Yatan bir kadınla bir tekne arasında fark yok
Güncelleme Tarihi:
Cahit AKYOL
Oluşturulma Tarihi: Ekim 18, 2003 01:58
Dünyanın en önemli sürat tekneleri yarışı Class One'ın resmi fotoğrafçısı Buğrahan Şirvancı, 2002'de çektiği fotoğraflarla 2 ayrı dalda dünya birinciliği dahil, toplam 8 ödül kazandı.
Süratleri saatte 200 kilometreyi bulan, dünyanın en hızlı ve güçlü teknelerinin yarıştığı Class One'ın dört resmi fotoğrafçısından biri Türk. Dergi ve reklam fotoğraflarıyla tanınan Buğrahan Şirvancı yarışları helikopterle izliyor. Çektiği fotoğraflar dünyanın önde gelen dergilerinde, gazetelerinde yayımlanıyor. Afiş, poster oluyor. Geçen yıl yarışlar kapsamında düzenlenen fotoğraf yarışmasında Şirvancı iki ayrı kategorilerde iki dünya birinciliği dahil toplam 8 ödül kazandı.
34 yaşındaki Şirvancı, Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Akademisi Fotoğraf Bölümü mezunu. Fotoğrafçılığın farklı alanlarında çalışıyor. Mekan, yemek, fabrika, sanayi ürünleri, insan gibi konular onun objektifinin uzmanlık sınırları içinde:
‘‘Çektiğim konunun ne olduğu benim için önemli değil. Patlıcan da olabilir, bir kadın da. Önemli olan fotoğrafın formu. Yatan bir kadınla bir tekne arasında bana göre fark yok. Sonuçta ikisi de yatay bir silindir. O anı belgelemek ve bakanın orada ne görmek istediğini bilmek lazım. Kadının istek, yemeğin iştah, sürat fotoğraflarının ise hız ve heyecan yansıtması lazım. Bunu belgelemek gerek. Ben yurtdışına da fotoğraf işleri yapıyorum. İstanbul'da bir arkadaşım Class 1 yarışları için fotoğrafçı aranıyor, dedi. Hiç düşünmeden başvurdum. Hiç yarış çektin mi, diye sordular. Çekmedim ama en iyisi çekerim, diye cevap verdim. Fotoğraflarımı gösterdim, işe alındım.’’
Şirvancı'ya göre, yemek fotoğrafı çekmek ile sürat fotoğrafı çekmek arasındaki tek fark ışık. ‘‘Birinde ışığı kontrol edebiliyorsun diğerinde doğru ışığın gelmesini beklemek lazım. İyi fotoğraf saniye içinde gelip, gidiyor. Tekrarı yok...’’
Zor koşullarda çalışmasına karşın, istenilen sonucu mutlaka almak zorunda olduğunu, vasat fotoğraf çekme lüksüne sahip bulunmadığını söylüyor:
‘‘Class 1 sekiz ayaktan oluşuyor, her yarış bir saat. Her yarışta kapısız helikopterden sarkıp 600-700 fotoğraf çekiyorum. Objektifin karşısında korkunç bir rüzgar var. Makineyi sarsıyor. Bir yandan yarışı takip ederken fotoğrafta o anı nasıl hissettiririm diye düşünüyorum’.
8 ÖDÜL BİRDEN
Şirvancı geçen yıl çektiği fotoğraflarla Class One'ın organizatörü UIM'in (Union International Motonautique) fotoğraf yarışmasına katıldı. Yarış atmosferi ve deniz çekimleri için iki ayrı kategoride düzenlenen yarışmaya toplam sekiz fotoğraf gönderdi. Tüm amatör ve basın fotoğrafçılarına açık olan yarışmada Şirvancı'nın Açık Deniz kategorisindeki dört fotoğrafından biri dünya birincisi seçildi. Diğer üçü 4, 5 ve 8. oldu. ‘Yarış Atmosferi’ kategorisinde yine dünya birinciliğini alırken bu dalda 4, 6 ve 12. oldu.
Buğrahan Şirvancı, bir yandan da Naviga adlı yat ve tekne dergisinin fotoğrafçılığını yürütüyor.
34 yaşındaki Şirvancı, Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Akademisi Fotoğraf Bölümü mezunu. Fotoğrafçılığın farklı alanlarında çalışıyor. Mekan, yemek, fabrika, sanayi ürünleri, insan gibi konular onun objektifinin uzmanlık sınırları içinde:
‘‘Çektiğim konunun ne olduğu benim için önemli değil. Patlıcan da olabilir, bir kadın da. Önemli olan fotoğrafın formu. Yatan bir kadınla bir tekne arasında bana göre fark yok. Sonuçta ikisi de yatay bir silindir. O anı belgelemek ve bakanın orada ne görmek istediğini bilmek lazım. Kadının istek, yemeğin iştah, sürat fotoğraflarının ise hız ve heyecan yansıtması lazım. Bunu belgelemek gerek. Ben yurtdışına da fotoğraf işleri yapıyorum. İstanbul'da bir arkadaşım Class 1 yarışları için fotoğrafçı aranıyor, dedi. Hiç düşünmeden başvurdum. Hiç yarış çektin mi, diye sordular. Çekmedim ama en iyisi çekerim, diye cevap verdim. Fotoğraflarımı gösterdim, işe alındım.’’
Şirvancı'ya göre, yemek fotoğrafı çekmek ile sürat fotoğrafı çekmek arasındaki tek fark ışık. ‘‘Birinde ışığı kontrol edebiliyorsun diğerinde doğru ışığın gelmesini beklemek lazım. İyi fotoğraf saniye içinde gelip, gidiyor. Tekrarı yok...’’
Zor koşullarda çalışmasına karşın, istenilen sonucu mutlaka almak zorunda olduğunu, vasat fotoğraf çekme lüksüne sahip bulunmadığını söylüyor:
‘‘Class 1 sekiz ayaktan oluşuyor, her yarış bir saat. Her yarışta kapısız helikopterden sarkıp 600-700 fotoğraf çekiyorum. Objektifin karşısında korkunç bir rüzgar var. Makineyi sarsıyor. Bir yandan yarışı takip ederken fotoğrafta o anı nasıl hissettiririm diye düşünüyorum’.
8 ÖDÜL BİRDEN
Şirvancı geçen yıl çektiği fotoğraflarla Class One'ın organizatörü UIM'in (Union International Motonautique) fotoğraf yarışmasına katıldı. Yarış atmosferi ve deniz çekimleri için iki ayrı kategoride düzenlenen yarışmaya toplam sekiz fotoğraf gönderdi. Tüm amatör ve basın fotoğrafçılarına açık olan yarışmada Şirvancı'nın Açık Deniz kategorisindeki dört fotoğrafından biri dünya birincisi seçildi. Diğer üçü 4, 5 ve 8. oldu. ‘Yarış Atmosferi’ kategorisinde yine dünya birinciliğini alırken bu dalda 4, 6 ve 12. oldu.
Buğrahan Şirvancı, bir yandan da Naviga adlı yat ve tekne dergisinin fotoğrafçılığını yürütüyor.