Güncelleme Tarihi:
İstanbul Tıp Fakültesi'nde kurulan Uyku Laboratuvarı Sorumlusu Dr. Çağlar Çuhadaroğlu, dinlendirici, bedeni ve ruhu tazeleyici bir dönem olması gereken uykunun bazıları için sorun yarattığını belirtti. Dr. Çuhadaroğlu, ‘‘Uyku sırasında solunum, kalp-damar sistemi, beyin ve kaslarda, bir başka deyişle tüm vücut sistemlerinde değişiklik olur. Soluk seyrekleşir, nabız yavaşlar, kaslar gevşer. Ancak bazı kişilerde bu normal değişimler abartılı ortaya çıkar. Kaslar ileri derecede gevşeyebilir, solunum ileri derecede azalabilir. Böylece uykuda sorunlar ortaya çıkar’’ dedi.
Kalitesiz uyku
Dr. Çuhadaroğlu, uykuda sırt üstü uzanıldığında üst solunum yolunun daraldığına ve şişmanlarda boyundaki yağların da etkisiyle daralmanın daha da arttığına dikkat çekti. Dr. Çağlar Çuhadaroğlu, ‘‘Kısa boylular, şişmanlar ve çenesi geride olanlarda üst solunum yolları daha çok daralıyor ve uyku sorunlarına daha sık rastlanıyor. Sorunun başında solunum yolu tam olarak kapanmaz, bir zorlanma olur. Bu zorlanma sırasında küçük dil titreşim yapar ve horlama olur. Uykudaki kas gevşemesi horlamaya eklenince, üst solunum yolu tamamen tıkanır ve soluk durur. Soluk alamayınca beyine giden oksijen düşer, akciğerde gerilme olur ve hasta uyanır’’ dedi.
ANİ ÖLÜMLER
Alkol ve uyku haplarının kasları gevşetmesi nedeniyle sorunu artırdığını belirten Dr. Çuhadaroğlu, ‘‘Horlama, uykudan boğularak uyanma ya da eşin uykuda solunumun durduğunu söylemesi, gündüz uyku hali, sabah başağrısı gibi yakınmalara neden olan soruna ‘uykuda soluk durması hastalığı' deniliyor’’ dedi. Dr. Çuhadaroğlu, uykuda solunum sorunun çözülmemesi halinde kalitesiz uykunun, ayrıca gece düşen kan oksijeninin hipertansiyon, kalp yetmezliği ve uykuda ani ölüme dek uzanabilen ciddi sonuçlar doğurabileceğini söyledi. Horlama nedeniyle küçük dilin lazer veya diğer cerrahi yöntemlerle kesilmesine, ancak tetkikler yapıldıktan sonra karar verilmesi gerektiğini belirten Dr. Çuhadaroğlu, ‘‘Uykuda soluk durmasının ancak yüzde 20'sinin nedeni küçük dilden kaynaklanıyor. Küçük dil alındığında horlama durur, ancak uyku sırasında soluk durması ya da soluğun yetersiz kalması devam eder. Bu da sorunların süreceği anlamına geliyor’’ diye konuştu.
İstanbul Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı'nda yeni kurulan Uyku Laboratuvarı, uyku bozukluğuna çare arıyor. Laboratuvarda, sorunu bulunanların beyin dalgaları, kalp elektrosu, göz hareketleri, kan oksijeni, bacak hareketleri,soluk akımı ve sesleri,
kaburga ve karın hareketleri, ne yönde yattıkları bütün gece
boyunca bilgisayara kaydedilip, sorunun nedeni saptanıyor. Çünkü uykuda ani ölümlere sık rastlanıyor.