üeaü

Güncelleme Tarihi:

üeaü
OluÅŸturulma Tarihi: AÄŸustos 05, 2010 17:45

Haberin Devamı

- Acıbadem mobil sağlık hizmeti dediğimizde ne anlamalıyız? Sistem nasıl işliyor?

Mobil Sağlık hizmetleri dünyada çok hızlı büyüyen bir sektör. İki gerekçesi var: Birincisi hastaları bulunduğu yerde tedavi etmek ya da sağlıklarının iyi durumunu sürdürmesini sağlamak, ikincisi maliyetleri düşürmek. Çünkü mobil sağlık hizmetleri maliyeti düşüren bir şey.

- Kaç bölüm var?

Dört ana bölümü var. Bunlardan birincisi acil sağlık hizmetleri. En iyi bildiğimiz, en çok gördüğümüz ambulanslar. İkincisi ve acili evde bakım hizmetleri. 'Evde bakım ne?' diye baktığımızda kısaca kişinin bulunduğu ortamda adı evde, işte yolda her yerde olabilir. Kişinin bulunduğu ortamda koruyucu, iyileştirici tedavi hizmetlerinin bütünün verilmesi.

- Bunlar maliyetli mi oluyor peki?

Maliyetli olan tarafı uzun dönem bakımı. Evde 24 saat bir hemşirenin hizmet verdiği bakımdan bahsediyorum. Bizim söylediğimiz evde enjeksiyon, pansuman gibi girişimsel hemşirelik diye adlandırdığımız hizmetler aslında çok ucuz. Şu anda İstanbul’da altı lokasyonda hemşiresiz sürücüsüyle bekleyen sabah 7'den gece saat 11.30'a kadar çalışan kendi ekiplerimiz var. Dolayısıyla maliyetimiz sabit. Enjeksiyondan örnek vereyim şu an hastanede bir enjeksiyon yaptırmanın maliyeti kabaca 25 lirayken 30 liraya evinizde yaptırabiliyorsunuz. Eğer hastane yakınında oturmuyorsanız, hazırlanıp çıkmanız külfete, yol parası da daha çok masrafa neden oluyor. Ya da fizik tedavi. Şuan çok yoğun bir şekilde ayda kabaca 2 binin üzerinde fizik tedavi seansı yapıyoruz.

- Eve mi geliyor ekipler?

Özellikle bel, diz ve omuz ameliyatları ciddi fizik tedavi gerektiriyor. Düşünün hasta çıkmış hastaneden, üçüncü gün hala ağrısı dikişi var. Her gün alıyorsunuz o hastayı, evinden taksiye bindiriyorsunuz, hastaneye götürüyorsunuz, fizik tedavi yaptırıyorsunuz, geri döndürüyorsunuz. Şu anda fizik tedavi maliyetimiz hastaneyle aynı. Bu tür hizmetleri doğru bir ölçek ekonomisiyle birleştirdiğimiz zaman maliyetleri çok düşüyor. Pahalı olan nedir, pahalı olan uzun dönem bakım. Biz ne yapıyoruz, bir hemşiremizi onlarca hastaya bölüyoruz. Öbür tarafta ise bir hemşire sadece bir hastayla ilgileniyor.

Burada esas kurgu, tedavinin takibi. Mesela ameliyat sonrası yara bakımlarında hemşire arkadaşlarımız yüksek kalitede dijital fotoğraf çekip, doktora gönderiyor. Böylece doktor, ağrısı var mı, yara bölgesinde ateşi var mı görüyor. Böylelikle hasta aslında hastaneden çıktığında, o hekimle bağlantısını koparmamış oluyor. 

- Check-up da yapıyor musunuz?

Haberin Devamı

Evde ya da işyerinde, nerede istiyorsa hasta check-up yapıyoruz. Bir ekibimiz geliyor, röntgen çekiyor, kanınızı alıyor, doktor muayene yapıyor. Bulunduğunuz yer evinizse, evinizde röntgeniniz çekiliyor, EKG'niz çekiliyor hatta istersek ultrasonu da götürüyoruz paketin içeriğine göre. Mesela en son 127 hakemin tüm mobil check-up'ını biz yaptık. Bulundukları yerde kalp ultrasonu da yaptık. Çünkü yani zaman olmadığı için insanlara bulunduğu terde istediği zamanda yani bana bugün akşam gelin dediğin zaman eğer aç kalmayı göze alıyorsa akşama kadar gidip akşamda yapılır.

- Hastaneye gitmekle maliyeti aynı diyorsunuz yani gidip bir hastanede chack-up yaptırmakla sizde yaptırmanın bir anlamı yok.Â

- Bu hizmetin bir sonraki aşamasında neyi öngörüyorsunuz?

