Yetenekli gençler arıyorum

Güncelleme Tarihi:

Yetenekli gençler arıyorum
OluÅŸturulma Tarihi: AÄŸustos 01, 2005 00:00

Yıllar sonra çıkardığı yeni albümü ile adından söz ettiren Zülfü Livaneli, sesine güvenen gençlere seslendi: "YetiÅŸtirebileceÄŸim genç kız ve erkek yorumcular arıyorum."Mustafa Sabri’den olma, Şükriye’den doÄŸma, 20 Haziran 1946 Konya-Ilgın doÄŸumlu Ömer Zülfü LivanelioÄŸlu... Yıllar önce şöyle demiÅŸtin: ‘Müzik, ezelden ebede giden suskunluÄŸu yırtma çabasıdır ama, sessizliÄŸin sesinden daha güzel bir müziÄŸi kimse yazamadı ÅŸimdiye kadar. Beyrut Festivali’nde Wagner’i anarken, gün batımında bütün borular Si notası üfleyerek selamlar. Çünkü, yer kürenin dönerken çıkardığı sesin notası Si’dir. Oysa, biz bu sesi duyamayacak kadar kirlettik kulaklarımızı.’ Ä°yi ki, sen ve senin gibiler var bu planette. Yeni albümün ‘Hayata Dair’le hoÅŸ geldin, sefalar getirdin, kırk yıllık aziz dostum. Burası Livaneliler’in Tarabya sırtlarında koru içindeki sessiz, güzelim villaları. Yüzme havuzunun kenarındaki koltuklara dizi dizi sıralandık, sol yamacımda Zülfü ile sevgili Ãœlker’i, karşıda ise biricik Aylin’leri. Gün boyu çay içtik, kek, çörek yedik, ama hiçbiri bizi kesmedi. Sonunda, Zülfü’yle birlikte bol domatesli köfte yapıp afiyetle yedik. Türk diliyle türküler söyledik, Türk diliyle güldük ve kulaklar çınlattık Türk diliyle... Abidin Dino, 1978’de Paris’te Zülfü’yü şöyle anlatmıştı: ‘Ben mutluluÄŸun resmini yapabildim mi bilmiyorum Nazım, ama Zülfü Livaneli mutluluÄŸun müziÄŸini ha yakaladı, ha yakalayacak.’ Yakaladı Abidin usta, hem de çok iyi yakaladı. Zülfü’nün ÅŸarkıları, türküleri sadece bu ülkenin deÄŸil, planetin hamuruna karıştı.‘Bir tek Zülfü bilinci ve yaratıcılığıyla yaz gelir mi diyeceksiniz. Gelmez. Ama ben inanıyorum ki, bir Zülfü çıkmışsa, yaratıcılığımız tükenmiÅŸ demekdeÄŸildir, birçok Zülfü’ler daha çıkacaktır.’ YaÅŸar Kemal (1995) - Yıllardan beri albüm yapamıyordum, çünkü yaptığım besteleri halkla paylaÅŸacak düzeyde bulmuyordum. Geçen yazdan itibaren içime yeni melodiler, sözler düşmeye baÅŸladı. Beni birdenbire tekrar beste yapma heyecanı sardı, siyaseti de bırakmıştım. Sonra stüdyoya girdim ve ‘Hayata Dair’ ortaya çıktı. Yeni albümüm, ‘Ada’, ‘Nazım’ın Türküsü’ kadar beni memnun etti, satış grafiÄŸe de beni doÄŸruluyor. Müzikseverler özellikle ‘Neredesin’ ve ‘Sevdalı Başım’ üzerinde çok duruyorlar. Bu plak için de hayli emek verdik, mesela sevgili Dalaras’ın santurcusu bana eÅŸlik etti. Bu albümde pop müzik yok, enstrümanların tek tek kendi ruhlarını döktüğü geleneksel tarz var. YenerciÄŸim, doÄŸa, insanlara yaÅŸlarına göre görevler ve duruÅŸlar vermiÅŸ. Bunu tersine çevirmeye çalışmak zorlama olur. Bu yüzden genç bir insanın yaÅŸlı birini ya da yaÅŸlı birinin genç bir insanı taklit etmesi gülünç olur. Gençler kendilerini ispat etmek için çaba içine girebilirler, biraz kavgacı ve benmerkezci olabilirler. Ama yaÅŸları ilerledikçe durulmaları, biraz bilgeleÅŸmeleri ve kendilerinden çok çevrelerini düşünmeye baÅŸlamaları gerekir. Ben de, yeni gençler yetiÅŸtirmek ve yerimi yavaşça onlara terk etmem gerektiÄŸini hissediyorum. Bunun için, müzik ve kültür olarak yetiÅŸtirebileceÄŸim genç kız ve erkek yorumcular arıyorum. Bu gençler, konserlerimde bestelerimi yorumlayacak, yaptığım iÅŸi devam ettirecek. Mesela Thedorakis gibi birçok bestecinin harika yorumcuları var. Maria Farandouri, Haris Aleksiyu gibi yorumcular bu konserlerden çıkmışlar. Sesine güvenen gençler ÅŸu andan itibaren; ‘www.livaneli.net’ adresindeki web siteme baÅŸvurmaya baÅŸlayabilir.Zülfü’nün bitmek tükenmek bilmeyen bir öğrenme ihtirası vardır. Bu planette onu ilgilendirmeyen konu yok gibidir.