UyuÅŸturucu sempozyumuna davetliyim

Yeşilçam filmlerinin unutulmaz "kötü adam"ı Nuri Alço, Hollanda'da düzenlenecek uyuşturucu konulu sempozyuma konuşmacı olarak katılacak. Nuri Alço, uyuşturucunun zararlarını konulu sempozyumların değişmez yüzü oldu. Daha önce Muğla ve İstanbul'da düzenlenen sempozyumlara katılan oyuncu, önümüzdeki günlerde de Hollanda'ya gidecek. Alço "Hollanda'da Hıristiyan Demokrat Parti üyesi olan Osman Elmacı beni aradı. Orada yaşayan Türk çocuklarına uyuşturucunun zararlarını anlatacak bir sempozyumda konuşmacı olmamı istedi, kabul ettim" dedi.

Yeşilçam filmlerinin kızları kötü yola düşüren, uyuşturucu kaçakçısı, unutulmaz ’kötü adamı’ Nuri Alço, şimdilerde Hollanda’daki Türk gençlerine uyuşturucunun zararlarını anlatacak sempozyumda konuşmacı olmak için gün sayıyor. 

Çok popüler bir insan oluverdiniz son yıllarda. Gençler içinizdeki ’iyi insanı’ mı gördü?

- Kimilerine göre dünya şöhretleri arasına girdik artık. Gençler arasında sevilen biri haline gelmek güzel bir duygu. Galiba bugüne kadar çektiğimiz filmlerin semeresini toplamaya başladık.

Kötü karakterleri canlandırmanıza rağmen gençler tarafından sevilmeniz garip gelmiyor mu size?

- Belki de o kötü karakterlerden ders aldıkları için beni seviyorlar. 80’li yıllarda yaÅŸanan kötülükleri perdeye baÅŸarılı taşıdığımızı düşünüyorum.Â

Hakikaten o yıllarda gazoza ilaç atmak var mıydı, yoksa sadece bu filmler yüzünden mi yıllarca ailelerimiz, erkek arkadaşlarımızın verdiği hiçbir içeceği içmememizi tembihledi?

- Vardı tabii... O zamanlar insanlar daha mutaassıptı. Günümüzde olduğu gibi bir serbestlik yoktu. Sinema camiasında da durum aynıydı. Türkan Şoray, Fatma Girik, Hülya Koçyiğit zamanında sevişme sahneleri çekilmezdi. İşte böylesine kapalı toplumlarda, genç kızlar gazozlarına ilaç atılarak kötü yola sevk edildi. Biz de filmlerimizde buna dikkat çektik.

Peki, siz kızları kandırmak için neler yaptınız?

- Ben böyle şeylere gerek duymadım. Böyle bir şey yapsaydık başımıza bir ton olay gelirdi.

Oynadığınız karakterler sizden bir parça taşımıyor muydu?

- O karakterlerin benle uyuşan hiçbir noktası yoktu. Aktör olmak halkla iç içe olmaktır. Aktör, insanların hayatlarına girip, en ince detayına kadar araştıran insandır. Onlarla Köprüaltı’nda da Sulukule’de de birlikte oldum. Araştırmacı bir insan olduğum için kötü karakterleri  inandırıcı şekilde canlandırabildim.

Bir röportajınızda kızların ilgisinden bahsetmiştiniz. Size ahlaksız tekliflerde bulunuyorlarmış, siz de reddediyormuşsunuz...

- Reddettim derken, onlara nasihatlerde bulundum. İlk gençlik heveslerini, evlenecekleri adamla paylaşmaları gerektiğini söyledim. Ben bunları söyledikçe daha çok mutlu oldular ve beni daha çok sevdiler. Cıvıl cıvıl olduğum 80’li yıllarda talebelerden gelen isteklerdi bunlar.

TECRÜBELERİMİ   YAZACAĞIM

 Kötü adamı oynamanıza vesile olan kişi kimdi?

- İlk kötü adam karakterimi Türker İnanoğlu sayesinde oynadım. İkinci babam sayılır benim. Onunla çok güzel içerikli filmler çektik.

Oynadığınız karakterlerde en çok sevdiğiniz replik neydi?

- "Soğuk bir şeyler içer misin" repliğiydi. Sonrası malum zaten...

Tekrar bir filmde oynayacak mısınız?

