Güncelleme Tarihi:
Selçuk Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Emin Maden, yaptığı açıklamada, kış aylarında soğuk hava nedeni ile sobalarda ve kaloriferlerde kullanılan kalitesiz kömür ve egzoz dumanına bağlı oluşan kirli havanın ciddi solunum sıkıntılarına neden olduğunu belirtti.
Özellikle soğuk hava nedeni ile burunda solunan havanın ısıtılması amacıyla, kılcal damarlarda kan akımının yoğunlaştığını ve buna bağlı burun tıkanıklığı ortaya çıktığını dile getiren Maden, “İnsanlar, havanın soğuk olması nedeniyle, ağzını burnunu kapatıp dışarı çıkıyorlar ve çoğu kez burunda oluşan tıkanıklık nedeniyle nefesi daha çok ağızdan almaya başlıyor. Ağızdan alınan nefes, kirli havanın akciğerlere kadar ilerlemesine, boğazda tahriş yapmasına ve öksürük, nefes darlığı gibi şikayetlerin artmasına neden olur” dedi.
Hava kirliliğinin, toplum sağlığı için ciddi bir problem olduğunu söyleyen Maden, “Kirli havaya maruz kalmak, uzun dönemde hem çocuklarda akciğerin gelişimini etkiliyor hem de (kesin verilerle kanıtlanmamakla birlikte) akciğer kanseri gibi hastalıklara da neden oluyor. Özellikle astım hastaları ve kronik bronşiti olan hastalar, mümkün olduğu kadar kirli havalarda dışarı çıkmasınlar” diye konuştu.
Hava kirliliğini, havada sülfürdioksit, ozon, azot oksit, kurşun gibi yabancı partiküllerin yoğunluğunun artması olarak tanımlayan Maden, şunları kaydetti:
“Havadaki kirlilik, birçok solunum yolu hastalıklarının hem kökeninde var, hem de var olan astım, kronik bronşit gibi hava yolu hastalıklarının şiddetlenmesine zemin hazırlamaktadır. Özellikle kış aylarında, kalitesiz kömür yani, enerji seviyesi düşük, kükürt seviyesi yüksek olan kömürlerin yakılması, havadaki kirlilik oranının artmasına neden oluyor. Bu nedenle, özellikle kronik bronşit ve astımı olan hastaların hastaneye başvurusunda belirgin artış oluyor.”
SAĞLIKLI KİŞİLERDE DE NEFES DARLIĞINA NEDEN OLUYOR
Hava kirliliğinin, sağlıklı kişilerde de çeşitli rahatsızlıklara neden olacağını ifade eden Maden, hava kirliliğin yoğun olduğu bölgelerde zorunlu olmadıkça dışarı çıkılmaması uyarısında bulundu.
Maden, özellikle çocukların uzun süre kirli havaya maruz kalması durumunda, kirliliğin, akciğerin gelişimini olumsuz yönde etkilediğini aktararak, şöyle devam etti:
“Kirli hava, sağlıklı kişilerde de solunum fonksiyonlarında belirgin azalmaya, sağlıklı kişilerde dahi nefes darlığına, sinüzit, faranjit gibi üst solunum yolu hastalıklarında artışa neden oluyor. Bunun dışında özellikle çocukların, uzun süre kirli havaya maruz kalması, hem akciğerlerinin gelişimini olumsuz yönde etkiliyor hem de kesin verilerle kanıtlanmamakla birlikte akciğer kanserine neden oluyor.”
NELER YAPILMALI
Özellikle astım ve kronik bronşitli vatandaşların gerekmedikçe dışarıya çıkmamalarını öneren Maden, dışarıya çıkmak zorunda kalınırsa özellikle nefes darlığı sorunu olan hastaların nefeslerini burundan almalarını söyledi.
Kış aylarındaki hava kirliliğinin en önemli sebepleri arasında yer alan kalitesiz kömür yakılmasının yanında, arabaların egzozlarından çıkan dumanın da etkili olduğunu vurgulayan Maden, araç sahiplerinin mutlaka egzoz muayenelerini yaptırması tavsiyesinde bulundu.
İÇ ORTAM HAVA KİRLİLİĞİ DAHA ÇOK TEHLİKELİ
Dış ortam hava kirliliği kadar iç ortam hava kirliliğininde tehlikeli olduğunu anımsatan Maden, iç ortam hava kirliliğinin en önemli sebebinin sigara olduğunu dile getirerek, sigaranın başta akciğer kanseri olmak üzere birçok kanser türüne neden olduğunu, ayrıca kronik bronşit gibi hava yolu hastalıklarının en önemli sebebi olduğunu vurguladı.
Ebeveynlerin, özellikle akciğerleri yeni gelişmekte olan küçük yaştaki çocukların yanında sigara içtiklerinde çocukların dumandan ciddi şekilde etkilediği uyarısında da bulunan Maden, “Anne, baba sigara içtiği zaman çocukların akciğerlerinde ciddi hasar oluşmasına neden oluyor. Dünyada en sık ölüm nedenlerinden birisi akciğer kanseri ve bunun da en önemli sebebi sigara. Vatandaşlarımız, sadece dış havadaki kirliliğinden değil, bunların yanında mutlaka ev içi hava kirliliğine neden olan sigaradan da mutlaka korunması gerekiyor” dedi.