Yüksel Aksu’dan organik komedi

Yüksel Aksu’yu bizim etraf ve eşraf yakından tanır, çok da sever.
Hem bilge hem de pozitif ve eğlenceli bir yapısı vardır çünkü.
Aynı filmleri gibi, desem yanlış bir şey söylemiş olmam.
Aksu’nun ilk filmi Oscar yarışında Türkiye’yi temsil eden Dondurmam Gaymak olmuştu.
Dondurmam Gaymak, küçük esnaf ve kapitalist düzen arasındaki çatışmayı eğlenceli, komik ve eleştirirken güldüren bir dille perdeye getirmişti.
Aksu, şimdi ikinci filmi ile yine benzer bir üslupla memleketi Muğla’ya gidiyor, bizi de yanında götürüyor.
Filminde Ege köylüsü de var, en hasından oyuncular da, gazeteciler de, Alman Yeşiller Partisi Eşbaşkanı da.
Bu da Yüksel Aksu’nun birleştirici ve kucaklayan gücünün göstergesi işte.

AKTİVİST VE KÖY MUHTARI AŞKI

Entelköy Efeköy’e Karşı, birlikte yaşayabilmenin ve hoşgörünün altını çizerken, bol kahkahalı ve mesajlı bir anlatım sergiliyor.
Doğayla baş başa yaşamak isteyen bir grup kentli ekolojist, Ege’de bir komün köyü inşa ediyor.
Köy halkı, tarla ve evlerini yüksek fiyata aldıkları için aktivistleri büyük bir sevgiyle karşılıyor.
Hatta köyün muhtarı Ali ile güzel aktivist Katrin arasında bir yakınlaşma bile oluyor.
Çevreci mesajlar ve oluşumların arasında filizlenen ve tezatlardan beslenen bu aşk filmin hem romantizmine hem de komedisine katkıda bulunuyor.

TERMİK SANTRAL ARAYI BOZUYOR

Aktivistler, şiddet gören eşekleri yüksek fiyatlara satın alıyorlar. Eski evleri dokularını bozmadan onarıp, yeni bir eski şehir yaratmak için uğraşırlarken ve köylüyle araları da iyiyken her şey köye termik santral kurulmak istenmesiyle bir anda bozuluyor.
Aktivistler çevreye ve doğaya zarar verecek olan santrale karşılar.Köylüler ve tabii ki muhtar ise para gelsin de nereden gelirse gelsin mantığında.
Türk solunu temsil eden Aşırı dışında herkesin gözünü para ve refah bürümüş.
Termik santral ile birlikte eski köylüler ile köyün yeni sakinleri arasında ilginç ve komik bir süreç başlıyor.

KÖYLÜ ŞEHİRLİ ŞEHİRLİ KÖYLÜ OLMAK İSTİYOR

Aslına bakarsanız gelişmekte olan pek çok ülkede olduğu gibi ülkemizde de bir tezattır gidiyor.
Kapitalizm ve kentleşmenin hız almasıyla birlikte köylerde, kasabalarda şehre özenti artarken, şehirlerdeki insanlar doğaya dönüşün yollarını arıyorlar.
Köylüler tarımsal ilaçlarla tez elden zengin olmaya çalışır, marketlerden aldıkları işlenmiş gıdalarla beslenirken, şehirli enteller, zenginler organik tarım ürünlerine yöneliyor, çevre bilincini aşılamaya çalışıyorlar.
Yüksel Aksu’nun Entelköy Efeköy’e Karşı filmi bu çarpıcı gerçekler ve daha birçoklarını mizahın gücüyle daha da etkili olacak bir şekilde sinemaya taşımış.
Ve tabii bir de tüm bunlarla birlikte bir milliyetçilik eleştirisi var.
Milliyetçiyiz deyip kendi çevresini, yurdunu kirleten insanımıza karşı, bizim ülkenin toprağını, doğasını, hatta eşeğini bile korumaya çalışan yabancılar var filmde.
Ve de tabii finalde Benim Yarim Kara Topraktır türküsü, müthiş bir Tarkan yorumuyla.

ŞAHİN IRMAK PATLAR

Entelköy Efeköy’e Karşı, benim gibi çevreye, hayvanlara, doğal yaşama duyarlı her şehirliyi söylemleriyle kalbinden vuracak bir film.
Vuruyor da zaten.
Mesaj kaygısı güttüğü anlarda, fazla didaktik olduğu sahnelerde, güldürmek için bel altı esprilerden beslendiği zamanları yok değil filmin, ama tüm bunlar anlatılmak istenenlerin yanında keyfe keder dertler olmaktan öteye gitmiyor.
Çok Güzel Hareketler Bunlar’ın Hıyarlı Babası Şahin Irmak, ilk olarak Cem Yılmaz için düşünülen başrolün altından başarıyla kalkıyor.
Aksu’nun “Şahin Irmak bu filmden sonra patlar” demesi boşuna değil.
Son derece sempatik ve sağlam bir oyunculukla karşımızda.
Hele sarhoşken araba kullandığı bir sahne var ki, izlemeniz lazım.

ÇEVRECİ VE HAYVANSEVER BİR FİLM

Filmde Ege köylüsü de doğal oyuncular olarak yer alıyor.
Entellektüellerin baş tacı ettiği, doğaya ve çevreye karşı duyarlılığıyla bilinen isimlerden olan Nejat Yavaşoğulları’ndan Alman Yeşiller Partisi Eşbaşkanı Clauida Roth’a her ayrı kareden çıkan ünlüler de filmin renkleri.
Entelköy Efeköy’e Karşı, önyargılara karşı, çevreye duyarlı, hayvansever, komik, eğlenceli bir film.
Yüksel Aksu, kayıtsız kalınamayacak filmler yapmaya devam ediyor.
O anlatıyor, biz dikkatle dinliyor, keyifle izliyoruz.

HANGİSİ HAKLI

Entelköy Efeköy’e Karşı, bir grup çevrecinin “Yeter artık, egzoz solumak istemiyoruz. Doğaya gidelim, bahçemizde sebze-meyve yetiştirelim, bir taş ev alıp komün köyümüzü kuralım” diyerek bir köye yerleşmelerini anlatıyor. Enteller, köyde bir termik santral kararı alınmasına karşı çıkıyor. Köy halkı ise “İstihdam yaratacaklar, para kazanacağız” diye termik santrali destekliyor.