Under construction inşaat sürüyor

Güncelleme Tarihi:

Under construction inşaat sürüyor
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 14, 2006 00:00

İstanbul’un yeni alışveriş, eğlence ve yaşam merkezi Kanyon, açılmadan önce bir sergiye ev sahipliği yapıyor. Sekiz önemli fotoğrafçı inşaat halindeki Kanyon’da fotoğraf çekti. Bennu Gerede bir işçiyi Penthouse dergisine bakarken, Lal Dedeoğlu başka bir işçiyi döşeğine yatmış kitap okurken görüntüledi.

Haberin Devamı

 Sıtkı Kösemen çıplak bir kadını inşaat malzemelerinin üzerinde çekti. Tamer Yılmaz, kırmızı bikinili bir mankenin eline yangın söndürücüsü verdi, ismine de "Yangın ve Söndürücüsü" dedi. Fotoğrafçılardan biri İtalyan: Oliviero Olivieri.

Seyahat ve life style fotoğraflarıyla tanınan Olivieri, Kanyon’da çalışan işçilerden birini ailesiyle fotoğrafladı. "Yeniden tanımlanan kent yaşamı" fikriyle yola çıkan fotoğrafçılar tamamen özgür bırakıldı. Kanyon Genel Müdürü Markus Lehto, "Her sanatçı Kanyon’u kendi bakış açısıyla yorumladı. Sonuçtan çok memnunuz" diyor. Under Construction (İnşaat Sürüyor) adlı sergide her fotoğrafçının beş fotoğrafı yer alacak. Toplam 40 fotoğraf sergilenecek. Açılış için 16 Mayıs’ta Kanyon’da büyük bir davet düzenlenecek. 31 Mayıs 2006’dan sonra ise isteyen sergiyi gezebilecek.

Haberin Devamı

BENNU GEREDE

İşçilere teşekkür ederim bana teslim oldukları için

Kanyon’un olmayan kapısından içeri girdiğim zaman, gözüme ilk çarpan şey yük asansörü oldu. Pespembe. O asansörün uzun süre öyle kalması için dua ettim. Asansörü işçilerle görüntülemek istiyordum. Dualarım kabul oldu ve maceramız başladı. Bana Kanyon’u çok şeker genç bir çocuk gezdirdi. O kadar malzeme çarptı ki gözüme, bir sergi değil, milyonlarca sergi oluşur bu başyapıttan diye düşündüm. Her köşeyi döndüğümüzde, her merdiveni çıktığımızda rüzgar gibi çalışan işçilerle karşılaşıyorduk. O işçiler ki hepsinin inanılmaz hikayeleri var, inanılmaz ifadeleri var, inanılmaz emekleri var. Keşke hepsini tek tek görüntüleyebilseydim. Onlara çok teşekkür etmek istiyorum, bana güvendikleri ve teslim oldukları için.

İstanbul’da doğdu, New York’ta büyüdü, Paris’te fotoğrafçılık okudu. Şu günlerde Töre Cinayetleri isimli yeni bir sergi üzerine çalışıyor. İstanbul’da moda fotoğrafçılığı yapıyor. Üç çocuk annesi.

SITKI KÖSEMEN

Şantiyedeki çıplak

İnşaatlarda -henüz tamamlanmamış mekanlarda- imgeler ve nesnelerle baş başa kaldığınızda günlük yaşamınızda görmeyi istediğiniz, istemediğiniz, içinde yaşadığınız, yaşamak zorunda olduğunuz bireysel, ekonomik, kültürel koşullarda kabul ettiğiniz, etmediğiniz bütün olguları görebilir ve tanıyabilirsiniz. Bu yapıtların sanat olup olmadığı konusunda kuşku duyabilirsiniz. Tek tipleşmeye, geçiciliğe yönlendirilmiş görsel alışkanlıklarınızı rahatsız ettiği için bunlara karşı tepki duyabilirsiniz. Bunların gerçekleri yeterince yansıtmadığını düşünüp küçümseyebilirsiniz. Gerçeklerin böyle irdelenmesi gerektiğini düşünüp sevinebilirsiniz. Bu duygu ve düşünceler bir yandan sizin, öznel bir "hakikat"i aradığınızın güvencesidir. Bir yandan da şekillenmemiş mekanlar içinde, algı gücünüz zorlanabilir, önyargılarınızı silkip atamayabilirsiniz, bakış açınızı genişletmekte güçlük çekebilirsiniz.

ODTÜ mimarlık mezunu. Toplu konut projeleri yapıyor. İlk fotoğraflarını 1980’de sergiledi. Mimarlık çalışmaları dışında fotoğrafçılık alanında 14 kişisel sergi, 6 albüm, 5 kitap çekimi var.

TAMER YILMAZ

Yangın ve söndürücüsü

Bu fotoğrafın adı yangın ve söndürücü. Kanyon tam bir yaşam merkezi. Şık, eğlenceli, ilgi çekici, ateşli, zevkli. Kırmızı bikinili kadın bunların hepsini simgeliyor. Yangın söndürücüsü Kanyon’un aynı zamanda emniyetli bir yer olduğunu gösteriyor. Bir başka fotoğrafta mankenin elinde çekiç var. Bu ne demek? Kanyon dayanıklı bir yer demek. Bir diğerinde kadın elma yiyor. Yani Kanyon sağlıklı bir yer. Çektiğim tüm fotoğraflarla Kanyon arasında bir denge var.

