Ve dahi yürüdüğü zaman, kalçasının etleri titreye...

Güncelleme Tarihi:

Ve dahi yürüdüğü zaman, kalçasının etleri titreye...
Oluşturulma Tarihi: Haziran 30, 2005 16:01

Takvim’de okudum, çok güzeldi. 13.yüzyılda yaşayan gökbilimci Nasıreddini Tusi Farsça yazdığı "Bahname" yani "Cinsel Bilgiler Kitabı" adlı eserinde “kadının güzelini” tarif ediyor. Bakıyorum da, aradan geçen 7 asırda ya kusursuz güzelliğin tarifi değişti, ya da artık böyle güzeller yetiştirmiyor bu topraklar. Gerçi bir kızımız var bu tarife epey bir yaklaşan, ama onun da, talihsizlik bu ya, rengi tutmuyor...

Benim kuralımı biliyorsunuz: Kadının ‘DÖRT G’si yerinde olacak bir defa:

Derdanı, döğsü, döbeği ve dötü!

Biz atalarımızdan böyle duyduk, böyle bildik... J

Ama şimdiki gençlere (genç meslektaşlarıma) bakıyorum da, bulûğa yeri ermiş oğlan çocuk benzeri kızları beğeniyorlar artık.

(Daha yaşlı erkek meslektaşlarımın da ‘vücudu cinsel cazibenin temel unsuru’ diye erkek güzeli buldukları şeyleri dün yazmıştım zaten...)

Bizimkiler, karşılarına gerçekten hoş bir kız çıktı mı, bu sefer de cazibeyi, havayı, fettanlığı ‘kusursuz güzellik’ zannediyorlar.

Ve Çağla Bodrum’da diyordu Kelebek. (27 haziran)

Manken Çağla Şıkel Bodrum’un popüler ‘beach’lerinde (babamız da plaja beach derdi eskiden) görülmeye başlamış ‘... her zaman olduğu gibi yine kusursuz vücuduyla dikkati çekiyor’ muş. (YANDA)

Hoş, alımlı, satımlı bir kız olduğu muhakkak. Ama KUSURSUZ vücut demek biraz abartılı.

Hani adını unuttuğum bir filminde, Peter Sellers (Viking gibi, devasa bir sarışın olan) karısına ‘Ulan ben bile senden güzelim! der ya...

Benim belim bile Çağla’nınkinden daha ince! J

Neyse, şaka bir yana, gelelim konuya.

*

Tusi’nin “güzel avrat reçetesi” aha şöyle:

Avradın dört nesnesi kara gerek: Saçı, kaşı, kirpiği ve gözünün karası. (Demek ki o tarihte Rus kızları moda değilmiş henüz!)

Avradın dört nesnesi kızıl gerek: Dili, dudağı, yanakları ve avurdları.

Avradın dört nesnesi yuvarlak gerek: Yüzü, gözü, topukları ve bilekleri.

Avradın dört nesnesi uzun gerek: Boynu, burnu, kaşı ve parmakları.

Avradın dört nesnesi hoş kokulu gerek: Burnu-ağzı, eli-kolu, koltuk altları ve ayakları.

Avradın dört nesnesi geniş gerek: Alnı, göğsü, gözleri ve butları.

Avradın dört nesnesi dar gerek: Ağzı, göbek deliği, kulak delikleri ve burun delikleri.

Avradın dört nesnesi küçük gerek: Ağzı, elleri, ayakları ve kulakları.

*

Ve dahi avradın başı ne büyük ola ne de küçük ola.

Ve boynu ne uzun ne de kısa ola. Ve eti yuvarlak ola.

Ve benzi de ak ola veyahut kaz benizli veya karayağızın güzeli ola.

Ve teni de pembe ola.

Ve saçı sık ve uzun ola. Zira saç avratların yüz suyudur.

Güldüğü vakit güzel ola. Zira avradın gülüşünün hoşluğu, diğer özelliklerinden önce gelir.

Ve gözlerinin karası çok ola. Kaşları çatık ola.

Ve yürüdüğü zaman, kalçasının etleri titreye. (En güzeli bu.)

Huyu tatlı ola, sözü tatlı ola ve yumuşak ola.

*

Böyle diyor Nasıreddini Tusi...

Evet hanımlar, beyler, VAR MIDIR BUGÜN BU TARİFE UYAN?

Türkiye’de güzel avrat kalmamış mıdır?

Banu Alkan diyeceğim ama, onun da rengi tutmuyor...



Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!