A.A
Oluşturulma Tarihi: Aralık 15, 2006 10:37
Sağlık Bakanlığınca yeni doğan bebeklere yönelik fenilketonüri ve konjenital hipotiroidi taraması başlatılacak. Tarama kapsamında, illerdeki sağlık birimlerinden tüm yeni doğan bebeklerden alınacak kan numuneleri, il sağlık müdürlükleri ana çocuk sağlığı ve aile planlaması şubelerince toplanarak Ankara ve İstanbul'da oluşturulan tarama merkezlerine gönderilecek.
Tarama kapsamında, illerdeki sağlık birimlerinden tüm yeni doğan bebeklerden alınacak kan numuneleri, il sağlık müdürlükleri ana çocuk sağlığı ve aile planlaması şubelerince toplanarak Ankara ve İstanbul'da oluşturulan tarama merkezlerine gönderilecek.
Pozitif sonuç çıkması durumunda ailelerle görüşülerek bebekler uygun tedaviye yönlendirilecek.
25 Aralık tarihinden itibaren Türkiye genelinde tüm hastanelerde uygulanmaya başlanacak olan Yeni Doğan Tarama programı, Sağlık Bakanlığı Refik Saydam Hıfzısıhha Merkezi Başkanlığı (RSHM) ile Ana Çocuk sağlığı ve Aile Planlaması Müdürlüğü iş birliği ve üniversitelerin desteğiyle gerçekleştirilecek.
TARAMA, ÜCRETSİZ YAPILACAK
Uygulamayla tüm yeni doğanların fenilketonüri ve konjenital (doğumsal) hipotiroidi taraması ücretsiz yapılarak, risk grubundaki bebeklerin erken tanı ve tedavi sayesinde normal zeka gelişiminin sağlanması amaçlanıyor.
RSHM yetkilileri, 1987'de 22 ilde başlanan, 1993 yılında ise tüm illere yaygınlaştırılan, erken tanı ve tedaviyle önlenebilir hastalıklardan olan fenilketonüri taramasının bugüne kadar Sağlık Bakanlığının sorumluluğunda Hacettepe, İstanbul, Dokuz Eylül ve Cumhuriyet Üniversiteleri Tıp Fakülteleri tarafından büyük bir başarı ve özveriyle yürütüldüğünü belirtti.
Yetkililer, Sağlık Bakanlığınca başlatılacak ve laboratuvar analizleri RSHM tarafından yapılacak Yenidoğan Tarama Programı kapsamında, fenilketonürinin yanında konjenital hipotiroidi taramasının da yapılacağını bildirdi.
Yetkililer, ülkede yılda yaklaşık 1 milyon 378 bin bebek doğduğu dikkate alındığında, yaklaşık 300 fenilketonüri, 400 de konjenital hipotiroidi hastası bebeğin dünyaya gelmesinin hesaplanabileceğini kaydederek, başlatılan tarama programı sayesinde bu bebeklerin erken tanı ve tedavi sayesinde topluma kazandırılmalarının mümkün olacağını belirtti.
Tarama kapsamında, illerdeki sağlık birimlerinden tüm yeni doğan bebeklerden alınacak kan numuneleri, il sağlık müdürlüğü ana çocuk sağlığı ve aile planlaması şubelerince toplanarak Ankara ve İstanbul'da oluşturulan tarama merkezlerine gönderilecek. Gelecek yıl İzmir ve Erzurum'da açılacak yeni birimlerle tarama merkezlerinin sayısı 4'e çıkarılacak.
TOPUKTAN 4 DAMLA KAN ALINACAK
Uygulamayla doğumdan sonraki 3-5. günlerde (48-120 saat sonra) tüm yeni doğanların topuğundan 4 damla kan alınacak.
RSHM tarama merkezine ulaştırılacak ve özel bir filtre kağıdında muhafaza edilecek kan numunelerinin üzerinde bulunan formdaki kimlik bilgileri bilgisayar ortamına aktarılacak. Kan numunelerinin analiz için uygun olup olmadığı incelendikten sonra laboratuvar çalışılmasına geçilecek.
Fenilketonüri taraması için Gutrie yöntemi (bakteriyel inhibisyon) kullanılırken, konjenital hipotiroidi mikro ELİSA yöntemiyle çalışılacak. Kan numunesi ulaştıktan sonra 48 saat içinde sonuç verilecek.
Her iki hastalık için de sınırdaki vakalarda daha ileri yöntemlerle doğrulama testleri yapılacak. Şüpheli pozitif sonuçlar, illerdeki doktorlar tarafından değerlendirilecek ve aile ile görüşülerek bebek uygun tedaviye yönlendirilecek.
FENİLKETONÜRİ VE KONJENİTAL HİPOTİROİDİ NEDİR?
Özellikle beyni etkileyen kalıtsal bir hastalık olan fenilketonüri, Türk toplumunda oldukça sık görülür (1/4500). Anne ve babadan genlerle geçer. Bu bebekler doğdukları zaman normaldir.
Anne sütü veya diğer mamalarla beslenmeye başladıklarında proteinli gıdalarda bulunan fenilalanin isimli aminoasit, bebekteki bir enzim (fenilalanin hidrosilaz) eksikliği nedeniyle parçalanıp sindirilemez. Fazla fenilalanin ve yan ürünleri (metabolitleri) kan ve dokularda birikir. Biriken fenilalanin beyinde kalıcı hasara neden olur ve sonuçta bebekte zeka geriliğine yol açar.
Erken tanı ve bebeğin fenilalanin yönünden fakir bir diyetle beslenmesi sayesinde zeka geriliği önlenebilir.
Tarama programı kapsamına alınan diğer hastalık olan konjetinal hipotiroidi ise kalıcı hipotiroidi yapan en önemli sebepler arasındadır. Bu hastalık da Türk toplumunda oldukça sık görülür (1/3350).
En önemli nedeni, tiroid bezinin gelişimine bağlı bir bozukluktur. Erken yeni doğan döneminde bulgular genellikle gizlidir. Doğumdan haftalar veya aylar sonra belirginleşir. Tiroid hormonları kemik veya beyin gelişiminde çok önemli olduğu için tedavi edilmeyen bebeklerde ileri düzeyde zeka geriliği ve cücelik ortaya çıkar. Hastalığın erken tanısı konulduğunda, tedavisi oldukça ucuz ve kolaydır.