Yunan armatörlerin yerine Türkleri aldım

Mubariz Mansimov, Azeri kökenli genç bir iÅŸadamı. Petrol taşımacılığından liman iÅŸletmeciliÄŸine, futbol kulübü sahipliÄŸinden inÅŸaatçılığa kadar pek çok iÅŸle uÄŸraşıyor.Mubariz Mansimov, sahibi olduÄŸu Palmali Grubu’yla petrol ve kuru yük taşımacığında dünya devleri arasında. ‘Azerbaycan’ın Onassis’i’ yıllardır ailesiyle birlikte Ä°stanbul’da yaşıyor, gözlerden uzak, kendi halinde. Türk ve dünya basını yıllardır onun peÅŸinde, ama sonunda onu da bulup konuÅŸturmak yine bize kısmet oldu. Mubariz Bey, kısa saçlı, yüzü gülmeyen, uzun boylu, atletik yapılı kara yağız bir Kafkaslı. Kendinden çok emin yürüyor, konuÅŸurken gözlerini karşısındakinin gözlerinden hiç ayırmıyor. Ceketinden pantolonuna, tişörtünden ayakkabılarına kadar, belli ki dünyanın en pahalı modaevlerinden giyiniyor. ‘Mubariz’ Azericede ‘mücadele eden, savaÅŸan, tuttuÄŸunu koparan’ demekmiÅŸ. Mubariz Mansimov’la bir buluÅŸtuk, pir buluÅŸtuk. Yeni aldığı Schumacher’in özel uçağıyla yerde, havada birlikte olduk. Türkiye’de eÅŸi olmayan, trilyonlar deÄŸerindeki ‘Maybach 62’den Rolls Royce ‘Phantom’a, Bentley Sport Coupe’ye kadar özel yapım otomobilleriyle yine birlikte dolaÅŸtık. Sonra evine gittik, dünyalar güzeli sempatik Gürcü eÅŸi ve iki minik kızıyla tanıştık. Yemeklerini yedik, çaylarını içtik ve Mubariz Bey’in gitardaki ustalığına da tanık olduk. Etiler’deki çalışma ofisindeki zarafet ve görkemin inanılmaz uyumu da çok ÅŸaşırtıcıydı doÄŸrusu. Kimdi bu Mubariz Mansimov, nereden gelip nereye gidiyordu? Bunca dünya çapında zengindi de, neden Türkiye’de yaşıyordu? Sessiz, bütün gözlerden uzak neler yapıyordu, ne iÅŸler çeviriyordu Ä°stanbul’da? ‘Mubariz Mansimov kardeÅŸim, senin kimi kardaÅŸa can kurban, hoÅŸ gelmiÅŸsen’ diyerek girelim söze.Mübariz Bey, ‘Bu yaÅŸta bu zenginlik, bu var dövlet nice kazandınız? Mafiasan mı, kimsen, neçisen?’ diye sorarlar bizde. - Ben hayatta sadece kendi iÅŸimin mafyasıyım; kendi iÅŸimi severim, kendi iÅŸimle uÄŸraşırım. Allah’tan baÅŸka kimseden korkmam, kaybetmeyi de hiç sevmem. Biliyorsunuz Sovyetler BirliÄŸi dağıldıktan sonra özelleÅŸtirmeler baÅŸladı. Eskiden bunun kıymeti 100 dolardı, özelleÅŸtirmede sen bunu 1 dolara aldın. Zeki olan herkesin yapabileceÄŸi bir iÅŸ. Bütün dünyada, Türkiye’de de özelleÅŸtirmelerden inanılmaz paralar kazanıldı. Tek sahibi olduÄŸum Palmali’yi, kuruÅŸuna kadar kendi emeÄŸimle kazandığım parayla sıfırdan bugünlere getirdim. Dünyanın neresinde bulunursam bulunayım vergimi fazlasıyla ödüyorum. 