Dünyada da henüz daha yeni yeni konuşulmaya başlanan mobilitenin gerçek anlamıyla sağlıkla birleşmesini hedefliyoruz. Burada da aslında hastanın evine bir cihaz yerleştiriyorsunuz. O cihaz, hastanın tansiyonunu, EKG'sini, kan şekerini vb ölçüyor, merkeze naklediliyor. O merkezden doktorlar, verileri inceleyerek hastayı düzenli olarak takip ediyor. Yüksekse hemen geri dönüp "Kan şekeriniz iki gündür yüksek" diyor mesela. Diyeti mi kaçırdınız, ilacı mı değiştirdiniz, ilaç almayı mı bıraktınız? Hepsi takip altında. Bu alan aslında çok sınırsız bir alan. Şimdi en son İrlanda’da bize bir demo gösterdiler. Şöyle: Bir şeker hastasının eline dövme yapılıyor. O hastanın kan şekeri yükseldiği zaman dövme sarı oluyor, çok yükseldiği zaman kırmızı oluyor. Bu sistem, cep telefonunuza bir uyarı gönderiyor. Cep telefonu da otomatik olarak merkeze bilgi veriyor. 24 saat kan şekerinizi elinizi delmeden kontrol edebileceğiniz bir dövme. Bunun gibi milyonlarca cihaz var.

- Vatandaş size nasıl ulaşıyor?

Haberin Devamı

Çağrı merkezimiz var. Hastalar 0212 444 97 24'ten 7 gün 24 Acıbadem Mobil Sağlık Hizmetleri'ni arayabilir.

- İstanbul'da tam teşekküllü kaç tane ambulans var?

İstanbul’da 12 noktamız var. Ankara, Bursa ve Adana’da var. Türkiye’nin coğrafi olarak da yaygınlaşmış en büyük özel sağlık ambulans şirketiyiz.

- Şöyle bir durum olabilir mi, mesela çok acil durum var ve bütün araçlar görevde ne yapılabilir o zaman?

Bu durumda iki yolumuz var, back-up sistemimiz var. Yani yedekliyoruz. Değişik ambulans şirketleriyle anlaşmamız var. Yoğun olduğumuz zaman onlara yönlendiyoruz. Zaten kanuni olarak bir özel ambulans şirketi, çağrılarını karşılayamadığı taktirde 112'ye bildirmek zorunda. Biz de sıkışık zamanları 112'ye bildiriyoruz.

- Herkes yararlanabiliyor mu bu hizmetten?

 Üyelik sistemi var. Bireysel ve kurumsal üyelerimiz var. Operasyon yönetimini bu üye sayısına göre ekipleri artırarak ya da azaltarak yapıyoruz. Mesela Beylikdüzü ve Bahçeşehir bölgesinde giderek artıyordu. Bunun üstüne biz de orada yeni bir lokasyon oluşturduk.

- Nasıl işliyor üyelik sistemi?

Değişik ürün paketleri var temelde sadece acil durum artı medikal. Evde bakım alabileceği ya da içinde belli sigorta paketleri olan acil durumda tedaviyi de karşılayan değişik bireysel paketlerimiz var. Bunları internetten, yüz yüze satış yöntemiyle satıyoruz. Şuan da 14 bin üyemiz var. Bireysel tarafta. Yeni bir şirket olmamıza rağmen. Biliyorsunuz iki yıl oldu acıbadem kurulalı. Bunun yanı sıra 300 bine yakında kurumsal üyemiz var. Kurumsal üyelerimiz genelde özel projelerimizden geliyor. Mesela az önce bahsetmiştim avea ile bir proje yaptık. Alo doktorum 99 11 den 7 gün 24 saat görüntülü olarak cep telefonu üzerinden hekimle konuşabiliyorsunuz. 3Gniz varsa. Mesela bu şuan dünyada ve yarışmada adayız en iyi servis geliştirmesinde. Mesela turkcellle diyet paketi geliştirdik. 2222 ye diyet yazıp gönderiyorsunuz, size özel boyunuzu, kilonuzu, sağlık durumunuzu yazıyorsunuz ve size özel bir diyet menüsü ve paketi geliyor. Her gün menünüz geliyor, akşamları motivasyon videonuz geliyor. Haftada bir kilonuzu soruyoruz tekrarlıyoruz. Hatta bunu bir adım öteye getirip haftada bir diyetisyenlerle görüşmeye getirip mesela bu paketlerle kişiselleştirmeye çalışıyoruz. Onun haricinde Türk Telekom videofonla çok büyük bir çalışmamız oldu. Bu da dünyada ilk oldu. Videfon aracılığıyla tüm videofon aboneleri görüntülü olarak doktorla konuşabiliyorlar. Philipsle bir çalışma yaptık babalar günü ve anneler gününe yönelik 50 tl lik alış veriş yapana temel paketimizi hediye ettik. Bunun gibi yüzlerce çalışmamız var. Bu dolayısıyla tamamen kapasite yönetimi yapıyoruz. Tabi yinede bu numarayı üye olmayanlarda arayabiliyorlar. Servis başına para ödeyerek ama tabi nisbeten daha az. Üye olmayanların araması. Ama yani operasyon yönetimi dediğim gibi bu trendy analizlerini yapıyor. En önemli konulardan bir tanesi bu yani trendy analizleri. Bunlara göre aşağıda devamlı dinamik bir ekip yönetimi var. Mesela şimdi ramazan geliyor ramazanda üye olsun olmasın bizim çağrılar artar. Dolayısıyla şimdi ramazan döneminde gündüz döneminden çok gece ekibimiz olacak. İftar yapıp, ne kadar az yiyim dese de herkes…