- Yakında üniversite öğrencilerinin hayatını konu alan bir film çekeceğiz. Ekonomik sorunlar yaşayan üniversiteli bir genç kızın yaşadıkları anlatılacak...

Yine kötü adam mı olacaksınız?

- Belki o okulun profesörü, dekanı ya da emniyet müdürünü oynayabilirim. Benim için hangi rolü oynadığım fark etmez. Mühim olan gençlere ne verebildiğim.

Bu tecrübelerinizi neden bir kitapta toplamıyorsunuz?

- Bir tane kitap var ama ne yazık ki, benim isteğim dışında piyasaya sürüldü. Bir gazeteci arkadaşla röportaj yapmıştık. O da röportajı benden izinsiz, kendine göre konuları genişletip bir kitapta toplamış. Kitap ikinci baskısını

yapmış ve şu anda o arkadaşla mahkemeliğiz. Yaşadıklarımı bir kitapta toplayacağım ama benim kitapta sadece gerçekler yer alacak.

’Sevgilim sana feda olsun’ diyenler var, çok mutlu oluyorum

 Bir de sizin Narocular adında bir hayran topluluğunuz var. Ne oldu da bu insanlar adınızı duvarlara yazdı?

- Bunlar sevgi grupları, beni sevdikleri için adımı duvarlara yazıyorlar. Hepsi de insan ve tabiat sevgisini işleyen pırıl pırıl üniversite öğrencileri. 10-15 bin kişiler.

 İnternette hakkınızda birçok forum açılıyor. Sizin internetle aranız nasıl?

- Evet, biliyorum internette beni seven büyük bir kitle var. Ama ben onlarla zaten gece gündüz dışarıda karşılaşıyorum. Yani internete gerek kalmıyor. Beyoğlu’nda yürüyemiyorum. Bir bakıyorum bir çift bana doğru geliyor, kız, sevgilisinin boynundan elini çekip bana sarılıyor. Çocuğa dönüp "Kıskanmıyor musun?" diyorum, o da bana "Sana feda olsun abi, ne kıskanacağım" diyor ve çok mutlu ediyor beni. Adım Küba’da bile duvarlara yazılıyor.

 Uyuşturucu hakkında çeşitli toplantılara katıldığınızı duydum, doğru mu?

- Filmlerde uyuşturucu satıcısını oynasam da Muğla ve İstanbul’da uyuşturucunun zararlarını konu alan sempozyumlara katıldım. Uyuşturucunun ne kadar zararlı olduğunu okullarda öğrencilere anlatım. Geçtiğimiz günlerde Hollanda’da Hıristiyan Demokrat Parti (CDA) üyesi Osman Elmacı beni aradı. Biliyorsunuz Hollanda uyuşturucu merkezi malum... Osman Bey, Hollanda’da yaşayan Türk çocuklarına uyuşturucunun zararlarını konu alan bir sempozyumda konuşmacı olmamı istedi. Ben de kabul ettim.

Yeni açtığınız mekánın adını neden Maksim koydunuz?

- Biz Fahrettin (Aslan) Bey  zamanında Maksim’e giderdik, sevdiÄŸimiz insanlarla orada eÄŸlenirdik. Yeni mekán açarken Fahrettin Aslan’ın anısına bu isimde karar kıldık. Türk Sanat MüziÄŸi çalınan güzel bir mekan oldu burası, herkesi bekleriz. Â

Müjde Ar’ın gazoz olayı farklı

Biliyorsunuz, Müjde Ar’ın "Gazozumu Bedri açtı" açıklaması medyada büyük yankı uyandırdı. Siz bu açıklama hakkında ne diyeceksiniz?

- Benim gazoz muhabbetim, genç kızlara dikkatli olmaları gerektiği yönünde öğütler içeriyordu. Ama Müjde Ar’ın olayı değişik. Demek istediği o değildi. Aslında bu konuda yorum yapmak istemiyorum. Çünkü Müjde Ar ile defalarca birlikte oynadık ama evli bir insan olduğu için böyle bir açıklama yapmasını kendisine yakıştıramadım.

Nuri Alço, gazoza ilaç atma yöntemini, arkadaşımız Sinem Vural’la birlikte temsili olarak gösterip gençlere "Aman dikkat" mesajını verdi.