28 BÄ°N KİŞİYE Ä°Åž Ä°MKANI SAÄžLIYORUZ-Azerbaycan’dan Rusya’ya, Bulgaristan’dan Yunanistan’a, Ä°ran’a kadar 21 ofisimiz var. Palmali, gemicilikte dünyanın ilk 5 firması arasında, toplam 28 bin çalışanımız var. Öteki yatırımlarımızı da katarsak, bu rakam 45 bini geçer. Geçen yıl yaklaşık 7 milyon ton petrol, petrol ürünü ve kuru yük taşıdık. Bütün büyük armatörlere sorun; hepsi ‘Palmali buraya geldi, Türk tankerciliÄŸi çok güzelleÅŸti’ diyecek. Birçok Türk armatöre iÅŸ veriyoruz, eskiden bunlar Yunanlılara verilirdi. Ben Rusya’da o iÅŸi Yunanlıların elinden alıp pazara Türkleri soktum, Türk meslektaÅŸlarımla iftihar ediyorum.Deniz nakliyatı iÅŸini özünüz mü seçtiniz, yoksa keçmiÅŸ dostlarınız mı size yol gösterdi? - Azerbaycan’da doÄŸup büyüdüğüme göre, denizi de, petrol iÅŸini de çok iyi biliyordum. Böyle bir gerçek var ki, dünyada her zaman taşımacılık iyi bir iÅŸ. 1989’da ordudan ayrıldıktan sonra 1,5 sene gemilerde aşçılık yaptım, yemek en büyük hobilerimden biridir. O vakte kadar biriktirdiÄŸim para, askerlik dahil 20 bin rubleydi, o günkü parayla 100 bin dolar kadar. Ä°lk gemim 150 tonluk bir balıkçı gemisiydi, Türkiye’den bir ÅŸirketle çalışmaya baÅŸladım. Sovyetler dağılıp özelleÅŸtirme prosedürü baÅŸlayınca Malta’da off-shore ÅŸirketi açtım ve ilk kuru yük gemimi aldım. Åžu anda 78’i kendimize ait olmak üzere, toplam 120 gemimiz var. Yunanistan’dan Ukrayna’ya, Rusya’dan Ä°ran’a kadar toplam 21 ofisimiz var. Karadeniz’de ve Rusya iç kanallarında, Hazar Gölü’nde petrol ve petrol ürünleri taşımacılığının lideriyiz. Dünyanın her yanına petrol taşıyoruz, en büyük müşterimiz BP. Azerbaycan ve Rusya’da inÅŸaat ÅŸirketimiz, tuÄŸla fabrikalarımız var. Depreme hakikaten dayanıklı büyük siteler yapıyoruz. Palmali’nin Türkiye’den menfaati, heyri ne kadardır? Mubariz Bey kardaşım, yoksa bizim kara kaşımıza, kara gözümüze mi vuruldun? - Ben Türkiye’de bir kuruÅŸ para kazanmıyorum, tam tersine dünyada kazandıklarımı getirip burada yatırım yapıyorum. Ben Türk milletinin bir parçası olan Azeriyim, Türk oÄŸlu Türküm. Türk Devleti, Türk ekonomisi ne kadar güçlü olursa, onun küçük kardeÅŸi olan biz Azeriler de güçlü oluruz. Tuzla’da tersanemiz var, yaklaşık 45 milyon avroluk bir yatırım. Halen senede 3 gemi yapıyoruz, kendi filomuz için, yakında 35 bin tonluk gemiler yapmaya baÅŸlayacağız. Bunları Rusya’da yapsak daha ucuz olur ama, hem buradaki gemi inÅŸaatçılığı çok ilerde, hem de param harice gitmesin diye buradayımÇOCUKLAR İÇİN HASTANE AÇACAÄžIM- Türkiye’de sırf çocuklar için yapılmış bir hastane yok, onların kan deÄŸil, sevgi, ÅŸefkat, yeÅŸillik görmesi lazım. Bunun için Işıklar Holding’in Ulus’taki binasını TMSF’den satın aldık. Gelecek yıl orada Avrupa’nın en modern çocuk ve kadın hastanesini açacağız. Türkiye’nin büyük bir süt kuruluÅŸunu da aldık, Azerbaycan’da çok büyük bir süt fabrikası kuruyoruz. Para, insanın asıl bir insan olduÄŸunu yoklamak için Allah tarafından verilen bir güç, bana göre. Bizde güzel bir laf var; ‘Birini yoklamak istiyorsan ona koltuk ve para