- Ä°nsan tanımak bakımından çok ÅŸanslıyım, en baÅŸta babam Mustafa Sabri Bey gibi çok ilginç bir örnek var. Bugün 87 yaşını süren bu insan, hayatta benim için dengenin, diÄŸergamlığın, olgunluÄŸun ve bilgeliÄŸin timsali. Ondan hálá çok ÅŸey öğrenmeye devam ediyorum. YaÅŸar Kemal’le 35 yıldır sürüp giden hayat dostluÄŸu beni daha zengin bir insan yaptı. Ondan hem sanat, hem hayat açısından çok ÅŸeyler öğrendim. Elia Kazan gibi bir insanın son 15 yılını yakından paylaÅŸmak mutluluÄŸuna erdim, hocalarımdan biri de odur. Abidin Dino’nun hocalığı da, beni ben yapan temel unsurlardan birisi. Bir baÅŸka hocam da Mikis Thedorakis’tir.MÃœLTECÄ°YKEN Ä°SVEÇ VATANDAÅžI OLMADIMZüllfügillerin Ä°sveç vatandaşı oldukları doÄŸru mudur, deÄŸil midir? Yıllardır hepimize gına geldi bu sözleri duymaktan.- Ben ve ailem Ä°sveç vatandaşı deÄŸiliz, hiçbir zaman çifte pasaportlu olmayı düşünmedik. Ä°sveç’teyken bize ailece çifte vatandaÅŸlık hakkı tanındı. 12 Mart 1971 askeri muhtırasından sonra Ä°sveç’e siyasi mülteci olarak gitmek zorunda kalmıştım. Bir ara vize yaptıramadığım için Türk pasaportum bile yoktu. Ona raÄŸmen Ä°sveç pasaportu almadım. YenerciÄŸim, ben bir Türk sanatçısıyım, baÅŸka bir ÅŸey olmam kesinlikle. Sana ilginç bir anımı daha anlatayım, Helsinki’de bir konserimiz vardı. Konserden sonra yemek verdiler, yanıma Finlandiya’nın en büyük gazetesinin bir kadın yazarı oturdu. Bir ara kadına dönüp ‘Biz Türkler, Finlileri, Macarları akraba diye biliriz’ dedim. Kadın birdenbire hiddete gelip ‘Yok öyle ÅŸey, Türkler Avrupa’yla ortak görünsün diye bunları Atatürk uydurmuş’ demesin mi? ‘Hanımefendi, Atatürk böyle bir ÅŸey uyduracak olsa, Almanya, Fransa, Ä°ngiltere dururken, niye kuzeyin köylüleriyle akraba olduÄŸunu söylesin’ dedim. Kadın kıpkırmızı oldu, utandı. AKP, DEVRÄ°MLERÄ°N RÖVANÅžINI ALIYORDeniz Baykal, sevgili Zülfü’yü hep önde tuttu, hep baÅŸ tacı etti, Allah için. - Deniz Bey’le kiÅŸisel bir çeliÅŸkimiz yok, özel yaÅŸamında çok keyifli bir insandır, fıkralar, kahkahalar, çok akıllıdır da. Fakat politika yapma biçimlerimiz birbirimizle hiç mi hiç baÄŸdaÅŸmıyor. Ben CHP’nin görevinin ve ona oy veren seçmelerinin güveninin, AKP’yi iktidar yapmak ve ona payanda olmak olmadığını savundum. Türkiye Cumhuriyeti maalesef çözülüyor, sevgili Yener. AKP, cumhuriyet devrimlerinin rövanşını almaya çalışıyor. 300 milyar doları aÅŸkın borç ve ekonomisi tamamen dışarı teslim edilmiÅŸ bir ülkenin Ankara’dan yönetildiÄŸini söylemek artık çok zor. Ãœlkenin bugünkü hale gelmesinde, AKP’nin her dediÄŸine evet diyen CHP’nin büyük sorumluluÄŸu var.Türkiye’de dinci-geleneksel kültürden gelen insanlar arasında inanç birliÄŸi ve büyük bir dayanışma var. Bu da onları baÅŸarıya götürüyor. Laik ve özellikle sol kesimde ise herkes birbirine düşman. Ãœlkenin sorunlarını hep kendi küçük kiÅŸisel düzeylerinde algılıyorlar. Birbirleriyle uÄŸraÅŸmaktan ayaÄŸa kalkıp mücadele edemiyorlar. Bu kesimlerde büyük bir sevgisizlik ve ideal eksikliÄŸi var. Allah korkusu, insanın fani boyutunu anlamasına yardımcı oluyor. Kul Himmet diyor ki: ‘Şu dünyada üç beÅŸ arşın bezin var, tüm bedesten senin olsa ne fayda?’ Sol kesim geleneksel kültürden kopmuÅŸ, kendisine yeni bir ahlak oluÅŸturamamış. Birbirinden nefret eden adamlar nasıl Türkiye’yi kurtarır?YENÄ° ALBÃœMÃœN MUTLULUÄžU Uzun bir aradan sonra Hayata Dair albümünü çıkartan Zülfü Livaneli’yle Yener Süsoy’un röportaj sırasında iÅŸtahı açıldı. Ãœlker Livaneli’nin kekleri çörekleri ikiliyi kesmedi, mutfaÄŸa girip köfte yaptılar. YARIN: Meclis rozetiyle diÅŸini karıştıran vekilÂ
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!