle uğraşmak istiyordum ama bir altın bileziğim de olsun diye okudum o bölümde. Açıkçası sinemayla ilgileneceğimi hiç düşünmemiştim. Ama işe yaradı.
Nasıl?
- İlk olarak kendi kliplerimin yönetmenliğini yapmaya başladım. Sonra müzikle sinema bilgimi birleştirerek film müzikleri hazırlamaya başladım.
BABAM BAZEN BANA ALINIYOR
Müzik okumamanızda babanız Erol Evgin’in etkisi var mı? Altın bilezik onun fikri miydi?
- Benim müziğe başladığım yıllarda telif hakları hâlâ işlemiyordu. 90’ların sonuydu. O yüzden başka bir bölüm okumak zorunda kaldım.
Ama müzik her zaman var, her koşulda yapılıyor.
- Ama ben idealistim, piyasa müziği yapmıyorum. Bir gün aç kalırsam kolumda altın bilezik olsun istedim o yüzden. Para kazanmak uğruna sevmediğim müziği yapmak zorunda kalmamalıydım.
Babanızın son klibini de siz yönettiniz. Sette baba-oğul gibi mi yoksa yönetmen-sanatçı gibi misiniz?
- Aslında yönetmen-oyuncu ilişkisi olması lazım ama bizde baba-oğul ilişkisi öne geçiyor. O bazen alınıyor benim söylediklerime.
Neden?
- Genellikle yönetmen olarak beni biraz sert buluyorlar.
OYUNCULUK HAYALİ KURMUYORUM
Oyunculuk yapmayı düşünüyor musunuz?
- Açıkçası hayalini kurduğum bir şey değil. Zaten klipler sayesinde o hevesi törpülüyoruz. Ama hayat sürprizlerle dolu, belki bir gün olabilir.
Peki ya yeni albüm?
- Çalışmalara başladım. Bir aksilik olmazsa kasım ayında yeni şarkılardan oluşan albümüm piyasaya çıkacak.