ver’ denir. Ayrıca da para kazanıyorsam, insanları fazla rahatsız etmemem için onu harcamam da lazım.Schumacher’in muhteÅŸem uçağı Mubariz Mansimov’un 2 ay önce satın aldığı efsanevi Formula 1 pilotu Michael Schumacher’in 160 imalat numaralı 2002 yapımı Falcon 2000 model özel uçağında yok yok. Çift motorlu uçağın yükseklik tavanı 47 bin feet, menzili 3100 mil. Özel yalıtım maddeleriyle dünyanın en sessiz kabinlerinden biri yaratılmış. Fransız Dassault firması, Schumaher’in zevkine göre döşediÄŸi uçakta ahÅŸap malzeme olarak hafifliÄŸi nedeniyle nar aÄŸacı kullanmış. Koltuklar, perdeler yanmaz hale getirilmiÅŸ ceylan derisinden. Yerler de yine yanmaz nitelikte özel yapım çok deÄŸerli halılarla kaplı. Ön bölümdeki 4 kulüp koltuÄŸu ve arkadaki 3’er kiÅŸilik iki divan istenildiÄŸinde yatak oluyor. Uçakta 4 ayrı telefon var, faks ve data internet hatlarının dışında. Büyük ve küçük boy LCD televizyon ekranları, akla gelebilecek her türlü konfor var. Uçağın bugünkü fiyatı 22 milyon dolar civarında. Ä°ÅŸte Türkiye’de eÅŸi olmayan Maybach 62Türkiye’de sadece Mubariz Mansimov’un sahibi olduÄŸu Maybach 62’nin uzunluÄŸu 6.17 m, ağırlığı ise 3.4 ton. 550 beygirlik çift turbo V12 motoruyla 0’dan 100 km hıza 5.4 saniyede çıkıyor. Maksimum hızı 250 km/s, ÅŸanzımanı 5 ileri- otomatik, yakıt deposu 110 lt, yakıt tüketimi 15.9 lt/100 km. Arka koltuklara 85 derece açılan kapılardan giriliyor. Dünyanın en deÄŸerli ve dayanıklı deri koltuklarına sahip otomobilin kaplamaları ceviz ve kiraz aÄŸacından. Arkadaki iki koltuklar tam yatar hale getirilebiliyor. Tüm koltuklarda koltuk kliması ve masaj sistemi var. 21 hoparlörlü BOSE surround ses sisteminden kablosuz kulaklıklarla, uzaktan kumandalı klimadan buzdolabı, bar, büyük ekran plazmadan DVD’ye, telefonlara, faksa, notebook’a, gümüş ÅŸampanya kadehlerine kadar ne isterseniz var. Kızıl Ordu’daki ilk Azeri istihbarat subayı Mubariz Mansimoa, 6’sı gız, 3’ü oÄŸlan, 9 uÅŸaktan biri olarak 22 Mart 1968’ci ilde, Nevruz Bayramı gününde Bakı ÅŸeherinde anadan olmuÅŸ. - Çocukluktan beri asker olmak istiyordum, dedem de asker. 13 yaşında Bakü’de askeri okula girdim, 18 yaşında mezun oldum. Oradan Moskova yakınlarındaki bir askeri yüksek okulu kazanıp 3 sene iç istihbarat üzerine okudum. ÇeÅŸitli görevlerden sonra 1985’te yüzbaşı rütbesiyle DoÄŸu Almanya’ya tayin edildim. Sovyet Ordusu tarihinde Berlin divizyonunda iç istihbarat subayı olarak görev yapan ilk Azeri, ilk Kafkaslı benim. Birkaç sene sonra başımıza bir Ermeni general geldi. Ben Ermenileri hiç sevmem, içimde her zaman onlara karşı negatif bir görüş vardır. Ermeni generalle büyük problem yaÅŸamaya baÅŸladım. Bir gün arkadaÅŸlara KarabaÄŸ konusunda yalan yanlış ÅŸeyler anlatmış. Çatıştık ve o kavgadan sonra 1989’da istifa ettim ordudan. Â