FOTOĞRAFLARLA EBRU ŞANCI FOTO-GALERİ
Ebru Şancı ilişkilerinden ibaret bir kadın mı?
- Öyle gözüküyor aslında değil mi? Aşk hayatım yaptığım işlerden daha çok ilgi çekiyor.
Peki aslında ne yapıyorsunuz?
- New York’ta oyunculuk eğitimi aldım. Yeni sezon için iki ayrı dizi teklifi var, seçmeye çalışıyorum. Ayrıca açılışlarda tanıtım amaçlı yer alıyorum.
Nasıl oluyor da adınız bu kadar farklı erkekle anılıyor?
- Bilmem... Önce Muslera (Ebru Şancı ona ‘Nando’ diye hitap ediyor) dediler, sonra İdo... İdo ile aramda hiçbir şey yoktu oysa. Arkadaş olarak görüşüyorduk. Ama öyle farklı yansıttılar ki açıklama yapmak zorunda kaldım.
Peki bu dedikodular yoktan mı çıkıyor? Şarkı yazılan kadın siz değil misiniz?
- Evet benim, ama İdo gerçekten arkadaşım.
Adınızın anıldığı isimlere bakıyorum, belli bir tipiniz de yok.
- Bunu annem de söylüyor. “Birine bakıyorum bulldog köpeğine benziyor, öteki Marc Anthony’ye... Sen çirkin seviyorsun” diyor.
VÜCUT BENİM VÜCUDUM AÇARIM DA KAPARIM DA
30 yaşınıza basıyorsunuz. Bu sektöre ne zaman adım attınız?
- 16 yaşımda modelliğe başladım. 17 yaşımda Türkiye güzeli, 18’imde Brezilya’da Miss Global seçildim. Sonra 10 yıl ortadan kayboldum.
Ne yaptınız o 10 yıl boyunca?
- Beş yıl Londra’da, beş yıl New York’ta okudum. Eğitim masraflarımı da Kaddafi ailesi üstlendi. Aslında zeki bir kızım ama televizyon programına çıkıp da “Dünya kötüye gidiyor, birikimlerinizi tutun” diyemem ki. Ben onu anlatırsam “neyin kafasını yaşıyorsun” diye sorarlar.
Ama size bakan aklını ekonomiye, dünya meselelerine veremez ki...
- Ben giyinmeyi seviyorum. Ama insanlara göre benim yaptığım “giyinmemek”. Çünkü bana “Üstündekine giyinmek mi diyorsun” diyorlar. Vücut da benim, göğüs de, bacak da... Açarım da kaparım da!
Zaten erkekler bu durumdan pek şikayetçi değiller.
- Öyle ama kadınlar acayip laf atıyor. Haklılar gerçi, ben de Adriana Lima’yı görünce sinirleniyorum. Kıskançlık doğamızda var. O yüzden ben giyinmeye devam edeceğim. Bir daha mı geleceğiz dünyaya? O bunu demiş, şu bunu demiş, umrumda değil!
AĞLAYAMIYORUM BÖYLE BİR SORUNUM VAR
Hiç mi kırılmıyor, üzülmüyorsunuz?
- Çoook... Ama benim yüzüm hep güler, içimi anlayamazsın.
Nereden geliyor bu güç?
- Biz zengin değildik. 10 yaşındayken babam öldü. 3 odalı evde 6 kişi yaşıyorduk. Cat ayakkabılar vardı eskiden, onlardan bir çift alabilmek için tüm yaz markette poşet doldurmuştum. Beni bütün Bahçelievler, Yayla eşrafı tanır. Hiç kolay olmadı aslında.
Hiç mi ağlamazsınız yani?
- Babam öldüğünde bile ağlamadım. Annem beni çok kötü döverdi, yeni ağlamazdım. Hatta “Ağlasana çocuk” diyerek o başlardı ağlamaya. Ağlayamıyorum, böyle bir sorunum var.
SAİF KADDAFİ’NİN HASEKİSİ BENDİM
Şansınız ne zaman döndü?
- Londra’da Saif Kaddafi ile tanıştığım zaman... Onunla tanıştığımda Libya’nın nerede olduğunu bile bilmiyordum gerçi.
Güzellik kraliçeliğini değil de Kaddafi’yi milat saymanız enteresan.
- Çünkü Türkiye güzeli ya da Miss Globe olmam hiçbir şeyi değiştirmedi.
Saif Kaddafi ile nasıl tanıştınız peki?
- Londra vizem vardı, Brezilya dönüşü bir süre arkadaşımda kalayım dedim. Vizemin bitmesine bir hafta kala da Saif ile tanıştım.
Sizi etkileyen ne oldu?
- 33 yaşında, bekar, kültürlü, yakışıklı bir adam... Özel uçaklarla Monte Carlo, Paris gezdiriyor. Herkesin aklını alır yani.
Peki hep sadık mıydınız ona?
- Evet, onunla birlikteyken başka kimseyle olmadım. Zaten çok aşıktım.
