Yeni nimetimiz antioksidan hazinesi üzüm çekirdeği
Güncelleme Tarihi:
Deniz İNCEOĞLU
Oluşturulma Tarihi: Ekim 20, 2006 00:00
Geçmişte üzümün çekirdeksizi makbuldu. Şarap, meyve suyu üreticileri sıkım işleminden sonra posayı (cibre) ve çekirdekleri atacak yer bulamazdı. Birkaç yıl önce araştırmacılar antioksidan hazinesi olduğunu, kolesterol düzeyini düşürdüğünü açıklayınca üzüm çekirdeğinin makus talihi değişti. Bir anda kıymete bindi.
Özellikle kırmızı üzümün çekirdeği özenle toplanıyor, işleniyor. Üzüm çekirdeği içeren ürünler birbiri ardına piyasaya çıkıyor: Öğütülmüş tozu, krem, şampuan, vücut yağı, sabun... İki Türk firması üzüm çekirdeği tozu imal etmeye başladı, ihracat bile yapıyor. İtalya’nın önde gelen zeytinyağı üreticisi Olitalia, salatada, kızartmada kullanmak üzere çekirdek yağı üretimine geçti. Bu yeni ürün, Türkiye’de de satışa sunuldu.
BİNBİR ÇEŞİT MARİFETİ VAR
- Üzüm çekirdeğinde bulunan antioksidanlar, kalp-damar hastalıklarına karşı ciddi bir koruma sağlıyor.
- Güçlü antioksidanlar, iyi kolesterolün (HDL) yükselmesine, kötü kolesterolün (LDL) düşmesine yardımcı oluyor. Böylelikle, kalp krizi riski azalıyor.
- Bağışıklık sistemini güçlendirerek, hücrelerin kanserden korunmasına yardımcı oluyor.
- Egzama gibi döküntülü cilt hastalıklarında vücuda destek oluyor.
- Gözün kılcal damarlarındaki kan dolaşımını güçlendiriyor. Böylece, katarakt gibi göz hastalıklarının ilerlemesinin yavaşlamasına yardımcı oluyor.
- Burun akıntısı, burun tıkanıklığı gibi çeşitli alerjik reaksiyonların azalmasına yardımcı oluyor.
YAĞI NASIL YAPILIYOR?
Doğadaki en güçlü antioksidanlardan biri olarak gösterilen üzüm çekirdeği, ülkemizde yıllardır öğütülmüş toz ya da sabun haliyle kullanılıyor. Aktarlarda ve doğal ürün satan dükkanlarda görmeye alışık olduğumuz üzüm çekirdeği yağıyla geçtiğimiz günlerde market ve şarküterilerde de karşılaşmaya başladık. Ancak bu sefer Olitalia markasıyla ve yemeklik yağ halinde.
Olitalia İtalya’daki bir rafineride üretiliyor. Burada şarap üretiminden artıp çöpe dökülmesi gereken posa kurutuluyor ve üzüm çekirdekleri ayrıştırılıp temizleniyor. Paslanmaz çelik değirmenlerde parçalanan çekirdekler, alkol solüsyonunda ısıtılıyor. Bu işlem alkol buharlaşıp yağ ve kabukları geride bırakana kadar sürdürülüyor. Son olarak da yağ filtreden geçirilip buharla arıtılıyor. Üzüm çekirdeği yağının yapılışı diğer yağlara göre daha zor oluyor, çünkü çekirdekler oldukça küçük, kabukları kalın ve her çekirdekten sadece yüzde 8-12 arasında yağ elde edilebiliyor.
GÜNDE 3 GRAM
Hem yanma derecesi yüksek, hem de doğal üretildiğinde çekirdekle aynı yararlara sahip olan bu yağ çeşidi, şarap yapımından artan cibreden elde ediliyor. Omega-6 ve E Vitamini içeren üzüm çekirdeği yağındaki iyi kolestrol (HDL) New York Sağlık Bilimi Merkezi’nde Eyalet Üniversitesi araştırmacı kardiyologu Dr. David Nash tarafından araştırıldı. Bu araştırmaya göre üzüm çekirdeği yağından günde sadece üç gram kullanan bir kişide, iki hafta içinde yüzde 13-14 oranında HDL artışı olduğu görüldü. Bunu göz önüne alan ithalatçılar salatalarda, kızartmalarda ya da mezelerde kullanılabilen üzüm çekirdeği yağını İtalya’dan ülkemize getirdiler. Market ve şarküterilerde satılmaya başlanan Olitalia’nın litre fiyatı 14 YTL.
