Röportaj: Dilek DALLIAĞ
Oluşturulma Tarihi: Kasım 25, 2004 00:53
‘Kınalı Kar’ dizisindeki evin küçük kızı, ‘Aliye’de evin beyini baştan çıkaran ama daha ilk bölümlerde ölen bir genç kızı canlandırdı. Burçin Terzioğlu, genç yaşına rağmen bugüne kadar onlarca dizi ve sinema filmi çekti, tiyatroda oynadı. Genç oyuncu, prodüksiyon amiri babası Yılmaz Terzioğlu sayesinde çocuk yaşta adım attığı oyunculuk dünyasını Kelebek’e anlattı.
- 25 yaşında ama Yeşilçam’ın Yeşilçam olduğu zamanları görmüş, o günleri yakalamış bir oyuncusun.
Ben 3-4 yaşlarındaydım o zamanlar. Babam prodüksiyon amiri Yılmaz Terzioğlu, beni elimden tutup Yeşilçam setlerine götürürdü. Babam emekli oldu şimdi. Ama ağabeyim Bülent Terzioğlu görüntü yönetmeni oldu. Şu an Cennet Mahallesi dizisini çekiyor. Ablam reklam ve klipler çekiyor, adı Buket Terzioğlu. Ve dayım Ali Çağlar da Kemal Başbuğ’la birlikte klip çekiyor. Amcam ise Devekuşu Kabare’den Nezih Tuncay. Yani böyle bir sülalenin içinde olup da başka bir iş yapmam olanaksızdı.
- 4 yaşındayken, ilk kez nasıl sete gittiğini hatırlıyor musun?
Evet, çok komiktir hatta! Birkaç gün öncesinden televizyona çıkacağımı söyledi babam bana. Sabah kalktım, annem beni süsledi, püsledi. Ve ben gittim, televizyonun karşısına oturdum. Babam, ‘Haydi kızım kalk gidiyoruz’ diyor. Bense, ‘Niye kalkayım baba? Televizyona çıkacağız’ diyorum. Çocuk kafasıyla televizyondan merdiven çıkacak, ben televizyonun içine gireceğim, oynayacağım ve tekrar evin içine gireceğim diye düşünüyorum. İlk kez Zeki Alasya - Metin Akpınar’ın ‘Patron Duymasın’ filmine gittim ve bir kapıdan girdim öteki kapıdan çıktım. Okuma yazma bilmiyordum, bana ezber yaptırıyorlardı.
- Peki ilk tanındığın ve senin için ilk önemli projen hangisi oldu?
Mahallenin Muhtarları dizisi benim için çok önemlidir. Hani bir ‘garson boy’ durumu vardır ya, ne çocuk ne genç kızsındır. Bana da lise yıllarında pek proje çıkmamıştı. Genç kız için küçük, çocuk için büyümüştüm. Mahallenin Muhtarları’na ilk lise formamla başladım, 5 yılın sonunda bir çocuk sahibi anne olarak bitirdim diziyi.
ÜZERİME BİR OFELYA DURUMU YAPIŞTI
-
Aliye’de intihar ettin ve diziye devam edemedin.
Aliye’ye kocasıyla birlikte olduğumu, hamile olduğumu söyledikten sonra, o gece talihsiz bir şekilde intiharla, cinayet karışımı öldürüldüm. Kilit bir roldü ve evliliğin bitmesi, ailenin dağılması, kadının kaçıp İstanbul’a gelmesinin sebebi bendim. Burada biraz kötü bir kadın karakteriydi ama yeteri kadar intikamlı, hırslı ve kötü bir kadın karakteri değildi.
- Kötü bir karakter mi canlandırmak istiyorsun?
Aslında ben çok kötü bir kadın karakteri oynamak istiyorum ama beni görünce kimse kötü rol vermiyor. Bir Ofelya durumu yapıştı üzerime, gitmiyor. Oysa ben Macbeth, kötü kadın oynamak istiyorum. Keşke verseler de oynasam ve bir ohh desem. Görüşmelere fettan bakışımla gidiyorum, birgün gelecek teklif, biliyorum.
-
Melekler Adası’nda da iyi bir karaktersin sanırım.
Dizide mafyamsı bir kadın var, Azade onun İsviçre’de okumuş kızı. Annesinin adamlarından birine aşık olan bir karakter.
- Kınalı Kar’da 92 bölümdür oynuyorsun.
Evet öyle bir aile olduk ve öyle bağlandık ki birbirimize anlatamam. Son iki haftaya giriyoruz ve dizi artık bitiyor. Çok üzülüyoruz, çünkü hem çok başarılı bir diziye imza attık, hem de iyi dostluklar kurduk. Kimse inanamıyordu bu kadar iyi anlaşacağımıza ve hırslı davranmayacağımıza. Çoğumuz kızdık ve birbirimize hep destek olduk. Bu Osman (Yağmurdereli) ağabeyin, yönetmen Taner Akvardar’ın ve tüm ekibin başarısı. Zor gelecek hepimize ama bir taraftan da normal yaşantılarımıza geri döneceğiz aslında.
Yeniden sinemada oynamak istiyorum- Birçok sinema filminde de rol aldın.
Evet 1984’de başlayıp, yaklaşık 20 yıla yakın sinema filmlerinde rol aldım. Aralarında Şener Şen’le Çıplak Vatandaş, Hülya Avşar’la Fazilet, Türkan Şoray’la Menekşe Koyu, Kadir İnanır’la Menekşeler Mavidir ve birçok sanatçıyla yaklaşık 12 sinema filmim, 15 dizim, en son Genç Uygurlar’la ‘Tele Köle’ olmak üzere 3 tiyatro oyunum, iki reklam filmim, 4 tane de klibim var. Ama şu anda bir sinema filminde açıkçası rol almayı çok istiyorum.
Kınalı Kar’daki hayranlarım liselilerBir sevgililim vardı ama Kınalı Kar’ın Bursa’da çekilmesi ilişkimi bitirdi. Bizim piyasada özellikle aynı işi yapıp da ilişkilerini sürdürenlere gıptayla bakıyorum.
Benim sevgilim bu işi yapmıyordu ama bizi bitiren Kınalı Kar’ı Bursa’da çekmemiz ve sürekli orada olmamızdı. 2,5 yıl dayanabildik ikimiz de. Ama ne diyeyim hayırlısı olsun!
Kınalı Kar’da ben de Bey’in yani Engin Şenkal’ın küçük kızı olarak lisede okuyan biriyim ya, benim hayranlarım da liselilerdi işte! Setin karşısında okuldan kaçmış üniformalı gençler ‘Pınar’ diye tezahürat yapıyorlardı bana...
Oysa ben 25 yaşındayım, onlar 16! Ben küçük gösteriyorum diye beni o yaşta sanıyorlardı. Bodur tavuk, her zaman piliç durumu. Hatta ‘Yengen oluyor, göz koyma’ diye birbirleriyle kavga bile ediyorlardı.
İnsanlar rollere kendilerini kaptırıyorlar. ’Sırılsıklam’ diye bir dizi çekiyorduk ve ben orada kör bir kızı oynadım. Yolda normal hayatta yürüyorum, kadınlar gelip gözlerime ellerini işaret yapıp, görüp görmediğimi kontrol ediyorlardı.