Peki ya o?
- Birlikte geçirdiğimiz 3,5 yıl boyunca her zaman benimle birlikte değildi. Ama onun hasekisi bendim.
Evlenme teklif etmedi mi?
- Ne yalan söyleyeyim, etmedi.
Bu arada çeneniz maşallah. Kaddafi nasıl dayandı size 3,5 yıl?
- Zaten o çok konuşmazdı, bana da “Arap radyosu gibisin, susmuyorsun” derdi. Televizyon gibi izlerdi beni.
Adamı o kadar da bunaltmışsınız, neden sizden vazgeçemedi dersiniz?
- Sevmeseydi beni neden tutsun ki yanında. Her kadını yanına getirecek güce sahipti. Bahamalar’daki doğum gününde Jennifer Lopez’i, Mariah Carey’i birkaç milyon dolara çıkarmış adam.
Ama sonu ömür boyu ev hapsi oldu...
- Öyle. Ama bak, herkes “öldü” derken ben “ölmedi” demiştim. Emin ol ilk hükümet kurulduktan sonra onun cezasını da kaldıracaklar.
CİHAN’IN ADINI SİLDİRECEK BABAYİĞİT VARSA GELSİN
Gelelim Türkiye günlerine... Neden geri döndünüz?
- Okul bitti, çalışmadığım için para yemekten başka bir şey yapmıyordum yurt dışında.
Bugünkü maddi gücünüzü size Kaddafi mi sağladı?
- Daha fazlasını da yaptı. Belki de bu yüzden erkekler onun bana verdiklerini veremeyeceklerini düşünüp kaçıyorlar. Oysa sevdiğim adam bir oyuncak ayı verse mutlu olurum ben.
Dört yıl önce Kaddafi’den ayrıldınız. O zamandan beri sevdiğiniz başka bir adam olmadı mı?
- Oldu, Cihan (Haspolatlı)... Sağ tarafımda adının dövmesi var hatta... Herkes “sildirsene” dedi ama sildirecek olduktan sonra neden yazdırayım ki! Hâlâ da adı üstümde. Onu oradan sildirecek babayiğit varsa buyursun gelsin.
İDO GERÇEKTEN ARKADAŞIMDI AMA...
Sürekli geziyor, alışveriş yapıyorsunuz. Kaddafi’den gelen kaynak ne kadardı?
- Hem çok para biriktirdim hem de evlerim var kirada. Yine de böyle gitmez, biliyorum. İnsanların saygısını yitiriyorsun zamanla. O yüzden iki dizi teklifinden birini kabul edecek, insanların önyargılarını değiştireceğim.
Ayakta spor ayakkabı, yüzde her an dövecek gibi bir ifade... Nasıl dişilik bu Allah aşkına?
- İstediğim bir şey varsa cilveliyimdir, her zaman değil. Normalda erkek çocuğu gibiyim. Sakarlık diz boyu, atarlıyım da biraz...
Bir Galatasaraylı olarak merak ediyorum, Muslera ile ne yaptınız?
- Çift kale maç yaptık (gülüyor). Şaka şaka, arkadaşım o da. Benimle yazıldı diye çocuğa Twitter’dan bir sürü şey yazdılar. Sanki benim hakkımda kötü şeyler yazınca, Muslera onların olacak! İnsanlar neden bu kadar takıntılı anlamıyorum.
Hepsi mi arkadaşınız yahu?
- İdo benim gerçekten arkadaşım. Diğerleri için sallamış olabilirim ama!
İbrahim Tatlıses, adınız oğlu İdo ile anılmaya başlanınca “Bizim ailemize uygun değil” dedi.
- Orada demek istediği ikimizin de aile yapılarının farklı olması. Ayrıca o çocuk 22 yaşında, ben 30’um.
Amerika’da buluşmadınız mı?
- Hayır. Ben New York’a gittim, o Boston’da.
Ama size şarkı yazdı.
- Evet, hayatımda ilk kez biri bana şarkı yaptı. Ama tekrarlıyorum, biz arkadaşız.
Son olarak, Ahmet Kutalmış Türkeş ile Bodrum’da görüntülendiniz. O arkadaşlıkla ilgili ne diyeceksiniz?
- Bu konuda konuşmak istemiyorum. Konuyla alakam yok!
FUHUŞ OPERASYONUNDAKİ O EBRU BEN DEĞİLDİM
Fuhuş Operasyonu’nda gözaltına alındığınızda “Kiramı sevgililerim öder, ben fuhuş yapmam” demişsiniz.
- Bir eskort sitesinde benim fotoğraflarım vardı. Altında bir de Ebru yazıyordu. Fuhuştan içeri alınan da ben değil, fotoğraflarımı kullanan kadındı. Aynı şey, Ece Erken’in de başına gelmiş, İngiltere’de bir eskort web sitesinde Inna adıyla fotoğrafları yayınlamıştı. Dolayısıyla o Ebru ben değildim, belgelerim de var.