Fotoğrafçılığa Ulus Gazetesi’nde başladı. Mimar Sinan Üniversitesi Fotoğraf Bölümü’nü bitirdi. Çeşitli reklam fotoğrafçıları ile birlikte 6 yıl çalıştı. 1990’da kendi stüdyosunu kurdu ve moda fotoğrafçılığına ağırlık verdi. Çalışmalarını FABRİKA adı altında yürütüyor.

MERİH AKOĞUL

Binanın röntgeni gibiydi

Ben bakışımı, Kanyon’un inşaatı bittiğinde görülemeyecek olan detaylar üzerinde yoğunlaştırdım. Rastlantısallığın, karmaşa ve tamamlanmamışlığın estetiğini; ham, atık ya da sırasını bekleyen nesneler aracılığıyla yansıtmaya çalıştım. Bu nesneler, tamamen temizlenip toparlanacak olan ve yapıların son kullanıcıları tarafından asla görülemeyecek olan detaylardı. Binanın röntgenini çekmek gibiydi. Artık yapıların da tıpkı insanlar gibi bedenleri ve ruhları olduğuna ve nefes aldıklarına daha fazla inanıyorum.

Marmara Üniversitesi, Güzel Sanatlar Fakültesi Fotoğraf Bölümü öğretim görevlisi. Aynı zamanda Kadir Has Üniversitesi ve Eyüboğlu Koleji’nde de dersler veriyor. 1992’den beri fotoğraf kitapları yayınlıyor. Bu proje için çektiği fotoğrafa Kanyon ilkbahar ismini verdi.

LAL DEDEOĞLU

Kitap okuyan işçi

Sergi için bir işçiyi yer yatağında kitap okurken görüntüledi: "Bu fotoğrafı çekerken inşaatı süren yapı ve yapıcılar ile bir gün geçirdim. İleride ne olacağını keşfetmeye çalıştım."

Mimar Sinan Üniversitesi fotoğraf bölümü mezunu. 1993 yılında 333 adlı kendi stüdyosunu kurdu. 1999 yılında fotoğrafçlığa ara verdi.

OLIVIERO OLIVIERI

İtalyan gözüyle işçi ailesi

Bir fotoğrafçı olarak, yapının karmaşıklığı ve en önemlisi her şeyin büyük bir şehrin orta yerinde dönüyor olması bakımından Kanyon benim için büyük şanstı. Alışveriş merkezinin en ilginç bölümlerinden biri gösteri alanı. İlk göze çarpan her seviyede alanın etrafını saran kavisler. Balkonların yarattığı kavisler, sana takip etme hissi, seni alıp götürdükleri yere yürüme isteği veriyor. Ayrıca sürekli gökyüzünü görme imkanı sunan bir alışveriş merkezi fikri bence çok ilham verici.

20 yıldır fotoğraf çekiyor. Londra Central Holborn’dan mezun. Dünyadaki bütün büyük seyahat ve life style dergilerinde onun imzasını görebilirsiniz.

KORAY ERKAYA

Sekiz saatlik vücut makyajı

Ön inceleme için Kanyon inşaatına gittiğimde, yapı içerisinde birçok detay gözüme ilişti. Bu detaylardan nasıl farklılık yaratırım diye düşündüm. İnşaatta mevcut detaylar ile "KANYON" yazısının harflerini stilize ederek kullandım. Ama olmadı. Eksik bir şey beni rahatsız etti. Beni rahatsız eden boşluğu çıplak ve vücut makyajlı bir model ile doldurdum. Makyöz Gülüm, sekiz saatlik bir makyaj sonrası çıplak modelin vücuduna belirlediğimiz arka fonu resimledi ve mekanın orijinal fotoğrafını modele yansıtarak fotoğrafladım.

Ankara doğumlu. Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Fotoğraf bölümü mezunu. 1990 senesinden beri serbest fotoğrafçı olarak çalışıyor.

MURAT GERMEN

Gittim, gördüm baktım, çektim, seçtim

Gittim, gördüm, durdum, baktım, anlamaya ve içine girmeye çalıştım, inşa eylemine ve icra edenlere saygı ile baktım, içselleştirmeye çalıştım, belli bir süreliğine sahiplenebilmek istedim, o an içinde bulunduğum dünyadan yeni bir alt-dünya yaratmayı hayal ettim, fotoğraf çektim, çektim, çektim ve seçtim. Ortaya çıkan dünya herkes için amaçlanan, ama aslında hayli kişisel nitelikte bir sanrı belki de.

Sabancı Üniversitesi Sanat ve Sosyal Bilimler Fakültesi’nde fotografçılık ve görsel iletişim tasarımı dersleri veriyor. Fotoğraf, mimarlık, kent planlaması, sanat ve bilgisayar destekli tasarım konularında birçok yayını bulunuyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!