Güncelleme Tarihi:
Bu kış Broadway’de büyük ilgi gören bir konser gösterisiyle başlayalım. Her tavrı, her sözü, her hareketi ve her çalışmasıyla diva kelimesinin kendisi için yaratıldığını düşündüren Patti LuPone Broadway’in en büyük yıldızlarından biri. Müzikal tiyatronun en önemli yorumcularından olan LuPone, iki Tony ve bir Olivier ödülünün sahibi. Tony ve Emmy ödülleri sahibi Mandy Patinkin ise tiyatronun dışında ‘Chicago Hope’, ‘Criminal Minds’ dizileriyle, ‘Yentl’ filmindeki rolüyle tanınıyor.
Bu mükemmelliyetçi iki sanatçının birlikte verdikleri konser ‘An Evening with Patti Lupone and Mandy Patinkin’ için Ethel Barrymore Tiyatrosu’ndayız. Konserde ‘South Pacific’, ‘Merrily We Roll Along’, ‘Carousel’, ‘Follies’, ‘Anything Goes’, ‘Company’ ve ‘Gipsy’ gibi müzikal tiyatro tarihinin en önemli eserlerinden şarkılar dinleme fırsatını buluyoruz. İki saat süren ve 30’un üzerinde şarkının seslendirildiği konser için perde açıldığı zaman sahnede iki bardak su, iki tahta sandalye, bir piyano, bir piyanist, bir çello, bir çellist ve 28 adet ampül, mikrofon var. İki dev yorumcunun sahneye çıkmasıyla zaten daha fazlasına gerek olmadığını anlıyoruz.
ÖMÜR BOYU ARKADAŞINIM
Seyircilerin sabırsızlıkla bekledikleri an, ikinci perdede geliyor. Mandy Patinkin sözü 1970’li yıllara ve o ünlü müzikale getiriyor. Patinkin’in bahsettiği müzikal Andrew Lloyd Webber’la Tim Rice’ın eseri olan ‘Evita’. 1979 yılında Broadway’de sahnelenen müzikalde Eva Peron rolünü Patti LuPone, Che Guevera rolünü de Mandy Patinkin canlandırmıştı.
Şarkıcılığından çok oyunculuğuyla ön plana çıkan Patinkin ‘Evita’dan ’Oh What a Circus’ şarkısını seslendirdiği an ne Patinkin’in oyunculuğu, ne de o kuvvetli yorumu kimseyi ilgilendirmiyordu artık. Karşımızda adeta Che Guevera duruyordu. Şarkı sonunda tiyatro alkışlardan yıkılıyor, seyirciler Mandy Patinkin’i ayakta alkışlıyorlardı. 59 yaşındaki Mandy Patinkin’in 30 yıl sonra seyircilere yaşattığı duygular kolay kolay anlatılan cinsten değil...
‘Oh What a Circus’ şarkısının hemen ardından Patti Lupone ‘Don’t Cry for Me Argentina’yı seslendirdi. 62 yaşındaki Patti vokal akrobasisi yapmadan seslendirdiği şarkıda Eva Peron’un hissetmiş olabileceği çaresizliği belki de bugüne kadar en iyi anlatan yorumcu olduğunu kanıtladı bu şarkıyla. Eserin sonunda kollarını Eva Peron gibi açan Patti LuPone için yeniden ayağa kalktık ve alkışlar dakikalarca sürdü...
Mandy Patinkin 33 yıldır devam eden dostluğun nasıl başladığını da anlattı. Yıl 1979. Mükemmelliyetçi ve mesafeli Patti LuPone ‘Evita’nın provalarından hemen sonra kendini odasına kapatıyor. Bunun üzerine Mandy bir gün Patti’nin odasının kapısını çalıyor. Mandy genç kadına bu kapının önünü terk etmeyeceğini söylüyor. Mandy, “Sen benim arkadaşın olduğumu ve bir ömür boyu arkadaşın olarak kalacağımı kabul etmeden bu kapının önünden ayrılmayacağım” diyor... Sahneye yansıyan bu iki büyük sanatçının dostluğunun başlangıcı seyircileri olduğu kadar bu eski anıyı dinleyen Patti’yi de duygulandırmaya yetiyor...
