Güncelleme Tarihi:
* Metin Akpınar ve Zeki Alasya’nın yıllar önce sahnelediği “Yasaklar”ın günümüz yasaklarını da kapsayan hali diyebilir miyiz “Yeni Yasaklar” oyunu için?
Kandemir Konduk: Evet... “Yasaklar”ı yıllar önce o dönemin yasaklarıyla ilgili yazmıştım. Yıllar sonra yeni yasaklarla tanışınca, tekrar oturdum, “Yeni Yasaklar”ı yazdım. Günümüzdeki yasakları mizahi bir dille anlatan, güldürerek eleştiren güncel bir oyun çıktı ortaya.
* Yasaksız bir dünya olabilir mi sizce?
Kandemir Konduk: Elbette olamaz. Nasıl ki özgürlükler sınırsız değilse, bu da mümkün değil. Ama bazı yasaklar da çağdaş yaşamın içinde çok tuhaf kaçıyor, trajikomik durumlara neden oluyor. Biz de işin komik tarafını anlatıyoruz. Yasaklar üzerinde sorgulama yapıyoruz. Çözüm bulmaya çalışmıyoruz, “Bu yasaklar neden oluyor?”u anlatmaya çalışıyoruz.
Kayra Şenocak: Yaşam özgürlüğünü kısıtlayan yasakları anlatıyor oyun.
* Kadro nasıl belirlendi? Oyunun yönetmeni olarak siz mi seçtiniz oyuncuları Kayra Bey?
Kayra Şenocak: Hayır, ben oyuna dahil olduğumda Kandemir Konduk ve yapımcımız Ali Bülent Saraç kadroyu belirlemişti. 40’ıncı sanat yılında dayımın (Kandemir Konduk) yanında olmak istediğimi söylediğim için buradayım. İyi ki de buradayım.
ANLATTIKLARIMIZ BAZILARININ PEK FAZLA İŞİNE GELMİYOR
* Oyunu birkaç kez sahnelediniz. Nasıl izleyicinin tepkisi?
Kandemir Konduk: Ben ilk sahnelendiği gün seyirciyle birlikte izledim. İnsanlar ayakta alkışladı. Çok çok büyük bir tezahürat yapıldı. Ondan sonrasını da Kayra yaşadı.
Kayra Şanocak: İçinde politik göndermeleri olan bir oyun bu. Dolayısıyla bazılarının pek fazla işine gelmiyor ama bazıları da çok destekliyor. Yani hoşlanmayanlar kadar çok sevenler de var. Manisa, İzmir ve İzmit’te de oynadık. Şimdiye kadar olumsuz bir tepkiyle karşılaşmadık. Özellikle İzmir ve Manisa’da çok alkış, çok tebrik aldık. Turne kapsamında 22 Aralık’ta (bugün) Ankara Ankamall sahnesinde, 26 Aralık’ta da Profilo Kültür Merkezi’nde oynayacağız. Ocak ayında da turnemiz devam edecek.
Kandemir Konduk: Bu arada Kayra’nın “oyundan hoşlanmayan kitle” dediği, yasakların kalkmamasını isteyen gruptur. “Yasaklar olmasın” diyen bir oyundan hoşlanmadığına göre ileriye yönelik şeylere karşı çıkan tutucu, gerici bir insandır.
* Peki, oyunda eleştirdiğiniz yasaklardan örnek verebilir misiniz?
Kandemir Konduk: Mesela medya yasağını oyunda Taş Devri’nde işliyoruz. Taş Devri’nde bir taşa yazı yazmaya çalışan insanların uyguladığı otosansürü, o korkuyu anlatan bir skecimiz var. Bugünle bağdaşıyor. Bir de sigara yasağı skeci var. Kapalı yerde sigara içme yasağı güncel bir konu, fakat skeçte aklınıza gelebilecek birçok konuda yasaklanması gereken ama serbest olan şeyler var. Üçkağıtçılık, dalaverecilik, adam kayırma, rüşvet, hortumlama gibi konulara da değinen bir skeç bu.
Kayra Şenocak: Esas yasaklanması gereken şeyleri göz ardı edip, dizilere, fikirlere, hürriyete yasak getiriyorsunuz, bunlara yöneliyorsunuz diyen bir oyun “Yeni Yasaklar”. Ben aslında oyunumuza “hafif tatlı bir taşlama” demeyi uygun buluyorum.
* “Yeni Yasaklar” kaç skeçten oluşuyor?
Kayra Şenocak: Sekiz tane skecimiz var. Hepsi farklı konularda ama tema aynı. Ben dördünde oynuyorum.