Çekirdek yağı özellikle aşçılar tarafından beğeniliyor. Çünkü duman çıkmadan yüksek ısıda iyi sonuçlar elde edilebiliyor. Üzüm çekirdeği yağı için tavsiye edilen pişirme derecesi 180 ama yanma sınırı diğer yağlardan çok daha fazla; 250 derece. Bu da yağın, soteleme ve kızartma gibi yüksek ısı gerektiren yemeklerde yanmadan ve dumansız kullanılabileceğini gösteriyor. Buna karşın zeytinyağı ise sadece 120 derecede, mısır ve susam yağı ise 210 derecede yanmaya başlıyor.
KULLANABİLECEĞİNİZ DİĞER ÜRÜNLER
Ülkemizde üzüm çekirdeği; toz, peeling kremi, şampuan, sabun ve yüz kremi şeklinde satılıyor. Üzüm suyundan elde edilen şampuan da saç diplerinizin sağlığı için öneriliyor, kullanımıysa tıpkı normal şampuanlarda olduğu gibi. Türkiye’de en yaygın kullanılan ürün ise üzüm çekirdeği tozu. Paketlenmiş halini doğal ürünler satan marketlerde farklı markalarda, 200 gramını 8-20 YTL arasında elde edebileceğiniz gibi, aktarların hazırladıklarını kilosu sadece 20 YTL’ye alabilirsiniz.
ÜRETİCİDEN ÖNERİLER
Şarap ve meyvesuyu fabrikalarında üretim için yapılan arıtmada arta kalan cibre (posa), ya hayvan yemi olarak kullanılıyor ya da üzüm çekirdeğinden farklı ürünler elde eden firmalar tarafından satın alınıyor. Bu firmalardan ikisi "Awe Cemre" ve "Hud Foods." İkisi de üzüm çekirdeğini öğüterek toz haline getiriyor ve vakumlu ambalajlarda doğa ürünleri marketlerinde ve aktarlarda satışa sunuyor. Ancak aralarında bir farklılık mevcut. Cemre markası üzüm çekirdeği cibresini Dimes gibi meyve suyu üreticilerinden alırken, Hud markası bu iş için çeşitli şarap üreticilerini tercih ediyor. Bu tür bir ayrımın ise sağlık açısından hiçbir farkı yok. Tamamen yıllık üretime bağlı bir düzen uygulanıyor. Üretim sırasında yapılması gereken en önemli şey ise çekirdeklerin yıkanarak tek tek kurutulması.
Üzüm çekirdeğini öğüterek toz haline getiren bu iki üreticinin, kullanıcılar için önerileri ise şöyle:
- Ürün kapağı açıldıktan sonra 3 ay içinde tüketilmeli.
- Yoğurt, bal, salata ve meyve gibi birçok besinle birlikte yenilebilen üzüm çekirdeği tozu, şekerli bir maddeyle birlikte tüketilerek kana daha çabuk karışması sağlanmalı.
- Aktarların üzüm çekirdeğini kendileri öğüterek sattığı üzüm çekirdeği tozundan kaçınılmalı. Çünkü uzun süre açıkta kalan toz, alfatoksin üreterek zararlı hale geliyor.
- Ürün ambalajı açıldığında tozun üzerinde görülebilecek beyazlık, küflenme işareti sayılmalı.
BİNBİR ÇEŞİT MARİFETİ VAR
- Üzüm çekirdeğinde bulunan antioksidanlar, kalp-damar hastalıklarına karşı ciddi bir koruma sağlıyor.
- Güçlü antioksidanlar, iyi kolesterolün (HDL) yükselmesine, kötü kolesterolün (LDL) düşmesine yardımcı oluyor. Böylelikle, kalp krizi riski azalıyor.
- Bağışıklık sistemini güçlendirerek, hücrelerin kanserden korunmasına yardımcı oluyor.
- Egzama gibi döküntülü cilt hastalıklarında vücuda destek oluyor.
- Gözün kılcal damarlarındaki kan dolaşımını güçlendiriyor. Böylece, katarakt gibi göz hastalıklarının ilerlemesinin yavaşlamasına yardımcı oluyor.
- Burun akıntısı, burun tıkanıklığı gibi çeşitli alerjik reaksiyonların azalmasına yardımcı oluyor.
YAĞI NASIL YAPILIYOR?
Doğadaki en güçlü antioksidanlardan biri olarak gösterilen üzüm çekirdeği, ülkemizde yıllardır öğütülmüş toz ya da sabun haliyle kullanılıyor. Aktarlarda ve doğal ürün satan dükkanlarda görmeye alışık olduğumuz üzüm çekirdeği yağıyla geçtiğimiz günlerde market ve şarküterilerde de karşılaşmaya başladık. Ancak bu sefer Olitalia markasıyla ve yemeklik yağ halinde.
