OluÅŸturulma Tarihi: Eylül 09, 2005 00:00
İstanbul Devlet Tiyatrosu oyuncusu olan ve Zaga’nın Vampir’i olarak tanınan Erkan Taşdöğen’le TV8’de yayınlanacak yeni programı ‘Vampirle Görüşme’ hakkında konuştuk.- Programınızın içeriğinden bahseder misiniz?60 dakikalık ve canlı sunumlarla zenginleştirilecek olan bir program bu. Skeç bölümleri en kısa 15 saniye, en uzun ise beş dakika olacak. Aynı zamanda sunucu olan Vampir’in bir listesi olacak ve bu listeye biz ‘Vamp 15’ diyeceğiz. Vampir dışında 15 birbirinden farklı skeç, izleyicinin de interaktif olduğu bir şekilde sıralanacak. Haftanın en çok beklenen skeci programın sonunda yer alacak. - Programın içeriği, daha önce yapılmış olan programlara benzeyecek mi?Edebiyattaki konuların sayısı bile yüz yıllardır değişmiyor. Çalışırken ister istemez işimize yarayacak olan pek çok programı gözlem altına aldık. Ama elimizden geldiği kadar bize özgü bir format oluşturduk. - Programda vampirin yeri ne?Canlı sunumu vampir yapacak ve onun bir konuğu olacak. Beni gördükleri her yerde vampiri soruyorlardı... İşte Vampir.- Vampir rolüyle karşılaştığınızda garipsememiş miydiniz?Hayır, bana bunu oynar mısın demediler, bu rolü ben yarattım. Önce Televizyon Çocuğu, sonra da Zaga’da kullanıldı. - Vampirlere inanır mısınız?Hayır, tabii ki inanmıyorum.- Oynamaktan çekindiğiniz roller var mı?Ben konservatuar mezunuyum ve devlet tiyatrosunda oyunculuk yapıyorum. İyi bir oyuncu olduğumu düşünüyorum. Piyasadaki oyunculuk anlayışı üç temel öğe üzerinden gidiyor. İyi adam oynayacaksınız, kötü adam oynayacaksınız ve bir de eşcinsel oynayacaksınız. Ben oyuncunun her şeyi oynaması gerektiğini düşünüyorum. - İleriye yönelik başka projeleriniz var mı ?Bize projeler gelir. Yani var olan bir projede en fazla bir rol önerirler. Maalesef son zamanlarda üretilen projelerde oyunculara değil, star olmuş insanlar (yani oyuncular her zaman star olmuyor) oynatılıyor. Her ne kadar bu acı olsa da, iyi ki o starlar da var. Bu sayede proje üretiliyor ve biz de oynuyoruz. Son oynadığım sinema filmi, içinde starların olmadığı oyunculardan oluşan bir kastla hazırlanan ‘Dön Gel’ adlı bir
film. Metin Akpınar, Ahu Torun, Nezih Tuncay’ın rol aldıkları, benim de oyunculuÄŸunu yaptığım bir film bu. Ben sinemanın böyle projelerle var olması gerektiÄŸini düşünüyorum. Bunun haricinde tiyatro oyunları da var. 16 Eylül ile 26 Eylül arasında Kıbrıs’a yine bir turne yapıyoruz.- Åžahan Gökbakar’a rakip olarak gösteriliyorsunuz...Ben kimseye rakip deÄŸilim. Kimsenin yerine program yapmam. Hadi diyelim biz birinin yerine geldik. Peki Åžahan kimin yerine gelmiÅŸti? Herkesin yerine gelme olayı varsa eÄŸer Åžahan’ın da birinin yerine gelmesi gerekiyordu. O da kendi başına program yaptı ve kendini insanlara sevdirdi. - Skeçlerden biraz bahseder misiniz?DoÄŸrudan telaffuz edip baÅŸka programları etkilememek daha doÄŸru diye düşünüyoruz. Skeçlerimiz daha kendi içimizde de yapılanmakta. Biz kimsenin yerine gelmediÄŸimiz için farklı ÅŸeyler yapmaya çalışıyoruz. - Skeçlerdeki oyuncu kadrosundan bahseder misiniz?Skeçlerde oyuncu kulübü ÅŸeklinde çalışıyoruz. ‘One Man Show’ olarak görülmesini istemiyorum bu programın. Tamam program bir ismin etrafında dönebilir ama ben sunumda bile ÅŸahsi baÅŸarıyı kabul etmiyorum. Sunumda bile ekip iÅŸi vardır. Oyuncu tayfasının da birden fazla olmasının bize zenginlik getireceÄŸine inanıyorum. Sayıları 10’u bulacak bir oyuncu havuzumuz var. Biz de bu arkadaÅŸlardan elimizden geldiÄŸince yararlanmaya çalışacağız.Â
button