Yaşlılıkta cinsellik sürüyor mu?

Uzmanların, ileri yaşlarda da cinsel yaşamın gençlik dönemindeki kadar aktif yaşanıp yaşanamayacağına ilişkin verdiği yanıt, "tıpta hiçbir şeye imkansız diye bakılmadığı". Yaşlılıkta cinselliği araştıran Milliyet Gazetesi'nden Metin Uyar, "Yogi Kazım olarak tanınan Kazım Gürbüz'ün "Cinsel gücüm 30’umda neyse, 95’imde de öyle" diyerek başlattığı tartışma üzerine uzmanlara yönelttiği soruya ilginç yanıtlar almış.

Uzmanların anlattığına göre, hayata veda edene kadar cinsel yaşam keyifle sürdürülebilir, can çıkana kadar cinsellik bitmezmiş. Ancak yaşlılık cinselliği etkilemiyor değil. Uzmanlar keyifli bir cinsellik için bugünden nasıl yatırımlar yapılması gerektiğine ilişkin de tüyolar veriyor.

"Yaşlılıkta cinsellik sağlığa faydalı”

İ.Ü. Tıp Fakültesi Yaşlılık Psikiyatrisi Birimi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Işın Baral Kulaksızoğlu, "Cinsellik biyolojik, sosyal ve psikolojik bileşenlerden oluşuyor. Yaşlanmak üç bileşeni de etkiliyor. Örneğin, menopozdan sonra kadınların östrojenleri azalıyor. Bu da vajina bölgesinde kuruluk, cinsel ilişki sırasında yanma, acıma gibi onları cinsellikten soğutan sorunlara yol açabiliyor. Erkeklerde ise ileri yaşlarda testosteron azalması hem enerji hissini hem de cinsel istek ve arzuyu azaltıyor" diyor.

“Tutkulu bir öpüşme mutluluk verir”

Prof. Dr. Kulaksızoğlu'na göre, çocukların evden ayrılması, partneri veya arkadaşları kaybetme ve sosyal hayattan kopma gibi sorunlar depresyona ve cinsellikten soğumaya yol açabiliyor. Sosyal açıdan ise toplumda yaşlı cinselliğine karşı çok baskılayıcı bir tutum var. Kulaksızoğlu, “Babamız 72 yaşında ama evlenmek istiyor. Deli midir, nedir, bu saatten sonra niye evlenecek?” diye babalarını getiren kişiler olduğunu ifade ediyor.

Prof. Dr. Kulaksızoğlu'na göre, sosyal, psikolojik ve biyolojik tüm değişmelere rağmen kişiler eğer kendilerini sağlıklı ve istekli hissediyorlarsa yaşlılık döneminde de aktif cinsel yaşamları olması son derece normal. 65-80 yaşları arasında gayet zevkli cinsel hayatları olan insanlar var. Üretken, hayatın içinde, sağlıklı, ruhu genç insanlar için yaş cinselliği sınırlandırabilecek bir etken değildir. Hatta yaşlılıkta cinselliğini yaşayan kişiler, yaşamayanlara göre kendilerini çok daha keyifli ve mutlu hissediyor.

Prof. Dr. Kulaksızoğlu, "Yaşlılıkta cinsellik illa da penisin vajinaya girmesi anlamına gelmez. El ele tutuşmak, sarılmak, öpüşmek, birbirini okşamak, birbirine dokunmak da çok hoş cinsel hazlar veren eylemlerdir. Giriş olmasa da sevişme olabilir. Tutkulu bir öpüşme gibi cinsel eylemler sırasında vücudumuz ağrı kesici, mutluluk ve keyif verici özelliği olan maddeler salgılanmasına yol açıyor. Bunlar sağlığı da olumlu etkiliyor" diyor.

Prof. Dr. Kulaksızoğlu, bol bol yürümek, aktif ve üretken olmak, sağlıklı beslenmek, sertleşme sorunu veya orgazm olamama gibi cinsel sorunları önemseyip gençken çözüm aramanın, yaşlılıkta cinsel yaşamın devam etmesini sağladığını belirtiyor.

“Kaliteli cinsel yaşam için sosyal hayattan kopmamalı”

Acıbadem Üniversitesi Psikiyatri Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Cem İncesu ise, "Cinsel yaşlanma biyolojik olarak 20 yaşında başlar yani sandığımızdan çok daha erken. Ama bizim için cinsel yaşlanma 40’lı yaşlarımızdan sonra hissedilir hale geliyor. Daha sorunlu çağlar ise kadınlarda 50’den yani menopozdan, erkeklerde ise 60’tan yani testosteron hormonu azaldıktan sonra başlıyor" diyor.

Prof. Dr. İncesu, "Yine de can çıkmadıkça cinsellik bitmez. 'Yaş 70 iş bitmiş' gibi cümleler günümüz insanı için gerçekçi değil. Evet sıklığı azalabilir, niteliği düşebilir ama ileri yaşta da cinsellik gayet keyifli yaşanabilir. Tabii 95’inde 30’larındaki performansı beklemek mantıksız olur. Çünkü kas, kemik yapısı, beden sağlığı aynı kalmıyor" bilgisini veriyor.

İncesu'ya göre, bir kişi 95 yaşında çok iyi bir seks performansına sahip olabilir ama bunu genellemek tehlikeli. Çünkü 95 yaşındaki herkes 30’undaki gibi cinselliğini yaşamaya kalkarsa ölüme varan sonuçlar ortaya çıkabilir.

İlaçlarla, hormon takviyeleriyle ve tıbbi müdahalelerle cinselliğin yaşanmasına olanak sağlandığını belirten Prof. Dr. İncesu, "Örneğin, ereksiyon sorununa haplarla çözüm bulundu" diyor.

İnternet çağında yaşlılıkta cinselliğe yönelik toplumsal baskıların öneminin azaldığını ve partner bulmanın kolaylaştığını ifade eden İncesu, "Bugün yaşlı biri de bilgisayarı alıp uyarıcı herhangi bir video izleyip mastürbasyon yapabilir veya sanal seks ile partner bulabilir" diyor.

Prof. Dr. İncesu, şunları söylüyor: "Yaşlılıkta da cinsel yaşamı olmasını isteyen herkes sağlıklı hayata değer vermeli. Diyabet, obezite, tansiyon ve depresyon gibi hastalıklar ve bu hastalıkların tedavisi için kullanılan ilaçlar cinselliği bitiriyor. Bu nedenle herkes düzenli spor yapmalı, sigara, alkol, uyuşturucu gibi maddelerden uzak yaşamalı."

İncesu ayrıca şu önerilerde bulunuyor: "Yaşlı biri kaliteli bir cinsel yaşam sürdürmek istiyorsa sosyal hayattan kopmamalı. Birlikte tatile çıkmak, gezip eğlenmek, dansa gitmek, güzel bir yemeğe çıkmak ve entelektüel faaliyetleri sürdürmek cinselliğin devam etmesine katkı sağlar."