Yağmurdan Kaçarken Carlos’a tutulduk

Güncelleme Tarihi:

Yağmurdan Kaçarken Carlos’a tutulduk
Oluşturulma Tarihi: Nisan 16, 2013 02:00

“Biscolata erkeği” olarak ünlenen ve kısa sürede geniş bir hayran kitlesi edinen Carlos Martin, “Yağmurdan Kaçarken” dizisinde başrolü üstlendi. İlk kez oyunculuk yapan Martin ve rol arkadaşı Ayça Erturan’la diziyi konuştuk.

Haberin Devamı

Ayça Erturan: Carlos yakışıklı teyze oğlu gibi
*Ayça Hanım, Carlos Martin’e hep “Türkiye’de oyuncu olmak nasıl?” diye soruluyor, peki sizin için farklı dilde konuşan biriyle çalışmak nasıl?
- Zor, konsantrasyon yok! (Gülüyor)

*Söz konusu kişi Carlos olduğu için mi?
- Benim için milliyeti ve kökeni fark etmiyor aslında. Oyunculuğu önemli. İngilizce karşılık veriyor, o yüzden çok büyük bir deneyim oluyor. İngilizce duyduğum bir şeye Türkçe cevap veriyorum.

*Nasıl biri peki Carlos Martin?
- Çok iyi, enerjisi çok yüksek, güler yüzlü. Hiçbir sorun yaşamıyoruz. Önceleri açıkçası biraz kaygılanmıştım.

*Neden?
- Dilimizi bilmiyor. Ağız hareketleri tutacak mı, nasıl anlaşacağız, çok fazla yakışıklı olması konsantrasyonumuzu nasıl etkileyecek diye. (Gülüyor)

*Nasıl etkiliyor peki yakışıklı oluşu?
- Etkilemiyor artık. Önce hepimizin nutku tutuldu tabii ama sonra alışıyorsunuz, “Bu da insanmış” diyorsunuz. Benim için teyzemin oğlu gibi şu an. Yakışıklı teyze oğlu... (Gülüyor)

*Onun ne gibi endişeleri olmuş ilk geldiğinde?
- Bu kadar uzun saatler çalışılmasına şaşırdı. Biz de ona “yerli dizi yersiz uzun” durumunu anlattık.

*İlk tanışmanız nasıldı?
- İlk tanıştığımızda ona İspanyolca “Merhaba, çantamı uzatır mısın?” dedim. Öyle bir baktı ki, dedim acaba benden mi hoşlandı! (Gülüyor) Sonra gördüm ki çantaya da öyle bakıyor, bardağa da. Adamın bakışı etkileyici.

*Dizi aşkları meşhurdur sizde de öyle olmasın?
- Yok ya bizde olmaz öyle. Teyzemin oğlu dedim bir kere. Yakışıklı erkeğin bir de riski var, kadınların dikkatini çeker.

“BU KADAR EZDİRME KENDİNİ KIZIM!”
*Siz diziye nasıl dahil oldunuz?
- Ben senaryodan çok etkilendim. Yıllarca komedi yaptım, “Çok Güzel Hareketler Bunlar”dan sonra çok teklif geldi ama içime sinen, yer almak istediğim bir şey olmadı. Bu dizinin senaryosunu okuduğumda ise Lidya’yı çok sevdim.

*Lidya’yı sevdiren neydi?
- İçinde dram barındıran bir karakter olmasını sevdim. Lidya, benim gibi olmayan bir kız. Hiç benzemiyoruz.

*Nasıl bir kız Lidya?
- Çoğu zaman kendini ezdiriyor. Aşkından guruna yenik düşüyor. Bazen kızıyorum ona oynarken. “Bu kadar ezdirme kızım kendini” diyorum.

*Lidya’yı sevgilisi terk etmiş. Yaşadığı onun dramı mı, yoksa hep böyle kırılgan bir kız mı?
- Kadersiz yavrum. Kendi edip kendi bulan birisi. Çok kolay kanıyor. Ama her zaman öyle olacağını düşünmüyorum.

*Carlos’la komşu olmanın yanı sıra nasıl bir bağları var?
- Carlos, Lidya’dan korkuyor. Lidya da Carlos’un playboy olduğunu ve havalara girdiğini düşünüyor. Birbirlerini sevmeyen komşular.

*Carlos’u niye korkutuyor?
- Lidya’yla her karşılaştığında hep anormal durumlar içerisinde görüyor onu. Bu yüzden biraz psikopat sanıyor.