Olitalia İtalya’daki bir rafineride üretiliyor. Burada şarap üretiminden artıp çöpe dökülmesi gereken posa kurutuluyor ve üzüm çekirdekleri ayrıştırılıp temizleniyor. Paslanmaz çelik değirmenlerde parçalanan çekirdekler, alkol solüsyonunda ısıtılıyor. Bu işlem alkol buharlaşıp yağ ve kabukları geride bırakana kadar sürdürülüyor. Son olarak da yağ filtreden geçirilip buharla arıtılıyor. Üzüm çekirdeği yağının yapılışı diğer yağlara göre daha zor oluyor, çünkü çekirdekler oldukça küçük, kabukları kalın ve her çekirdekten sadece yüzde 8-12 arasında yağ elde edilebiliyor.
GÜNDE 3 GRAM
Hem yanma derecesi yüksek, hem de doğal üretildiğinde çekirdekle aynı yararlara sahip olan bu yağ çeşidi, şarap yapımından artan cibreden elde ediliyor. Omega-6 ve E Vitamini içeren üzüm çekirdeği yağındaki iyi kolestrol (HDL) New York Sağlık Bilimi Merkezi’nde Eyalet Üniversitesi araştırmacı kardiyologu Dr. David Nash tarafından araştırıldı. Bu araştırmaya göre üzüm çekirdeği yağından günde sadece üç gram kullanan bir kişide, iki hafta içinde yüzde 13-14 oranında HDL artışı olduğu görüldü. Bunu göz önüne alan ithalatçılar salatalarda, kızartmalarda ya da mezelerde kullanılabilen üzüm çekirdeği yağını İtalya’dan ülkemize getirdiler. Market ve şarküterilerde satılmaya başlanan Olitalia’nın litre fiyatı 14 YTL.
Çekirdek yağı özellikle aşçılar tarafından beğeniliyor. Çünkü duman çıkmadan yüksek ısıda iyi sonuçlar elde edilebiliyor. Üzüm çekirdeği yağı için tavsiye edilen pişirme derecesi 180 ama yanma sınırı diğer yağlardan çok daha fazla; 250 derece. Bu da yağın, soteleme ve kızartma gibi yüksek ısı gerektiren yemeklerde yanmadan ve dumansız kullanılabileceğini gösteriyor. Buna karşın zeytinyağı ise sadece 120 derecede, mısır ve susam yağı ise 210 derecede yanmaya başlıyor.
KULLANABİLECEĞİNİZ DİĞER ÜRÜNLER
Ülkemizde üzüm çekirdeği; toz, peeling kremi, şampuan, sabun ve yüz kremi şeklinde satılıyor. Üzüm suyundan elde edilen şampuan da saç diplerinizin sağlığı için öneriliyor, kullanımıysa tıpkı normal şampuanlarda olduğu gibi. Türkiye’de en yaygın kullanılan ürün ise üzüm çekirdeği tozu. Paketlenmiş halini doğal ürünler satan marketlerde farklı markalarda, 200 gramını 8-20 YTL arasında elde edebileceğiniz gibi, aktarların hazırladıklarını kilosu sadece 20 YTL’ye alabilirsiniz.
ÜRETİCİDEN ÖNERİLER
Şarap ve meyvesuyu fabrikalarında üretim için yapılan arıtmada arta kalan cibre (posa), ya hayvan yemi olarak kullanılıyor ya da üzüm çekirdeğinden farklı ürünler elde eden firmalar tarafından satın alınıyor. Bu firmalardan ikisi "Awe Cemre" ve "Hud Foods." İkisi de üzüm çekirdeğini öğüterek toz haline getiriyor ve vakumlu ambalajlarda doğa ürünleri marketlerinde ve aktarlarda satışa sunuyor. Ancak aralarında bir farklılık mevcut. Cemre markası üzüm çekirdeği cibresini Dimes gibi meyve suyu üreticilerinden alırken, Hud markası bu iş için çeşitli şarap üreticilerini tercih ediyor. Bu tür bir ayrımın ise sağlık açısından hiçbir farkı yok. Tamamen yıllık üretime bağlı bir düzen uygulanıyor. Üretim sırasında yapılması gereken en önemli şey ise çekirdeklerin yıkanarak tek tek kurutulması.
Üzüm çekirdeğini öğüterek toz haline getiren bu iki üreticinin, kullanıcılar için önerileri ise şöyle:
- Ürün kapağı açıldıktan sonra 3 ay içinde tüketilmeli.
- Yoğurt, bal, salata ve meyve gibi birçok besinle birlikte yenilebilen üzüm çekirdeği tozu, şekerli bir maddeyle birlikte tüketilerek kana daha çabuk karışması sağlanmalı.
- Aktarların üzüm çekirdeğini kendileri öğüterek sattığı üzüm çekirdeği tozundan kaçınılmalı. Çünkü uzun süre açıkta kalan toz, alfatoksin üreterek zararlı hale geliyor.
- Ürün ambalajı açıldığında tozun üzerinde görülebilecek beyazlık, küflenme işareti sayılmalı.