BROADWAY HANIM EVLATLARINA GÖRE BİR YER DEĞİL
Yazının başında Patti LuPone’un bir diva olduğundan bahsetmiştim. Patti geçen günlerde verdiği bir röportajda Broadway’de büyük heyecanla beklenen ‘Evita’ müzikaline değinmeden geçemedi. 12 Mart’ta Marquis Tiyatrosu’nda perdelerini açacak olan ‘Evita’nın yönetmeni İngiliz tiyatrosunun önemli yönetmenlerinden Michael Grandage. Eva Peron (Evita) rolünde Arjantinli oyuncu Elena Roger, Che rolünde ise Latin pop müziğinin yıldızı Ricky Martin var. Elena Roger’ın 2009 yılında Edith Piaf rolüyle İngiltere’de Olivier ödülünü kazanmış olması merakın Ricky Martin’in performansında odaklanmasına sebep oluyor... Belki işleri kızıştırmak için, belki de latife etmek için olsa gerek Patti Lupone Mandy Patinkin’le bu bahar ‘Evita’yı görmeye gideceğini söyledi ve Ricky Martin’e şöyle seslendi, Broadway’de sahneye çıkan ama tiyatronun tozunu yutmamış insanlar hakkında düşüncelerimi söyleyeyim. Broadway’in hanım evlatlarına göre bir yer olmadığını bilmiyorlar mı? Zor bir iş bu. En üst noktada, haftada 8 performans için fiziksel olarak, zihinsel olarak hazır olmakla sorumlusunuz. Bu iş kolay değil... Ricky Martin ve Elena Roger’ın hayatlarının sınavlarını vermelerine sadece birkaç hafta kaldı...
DAHA İYİ BİR HAYAT
Suç. Bir arazinin ilerisine kadar yürümek suç. Biraz ileride yaşamak, insan olmak yasak. 21. yüzyılda yaşasak da sınırları olan bir dünyadayız. Her yıl kaç Meksikalı’nın Amerika sınırını geçtiğini bilmiyorum. Sayıları ezbere bilenler ise sadece Amerikalı politikacılar... Bu sorunun bugün ya da yarın çözülmesi için daha insancıl politikacılarla, daha anlayışlı politikalara ihtiyaç var...
Chris Weitz’ın kaçak göçmenlik sorununa değindiği ve bir babayla oğlunun hikâyesini anlattığı 2011 filmi ‘A Better Life’ konuşulmaya devam ediyor. Film başrol oyuncusu Demian Bichir’e Independent Spirit ve Screen Actors Guild adaylıklarından sonra bu hafta da Oscar adaylığı getirdi. ‘Weeds’ dizisinden tanıdığımız 48 yaşındaki Meksikalı oyuncunun en iyi erkek oyuncu ödülüne aday olması sinema dünyası için güzel bir sürpriz.
Doğu Los Angeles’ta oğlunu çete hayatından uzak tutmak için çabalayan bir bahçıvanın sadece oğlunun daha iyi bir hayatı olsun diye sürdüğü hayatını ve hayata karşı acizliğini seyrettiğimiz filmde en önemli sahne bir otoparkta geçiyor. Baba mal varlığını çalan adamla otoparkta yüzleşmeye hazırlanırken oğluna karşı hissettiği duygular ve yaşamın dayanılmaz yükü altında ezildiği an Bichir duygusal oyunculuğuyla sinemaseverlerin kalbini kırıyor...
KARA BÜYÜ
Aventura grubuyla Amerikalılara bachata müziğini sevdiren Anthony ‘Romeo’ Santos kasım ayında çıkardığı ilk solo albümü ‘Formula Vol. 1’le haftalardır Amerika’nın Latin albümler listesinde 1 numarada. Albümün ilk hit şarkısı ‘Promise’i Usher’la birlikte seslendiren Romeo Santos’un Billboard’un Latin şarkıları listesinde de 1 numarada olduğunu söyleyelim. Albümün en iyi şarkısı ise aynı zamanda bir dans şarkısı olan ‘Magia Negra’.