*Carlos, “Türkiye’de çoğu şeyi öğrendim de tavlayı öğrenemedim” demiş. Röportajdan sonra bir el oynar mısınız acaba?
- Bizim kültürümüzü öğrenmeye çok meraklı. Neden olmasın, deneriz.

Haberin Devamı

Carlos Martin: Proje gelince atladım
*2006’dan beri Türkiye’ye gelip gidiyormuşsunuz. Buralara yerleşmek gibi bir düşünceniz var mı?
- Şimdilik buradayım, bakalım ileride neler olacak.

*İlk oyunculuk deneyiminizin Türkiye’de olmasını neden tercih ettiniz?
- 13 yıldır modellik yapıyorum, artık çekimlerden yorulmuştum. Oyunculuğu denemek istedim. Bu proje gelince de atladım diyebilirim.

*Garip değil mi bu durum?
- Uzun zamandır seyahat ediyorum. İspanya’ya sadece tatillerde gidiyorum. Bu yüzden İspanya’da beni seçmeleri garip olurdu. Türkiye’de seçmeleri garip değil
açıkçası.

*Dizide de Carlos’sunuz. Canlandırdığınız karakteri sevdiniz mi?
- Evet. Ortak noktalarımız var. İkimiz de sessiz, sakin insanlarız. Benim de annem İspanyol. İkimiz de fotoğraf çekmeyi seviyoruz.

SEVGİLİM KISKANÇ OLMAMALI
*Sizde de playboy’luk var mı peki?

- Yok, hayır. O açıdan aynı değiliz. Aslında Carlos da evleneceği kişiyi bulmakta zorlanıyordu, yanlış seçim yapmaktan korktuğu için doğru kişiyi bekledi.

*İdil’i seçmekle doğru bir seçim mi yaptı peki sizce?
- Bakalım, anlayacağız ilerleyen bölümlerde.

*Peki, sizce “doğru insan” diye bir şey var mı?

- Bence dışarıda bir yerlerde doğru insanlar var.

*Siz buldunuz mu doğru insanı?
- Bu soruyu ancak ömrümün sonunda cevaplayabilirim. Şimdilik bilmiyorum.

*Doğru insan sizin için ne ifade ediyor?
- Benimle benzerlikleri olması lazım. Mesela sportif, doğal olmalı. Kıskanç olmamalı.

TRAFİK KÖTÜ, HAVA GÜZEL
*İstanbul’daki yaşamınız nasıl?
- Biraz yoğun diyebilirim. Son üç-dört haftadır sadece diziyle ilgileniyorum ve başka bir şeye ayıracak zamanım olmuyor. Burada trafik çok kötü ama hava inanılmaz güzel.

*Türk kızlarının hayranlığını kazandınız. Sokakta kolay yürüyebiliyor musunuz?
- Tabii ki yürüyebiliyorum ama fotoğraf çektirmek için çok sık durduruyorlar.

*Bu ilgiden hoşlanıyor musunuz?
- Tabii ki. Şimdilik bir problemim yok, umarım olmaz da. Bana karşı çok nazikler.

TAVLA ERKEK OYUNUYMUŞ
*Aileniz ve İspanya’daki arkadaşlarınız izlemişler mi diziyi, tepkileri ne oldu?
- İzlemişler ama bir şey anlamadılar tabii. Hatta kuzenim geçtiğimiz gün tweet attı “Birisi altyazı yazabilir mi?” diye. Birkaç kişi de yapabileceklerini yazmış. Belki o zaman anlayabilirler.

*Son olarak; modellik mi, oyunculuk mu?
- Şimdi oyunculuk. Benim için yeni bir deneyim.

*Bir de tavla oynamayı öğrenmek istiyormuşsunuz diye duyduk, doğru mu?
- Yıllar önce birkaç kez oynamışlığım var ama hatırlamıyorum şu an. Bunun bir erkek oyunu olduğunu duydum.

Haberin Devamı

BU İŞİ SEVİYORUM
Dilini bilmediğiniz bir ülkede çalışmak nasıl?
Carlos Martin: Ben çekimlerden keyif alıyorum. Günde 15 saat çekim yapıp ertesi gün tekrar sete gelmek istiyorsanız, demek ki bu işi seviyorsunuz.
Ayça Hanım’la aranız nasıl?
- Aslında onlar benim işimi kolaylaştırıyorlar. Türkçe benim için bir handikap. Onlar da bu durumu kolaylaştırıyor.

                                               

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!