Medeniyetlerin buluşma noktası Şanlıurfa, Türkü, Kürdü, Arabı, Süryanisiyle ebruli bir Türkiye mozayiği. Sahip olduğu turizm potansiyeli büyük. Örneğin Göbeklitepe’deki yeni bulgular uygarlık tarihini değiştirecek kadar önemli. Dünyanın ilk tapınağının 5 bin yıl önce Malta’da kurulduğu sanılıyordu. Göbeklitepe’deki tapınağın 11 bin 500 yıl öncesine ait olduğu saptandı.
Şanlıurfa Belediyesi, sivil toplum kuruluşları, üniversitesi kentin geleceğinin turizmde olduğunun farkında. Turizmin profesyonelce yapılması, şehrin her yeni sezona ciddiyetle hazırlanması, tanıtılması, ziyaretçilere yenilenen yüzüyle tanıştırılması amacıyla birçok faaliyet bir arada sürdürülüyor. İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü iki yılda 37 adet Urfa tanıtım yayını yapmış, kitapları onbinlerce bastırmış. İl Kültür ve Turizm Müdürü, yazar-araştırmacı Selami Yıldız her geçen gün kentin tarihi zenginliğini sergileyen yeni bir bulgunun ortaya çıktığını söylüyor: "Bu şehir bir açıkhava müzesi. Urfa’daki bulgularla tarih yeniden yazılmaya başladı. Haleplibahçe’de 3 bin yıllık Amazon mozaikleri çıktı. Erkek egemenliğine karşı dört kraliçe isimleriyle resmedilmiş. 1-5 milimetre karelik çok küçük parçacıklardan yapılması mozaiklere büyük değer katıyor. Fırat’ın renkli taşlarıyla yapılmışlar ve Truva Savaşı’na Amazonların da katıldığını gösteriyorlar."
50 KOKARTLI REHBER VE GENÇ KAZANCI BEDİHLER YETİŞİYOR
Bugüne kadar Balıklı Göl’le tanınan Şanlıurfa, kültür turizminde cazibeye dönüşecek birçok zenginliğe sahip. M.S 600’lerde kurulan ve tarihin ilk üniversitesi kabul edilen Harran Okulu, kümbet evleri, Hz. İbrahim’in doğduğu ve kutsal yolculuğuna çıktığı şehir olması kente önemli avantaj kazandırıyor. Lezzet avcıları ve yerel müziklere meraklılar için de zengin bir keşif alanı. "Urfalılara iki şeyi zor beğendirirsiniz. Biri müzik, öbürü de
yemek. O yüzden damak aradığı lezzeti Urfa’da mutlaka bulur" diyor Selami Yıldız. Etkisi tüm Türkiye’ye yayılan sıra geceleri geleneği de müzik açısından önemli bir kaynak. Urfa şimdi bu zenginlikleri geliştirmek, turizmin hizmetine sunmak için çalışıyor.
Yıldız, sistematik bir kampanya yürüttüklerini söylüyor:
"Kokartlı tek rehberimiz yoktu. Kültür ve Turizm Bakanlığı bu yıl tek İngilizce rehberlik kursunu Urfa’da açtı. Eğitim gören 120 kişiden 50’si Urfalı. 6 aylık eğitimden sonra bölgede çalışacak profesyonel rehberlerimiz olacak. Müdürlüğümüz, turizm işletme belgeli elemanlara kat hizmetleri, mutfak, ön büro, yönetici eğitimi kursları veriyor. Bu kapsamda 20 ayrı kurs daha yürütüyoruz. Toplam 300 öğrenci kapasiteli 6 aylık kurs programlarımızda taş süsleme, yontma ve örme, ebru, telkari, süslü hat, ahşap oymacılığı, çalgı yapımcılığı öğretiyoruz. Bu kurslardan 15-25 yaş arasındaki 2 bin kişi, dönüşümlü olarak yararlanaak. Ayrıca, Kazancı Bedih’in ölmesinden dolayı sahipsiz kalan gazelhan geleneğini sürdürmeye kararlıyız. Geleceğin Sanatçılarını Yetiştirme Projesi kapsamında enstrüman eğitimi yapıyoruz."
Urfalıların İbrahim Tatlıses’le başlayan sıra gecelerinin içeriğine itirazı var. Yıldız, "Kurtuluş Savaşı’na sıra gecelerinde karar verilmiştir. Bu gecelerde müzik yüzde 5’tir. Şimdi şehirde 40’a yakın sıra gecesi var. Arabesk okuyorlar, Urfa makamından, geleneğinden kopuş yaşanıyor. Bu geleneği otantik haline dönüştürmek istiyoruz" diyor.
BUTİK OTELLER ARTIYOR
Urfa bir yandan da konaklama tesislerini geliştirme çabasında. Kent, ikisi beş yıldızlı toplam 15 turistik tesiste, 3483 yatak kapasitesine sahip. Tescilli tarihi yapı statüsündeki 400 ev, sahipleri ya da işletmeciler tarafından birer birer restore edilerek turizmin hizmetine sunuluyor. Butik otel ve restorana dönüştürülen konukevlerinin sayısı 12’ye ulaştı. Bu yapılar otantik atmosferleriyle yabancı turistlerin ilgi odağı. Şanlıurfa ile ilçeleri Birecik, Harran ve Viranşehir kentsel SİT alanı ilan edildiği için tüm bu çalışmalar ilgili birimlerin kontrolü altında yürütülüyor.
