Yarışmadan doğan Pervane

Pervane nasıl kuruldu, öncelikle oluşum sürecinden bahseder misiniz?  �

- Olcayto Ahmet Tuğsuz: Deniz ve ben yıllardır KASDAV liseler arası müzik yarışmasında jüri üyeliği yapıyoruz, yani tanışıklığımız çok eskilere dayanıyor. Bir gün onu aradım, “Biz bir grup kursak ya” dedim, “Tamam abi yaparız” diye karşılık verdi. Eda ve Burak’a gelince; onlar bizim jüri üyeliği yaptığınız yarışmanın finalistlerindi. Konuştuk, anlattık, proje onların da hoşuna gitti. Kafaca da gayet iyi anlaştığımız için bir araya gelip Pervane’yi kurduk.

- Deniz Tuzcuoğlu: Liseler arası müzik yarışmasında, özellikle ruh olarak doğru çalan insanları seçmeye özen gösteriyorduk. Burak da çok etkilendiğimiz bir davulcuydu. Onun için jüri içinde epey mücadele ettik. Eda da aynı şekilde... Olcayto abi projesinden bahsedince aklıma onlar geldi.

Ruh olarak doğru çalmak ne demek?    �

- Olcayto Ahmet Tuğsuz: Dünyanın en hızlı parmaklarına sahip olabilirsiniz ama duyguyu veremiyorsanız bu durum hemen hissedilir. Onu demek istedi Deniz...

Grubun adına gelelim o halde... Neden Pervane?

- Olcayto Ahmet Tuğsuz: Öncelikle akılda kalıcı bir isim... Bir de ben Mevlana’yı çok seviyorum. Onun bir şiirinden çıktı bu isim aslında...

Geçen sene mi kuruldu Pervane?

- Olcayto Ahmet Tuğsuz: Geçen senenin sonunda. Provalara 2012 sonunda başladık yani...

Müzik tarzınız rock, değil mi?

- Olcayto Ahmet Tuğsuz: Evet, rock... Hem 60’ların sevilen şarkılarını Deniz’in düzenlemeleriyle, o zaman olduğundan daha rock biçimde yorumluyoruz hem de benim yeni bestelerimi okuyoruz...

Neden repertuvarda eski ile yeniyi harmanlama gereği duydunuz?

- Çok yeni bir grubuz, o yüzden insanların bildiği parçalar olsun repertuvarda istedik.

PERVANE’NİN NEYZEN ROCK’ÇISI

Biraz da Eda ve Burak’a dönmek istiyorum. Grubun en genç isimlerisiniz. Siz müzik çalışmalarına nasıl başladınız?

- Eda Kulakaç: Ben çok küçük yaştan beri müzikle ilgileniyorum aslında... Klasik gitarla başlamıştım, yaklaşık sekiz yıldır o tarz çalıyordum. Yarışmaya Burak’la birlikte katıldım, aynı gruptaydık. Grupta bas gitarist olmadığı için de o işi ben devraldım, böylece bas gitara dönüş yaptım. Aynı zamanda Türk müziği konservatuvarında okuyorum, orada da ney çalıyorum.

- Burak Tozkoparan: Ben 4,5 yıldır davul çalıyorum, direkt davulla başladım müzik çalışmalarıma... Her sene KASDAV’a katılıyorduk. Tam liseden mezun olacağım yıl birincilik ödülünü layık gördüler bana, sağ olsunlar onlar sayesinde özel okulda burslu okuyorum. Sinema televizyon eğitimi alıyorum. Gruba katılma öyküsü derseniz; Deniz abiyle çok yakındık, sürekli telefonla görüşüyorduk. Onun sayesinde de Pervane’ye katıldık.

- Olcayto Ahmet Tuğsuz: Burak ve da gerçekten işlerini çok ciddiye alıyorlar. Çok memnunuz hayatımızdan.

Grup çalışmaları zor değil midir? Fikir ayrılıkları, ego çatışmaları olmaz mı?

- Olcayto Ahmet Tuğsuz: Yok, henüz hiç öyle bir şey yaşamadık.