SON DÖNEMDE KARŞILAŞTIĞIM YAPIMCILAR BENİ ÇOK ÜZDÜ
* Kayra Bey, herkes sizi oyuncu olarak biliyor. Ama uzun süredir kendi tiyatronuz İstanbul Komedi Oyuncuları’nda yazarlık ve yönetmenlik de yapıyorsunuz...
Kayra Şenocak: Kendi tiyatromda dört tane oyun yönettim daha önce. “Yeni Yasaklar” beşinci oldu. Şu anda sahnelenen “Aşka Olan Meyilim Senin Yüzünden” adlı oyunu da hem yazdım hem de yönetmenliğini üstlendim.
* Televizyondan epey ayrı kaldınız bu süreçte...
Kayra Şenocak: Kendi tiyatromu kurduğumda bilinçli olarak bir yıl ayrı kaldım. Aslında televizyona bir şeyler yapmak istiyorum ama tiyatroyu da ömrüm vefa ettikçe sürdürmek istiyorum. Tiyatro beni daha mutlu ediyor. Elbette maddi getirisi daha düşük ama çok daha huzurlu çalışıyorsunuz. Diziler sadece maddi anlamda tatmin sağlıyor.
Kandemir Bey, siz de çok beğenilen dizilerinin senaristliğini yaptınız ama uzun zamandır dizi sektöründe adınızı duyamıyoruz. Bunun özel bir nedeni var mı?
Kandemir Konduk: Önceleri bilinçli olarak uzak durdum televizyon işlerinden. Sonra “Artık yapmıyor” şeklinde algılandı bu durum. Benim tekrar bu işlere girmem için güvenilir bir yapımcıyla çalışmam gerekiyor. Ama son dönemde karşılaştıklarım, beni çok üzdü. O sıkıntıları ve gerginlikleri artık yaşamak istemiyorum. Huzur içinde çalışmak, mutlu olmak istiyorum. İnandığım birileri karşıma çıkarsa yeniden yaparım tabii, yapmam demiyorum. Ama tiyatro beni çok tatmin ediyor. Kitaplarım da çıkıyor peş peşe, onlar da beni mutlu ediyor. Bu yazın başında “Sahilde Buluşalım” adlı kitabım çıktı mesela, çok sevildi. Hatta yönetmen Yüksel Aksu bu kitabın filmini yapmak istiyor.
HER ŞEYE EYVALLAH DEMEK YAKIŞMAZ BİZE
* “Yeni Yasaklar”ı izleyenler, bu oyundan ne alacaklar?
Kandemir Konduk: Biz bu oyunla belli bir kitlenin sözcülüğüne soyunduk aslında. Günümüzde insanların insanca yaşamalarını engelleyen birtakım baskılar var. Özellikle de kadınlar üzerinde. Oyunda işlediğimiz her türlü yasak, toplumun aydın insanlarının son derece üzüldüğü konular... Birilerinin bir şeyler söylemesi lazım. Her şeye eyvallah demek yakışmıyor bizim çağdaş insanımıza. 2000’li yılların insanlarının sinmiş ve pasif olmasını kabul edemiyorum ben. Belki de bizim kuşak böyle olmadığındandır. 68 kuşağı, her şeye isyan eden bir kuşaktı. Böyle düşündüğüm için bu oyunu yazdım. Sustururlarsa, bu onların ayıbıdır, bizim değil. Sözlerimi oyundaki bir şarkı sözüyle bitirmek istiyorum; “Bir tek yasak olmalı, yasaklarla yaşamak yasaklanmalı.”
TİYATRODA 60 YIL
Tiyatronun en yaşlı oyuncusu İlhan Daner de sorularımızı yanıtladı.
* Siz oyunda nasıl bir rol üstleniyorsunuz İlhan Bey?
İlhan Daner: Ben oyunun başında, oyunu takdim ediyorum. Ondan sonra da lunapark skecinde, torununu lunaparkta kaybetmiş emekli bir ihtiyarı oynuyorum.
Günümüzde, sizi en çok rahatsız eden yasaklar hangileri?
İlhan Daner: Esasında bütün yasaklar benim canımı sıkıyor. Bu oyunda da insanların canını sıkan bütün yasaklara değiniyoruz.
* Kaç yıl oldu tiyatroya başlayalı?
İlhan Daner: Tiyatroda 60’ıncı yılım. Ömrümün sonuna kadar sahnede olmak istiyorum. Eğer sahneye çıkmazsam ölürüm zaten. Bütün sanatçıların arzusu sahnede ölmektir. Bir gün nasılsa olacak. Ölüm gelecekse sahnede gelsin.