Yaza türkülerle veda

Yarın akşam Açıkhava Tiyatrosu’nda gerçek bir türkü şöleni var. Dört topluluğun katılacağı konser saat 20.30’da başlayacak.

BARAK havaları, semahlar, uzun havalar, bozlaklar, deyişler, ağıtlar, sevda türküleri, sıla türküleri ve daha niceleri... Anadolu’nun dört bir yanından derlenmiş Lazca, Gürcüce, Çerkezce, Kürtçe, Türkçe, Ermenice ezgiler... İhmal ettiğimiz, kimi kolektif belleğimizden silinip giden, kimi sözlerini, ritmini değiştirilip şekilden şekile soktuğumuz için tanınmaz hale gelen ses mirasımız. Yaşadığımız coğrafyanın, geçmişimizin ve bugünümüzün ses haritaları...

Hepsi, evet hepsi son yıllarda akademisyen titizliğiyle çalışan, yüreği büyük, sabrı engin, amatör ruhlu gençlerin çabalarıyla birer birer yeniden gün ışığına çıkıyor. Onların özverili çalışmaları sayesinde yaşadığımız coğrafyanın sesini, geçmişini yeniden keşfediyoruz. Derlemeler yapıyorlar, CD’ler yayımlıyor, kitapçıklar hazırlıyorlar. Seyrek de olsa konser veriyorlar. Albümleri gibi konserleri de büyük ilgiyle karşılanıyor. Kardeş Türküler ve Erkan Oğur - İsmail Hakkı Demircioğlu ikilisinin geçen ay beş bin kişilik Açıkhava Tiyatrosu’nda verdikleri iki ayrı konser beklenmedik şekilde yoğun ilgi gördü. Özellikle Kardeş Türküler konserinde izdiham yaşandı, yüzlerce müziksever içeri giremeyip konseri dışarıda dinledi.

40’ar dakikalık dört bölüm

İşte bu ezgi avcıları, çağdaş kent ozanları yarın akşam sürpriz bir konserde bir araya geliyor. Kardeş Türküler ve Erkan Oğur-İ. Hakkı Demircioğlu ikilisinin yanısıra Birol Topaloğlu, Lazband adlı grubuyla, Ulaş Özdemir-Engin Aslan ikilisi solistleri Özlem Taner’le konsere katılıyor. Dört bölümden oluşan konserde her topluluk yaklaşık 40 dakika sahnede kalacak. İlgi çeken albümlerinden seçtikleri ezgilerin yanısıra repertuarlarına yeni giren çalışmaları da seslendirecekler.

Kardeş Türküler, bir grup Boğaziçi Üniversitesi öğrencisince yaklaşık 12 yıl önce kuruldu. Amaçları yüzyıllarca aynı toprakları paylaşan çeşitli etnik toplulukların kardeşçe yaşadıklarını, türkülerini söylediklerini hatırlatmak. Anadolu coğrafyasındaki tüm kültürlerle ilgileniyor, ezgileri modern bir anlayışla ana dillerinde seslendiriyorlar. Bu nedenle de zaman zaman sorunlarla karşılaştıkları oluyor. Lazca, Azerice, Çerkezce hatta Ermenice ezgiler söylediklerinde sorun çıkmadı. Fakat son CD’leri ’Doğu’da bir türküyü Kürtçe okuyup buna klip çekince otosansür duvarına çarptılar. Klip hiçbir müzik kanalında yayımlanmadı. İşin ilginç yanı, aynı türkü sayesinde Dışişleri Bakanı İsmail Cem’in dikkatini çektiler. CD’leri İsveç Dışişleri Bakanı’na hediye edildi. İfade özgürlüğünün kanıtı olarak...

Bugünlerde Yılmaz Erdoğan’ın filmine müzik hazırlamak için stüdyoya kapanan grup yarın akşamki konsere yine 17 kişilik geniş kadrosuyla çıkacak. Burçak Tarlası, Demme Demme, Kerwane, Dile Yaman, Bir Oda Yaptırdım gibi çeşitli dillerden türküler seslendirecek. Akşamın sürprizi repertuarlarına yeni giren bir çingene ezgisi olacak.

Perdesiz gitarıyla tanıdığımız Erkan Oğur bir süredir cazın, doğaçlamaların yanısıra türkülerle haşır neşir. Çağın ritmine uydurup bir solukta söylerken solduruverdiğimiz ezgileri, hak ettikleri zamanı ayırarak, duygu ve ritm zenginliklerini vurgulayarak yorumlamayı deniyor. İsmail Hakkı Demircioğlu’yla kaydettiği ve Halk Müziği çevrelerinde ilgiyle karşılanan 'Gülün Kokusu Vardı' ve 'Anadolu Beşik' albümleri bu anlayışın ürünleri. İkili geçen ay Açıkhava’da aynı yaklaşımın binlerce kişinin dinlediği bir konserde de korunabileceğini kanıtladı. Son derece dingin ama duygu açısından bir o kadar zengin bu konserde dinleyicileriyle kurdukları iletişim Açıkhava Tiyatrosu tarihine yazılabilecek kadar ilginçti. İkili yarın akşamki konserde çok istek alan Ahçik, Ey Zahid Şaraba Eyle İhtiram, Oy Benim Sevdiceğim, Zeynep gibi türkülerin yanısıra Pir Sultan ve Aşık Veysel’den deyişler seslendirecek. Erkan Oğur kopuz, telli baba ve perdesiz gitar, İ. Hakkı Demircioğlu ise divan sazı çalacak.

Gürcistan’dan Lazband

Karadenizi karış karış gezip derlemeler yapan, bunları CD’lerinde yayımlayan Birol Topaloğlu yarın akşamki konsere Gürcistan’ın hemen sınırımızdaki Sarp köyünden gelen bir grup solistle çıkacak. Laz Megrel Kadınlar Korosu ile 'Heyyamo'yu ilk kez seslendirecek. Bunun yanısıra Asiye, Dido Nana, Nani Nani, Koçari gibi türküleri kimi zaman koro eşliğinde, kimi zaman solo okuyacak.

Yarın akşamki konserin açılışını ise adlarını yeni duyurmaya başlayan üç genç müzikçi yapıyor: Ulaş Özdemir, Engin Arslan ve Özlem Taner. Üçlü, barak havalarından ve deyişlerden oluşan repertuarlarından Kılınçoğlu, Barak, Üç Telli Turna ve Mademki Ben Bir İnsanım adlı ezgileri seslendirecek.

Uzun lafın kısası, kaydı CD'ye dönüştürülebilecek bir konser programı. Türkülerle aranız iyiyse, yaşadığınız coğrafyanın ses zenginliğini keşfetmek istiyorsanız bu konseri kaçırmayın.