- Deniz Tuzcuoğlu: Her şeyden önce herkesin ayrı bir işi var. Mesela benim başka bir grubum daha var ama bu proje heyecan verici geldi, dahil oldum. Zaten yıllardır bir grupta gitar çalmak istiyordum.

- Olcayto Ahmet Tuğsuz: Herkes uyumlu, herkes gayet düzgün çalışıyor. Hiçbir zorlukla karşılaşmadık.

- Deniz Tuzcuoğlu: İşin keyif kısmı kesinlikle zorluklarına ağır basıyor.

BEN ŞİMDİ GRAMMY PEŞİNDEYİM

Deniz Bey, herkesin bu gruptan başka işleri de olduğunu söyledi. Neler yapıyorsunuz Pervane’den arta kalan zamanlarda? Ya da nelerden zaman çalıp “Pervane” oluyorsunuz?

- Olcayto Ahmet Tuğsuz: Müzik benim her şeyim. Ama benim mezun olduğum yıllarda Türkiye’de müzikten büyük paralar kazanmak mümkün değildi. O yüzden değişik işler yaptım. Yurtdışında besteler satmaya başladım, bir süre sonra ismim duyuldu ve Rusya’dan, İtalya’dan talepler geldi. Vaktimin çoğunu geçen sene yurtdışında beste kayıtları yaparak geçirdim. Ama Deniz’in aksine şu an tek işim Pervane benim..
.
Türkiye’de hangi şarkıcılara beste verdiniz?

- Olcayto Ahmet Tuğsuz: Seyyal Taner, Ajda Pekkan, Nükhet Duru falan, hepsine beste verdim. Ama çok seçiciyim. Biri benden beste isterse işime karışmayacak, “Al bu besteyi sana verdim, bunu söyle” dediğimde itiraz etmeyecek. Bana güvenecek, çünkü ben o kişi için en doğrusunu seçerim zaten. Şu anda Grammy peşindeyim... Bir de Pervane ile Grammy ödüllerine çıkarsak... Bir şarkımız var düzenlemesini Deniz’in yaptığı, herkes “Bunu yurt dışına götürmelisiniz, bu şarkı dünyada bir numara olur” diyor.

Türkiye’deki yeni nesil bestecileri nasıl buluyorsunuz?

- Olcayto Ahmet Tuğsuz: Bence herkes para kazanmak peşinde... O yüzden de “ay ne güzel beste” dediğimiz eser çok nadir çıkıyor.

- Deniz Tuzcuoğlu: Bir moda var şimdi; herkes Soner Sarıkabadayı ve Serdar Ortaç’tan beste alıyor. Ama ben onları beste olarak görmüyorum. Mor ve Ötesi’nin yıllar önceki şarkısı çalınca herkes hatırlıyor ama onları hatırlamıyorlar çünkü...

- Olcayto: Bir işi ya tam yapacaksın ya da hiç yapmayacaksın... Ne ben ne de bu gruptaki diğer arkadaşlar laf olsun diye müzik yapıyor. Hepimizin vakti çok kıymetli. Hobi gözüyle bakmıyoruz olaya...

ALBÜMÜ EYLÜLDEN ÖNCE ÇIKARACAĞIZ

Albüm yok ama henüz, değil mi?

- Olcayto Ahmet Tuğsuz: Yok... Çünkü önce biraz kendimizi denedik, biraz seyircinin tepkisini ölçtük. Son üç konserde 5’er bin kişiye çalınca anladık ki artık albüm aşamasına gelmişiz. Yavaş yavaş kayıtlara başladık.

Ne zaman çıkarmayı düşünüyorsunuz?

- Deniz Tuzcuoğlu: Eylülden önce yapmaya çalışacağız.

Albüm tamamen Olcayto Ahmet Tuğsuz bestelerinden mi oluşacak?

- Olcayto Ahmet Tuğsuz: Öyle olacak.

Şu an nerelerde çalıyorsunuz?

- Olcayto Ahmet Tuğsuz: İstanbul Jazz Center’da sahne aldık, sonra Sahne Beşiktaş’ta çıktık bir ay boyunca... Şimdi Anadolu yakası yolcusuyuz, Monk’ta çalmaya başlıyoruz.