2006’da Urfa’yı 400 bin yerli, yabancı turist ziyaret etti. Geçen yıl ziyaretçi sayısı 250 bin’e düştü. Urfa’daki turizm çevrelerine göre düşüşün birden fazla nedeni var: Özel havayolu firmaları uçuşlarını kaldırdı, THY ise cazip olmayan saatlerde sefer düzenliyor. Çevre kentlerdeki, hatta Irak’taki şiddet olayları Urfa’nın da güvensiz olduğu izlenimini yaratıyor.
Yıldız ise yanlış algılama kurbanı olduklarını söylüyor: "Diyarbakır’da patlayan bomba bizi etkiliyor. Irak ve Diyarbakır, şehrin turizm haritasında gösterildiği zaman ’savaş var’ deniliyor. Geçen yıl, bu nedenle turlar iptal edildi. Oysa şunu rahatlıkla söyleyebiliriz ki, Şanlıurfa, Güneydoğu’nun en huzurlu kenti."
Urfalılar bu yıl da benzer sonuçla karşılaşmamak için önlemini almış. Türkiye’nin önde gelen tur operatörleriyle görüşerek, bölgeye turist akımını güçlendirmenin yollarını araştırıyorlar. "İddialıyız" diyor Selami Yıldız "Hedefimiz yakın gelecekte yılda 1 milyon turist ağırlamak."
ŞANLIURFA’DA TURİZMİ CANLANDIRACAK PROJELERGAP Uluslararası Havaalanı: 4 bin metre pist uzunluğuyla Türkiye’nin en büyük pistine sahip havaalanı 10 Temmuz’da açılıyor. Tesis ayrıca Türkiye’nin tek kargo limanına sahip.
Millet Hanı Projesi: 17 bin metrekarelik alanıyla Topkapı Sarayı’ndan sonra Türkiye’nin ikinci büyük müzesi olacak. İlde yapılan arkeolojik kazılarda elde edilen binlerce eser sergilenecek.
Büyükşehir Belediyesi 35 mahallede tarihi sokakları eski haline çevirme çalışması başlattı.
Hz. İbrahim Yolu: Harvard Üniversitesi’yle yürütülen projede, İspanya’daki Camino Yolu gibi yürüyüş rotası oluşturulacak. Hz. İbrahim’in doğduğu Harran’dan başlayan yol, daha sonra izlediği rota üzerinden Suriye ve Ürdün’den geçip, vefat ettiği El Halil’de sona erecek. 1100 kilometrelik güzergah uluslararası kampanyayla cazibe merkezi haline getirilecek.
İl Kültür Turizm Müdürlüğü Hizmet Binası: Turizm hamlesinin merkez üssü yenilendi. El sanatları derslikleri, üretim atölyeleri, sergi salonunun yanı sıra Urfa Arşivi ve hediyelik eşya mağazası bulunuyor binada. Çevresi kültür parkına dönüştürüldü.
Haleplibahçe Temalı Park Projesi: Bölgede bulunan mozaikler sergilenecek.
Urfa Kalesi Restorasyonu: Arkeolojik kazı ve restorasyon yapılacak.
Göbeklitepe: Turizm yolu standartlarında yeni yol çalışmaları başladı. Göbeklitepe’yi tanıtan ışıklı tabela ve yön levhaları konuldu.
El Ruha ve Dedeman’dan sonra Hilton da Urfa’ya geliyor. Belediye 4 yıldızlı otelin yer tahsisini tamamladı. Vakıflar Genel Müdürlüğü de 4 yıldızlı otel yaptırıyor.
Deniz-kum-güneş turisti 50 dolar kültür turisti 250 dolar harcıyor
Deniz, güneş turizminin çok büyük gelir getirdiği sanılıyor. Aksine Türkiye’yi ucuz turizm ülkesi görüntüsüne taşıdı. Geçmişteki kadar zengin kültür gezgini artık gelmiyor. Bu turistler gezmeyi seven, çevreye duyarlı, harcamayı bilen, harcama potansiyeli olan kişiler. Şimdiki ucuz turist kültürle ilgilenmiyor ya da ucuz kültür turu arıyor. Dünyada insanlar ikiye ayrılır, Tac Mahal’i görenler ve görmeyenler, derler. "İnanılmaz Hindistan" sloganı bu ülkeye yılda 5 milyon kültür turisti çekiyor, bu gezginler diğerlerinden iki kat fazla kalıyor, beş kat fazla harcıyor. Türkiye de dünyada "Görülmesi gereken ilk ülke" haline getirilmeli. TÜRSAB’ın Kültür Turizmi Komitesi bu konuda çalışıyor. Dört sempozyum düzenledik. Acentalar ve tur operatörleriyle sürekli görüşüyoruz, Urfa ve çevresine düzenlenecek turları teşvik ediyoruz. Terör gerekçesiyle turlar iptal ediliyor. Oysa Irak’ın yanı başındaki Suriye turist kaynıyor. Demek ki gezginlerin dikkatini çekmenin yolu bulunmalı. Örneğin inanç turizmi, kültür turizminin yolunu açabilir. Yurtiçinde kültür değerlerine önem veren bir kitle yaratırsanız, yabancıları da peşinden getirebilirsiniz.