- Peki bu mobil sağlık hizmetlerinin hedefinde ne var, beş yıl ilerisini düşünürsek?

Haberin Devamı

Tüm dünyaya baktığımızda tüm dünyada bu tür yapıları zaten sigorta şirketleri yada sağlık finansörleri SGK gibi finans ediyorlar hatta fazla fazla finans ediyorlar, neden çünkü iki sebep hastanede yatış süresi kısalıyor, dolayısıyla ödediği miktar azalıyor. İki; yönetilebilir bir risk ortaya koyuyor. Özellikle bizim medikal boşlukta yaptığımız nedir, size hatta birkaç tane istatistikte gönderirim. Bir diyabet hastasının kan şekeri yüksekliği nedeniyle hastaneye gitme oranını yüzde 50 azaltabiliyorsunuz. Diyabet artık dünyada inanılmaz durumda. Avrupa birliğinden bir rakam vereyim. Bir diyabetlinin maliyeti 13 bin beş yüz euro. Avrupa da ki sağlığı finanseden yapılarak. Normal bir kişinin maliyeti 3 bin eurolar civarında. Mesela medikal boşlukla ilgili en çok Avrupa da üstünde durulan konu diyabet medikal boşlukla birleştiğinde bu maliyet 13 bin euroluk maliyet, 4 bin beş yüz eurolara indi. Bu tabi en büyük finansör ve Türkiye de biraz zor. Çünkü hala Türkiye de hastanecilik birinci esas, ilaç birinci esas dolayısıyla bize verecek para yok kamunun. Şöyle söyleyeyim önümüzdeki 5 yıl içinde mutlaka SGK bu tür yapılarla çok yakın iş birliğine gidecekler. Biz tabi hiçbir planımızı ona göre kurmuyoruz, acı badem sağlık kurumu da kurmuyor. Biliyorsunuz SGK ile anlaşması olmayan ender yapılardan bir tanesiyiz. Biz açıkçası sağlına değer veren ve çok düşük maliyetlerle bunu alabilecek modellerle yani satın alamayacak kişilere büyük gruplarla sponsorluklarla bu hizmeti ulaştırmaya çalışıyoruz. Ama dediğiniz gibi günün sonunda bu mutlak suretle SGK da bu çalışmayı başlatacak.  O zamanda zaten Türkiye de ki en yaygın yapı olarak hazır olacağız. Bizim kendi SGK sız planımız önümüzdeki 5 yılda kabaca 50-100 milyon dolarlık ciro büyüklüğüne ulaşmak. Pazarda da tahminen bir yüzde 15-20 gibi  paya ulaşmak bu bağlamda. Mesela 14 bin bireysel üye kaça çıkabilir?

Bizim hedefimiz 35 binlere taşımak bunu önümüzdeki 3 yıl içinde. Kurumsal taraf tabi uçsuz bucaksız. Devamlı proje geliyor, açıkçası orda da çok ince eleyip sık dokuyoruz. Çünkü projelerin bir yanı da aslında yapmak için yapılıyor. Promosyon gibi yapıyor bizde o tür şeylere girmiyoruz. Hani işte kalem vereceğine bunu ver. Ama o zamanda insanlar bunun değerini görmüyor, kullanmıyor. Çünkü burada esas kullanmak kullanmazsanız hani orda bir hizmet var. O yüzden biz mesela bireyseli çok önemsiyoruz çünkü kullanılıyor. Hastalarımızın çoğu yaşlı. Endişeleri var kalp krizi geçirsem ne yaparım, ya da takip edilmek istemiyor. Dolayısıyla bunu kullandıkça bu kulaktan kulağa herkes birbirine anlatıyım. Bir örnek anlatıyım. Bir üyemiz var bahçeşehirde. Evinde tansiyon aleti ve kan şekerinden oluşan bir çip var ve devamlı ölçüyor. Ve kızı Amerika dan annesinin tansiyonunu takip ediyor. Habire bizi arıyor, ya yine benim annemin tansiyonu çıkmış diyor. Bizim ekip diyor ki merak etmeyin çok yüksek değil. aslında medikal kursu anneye değil kızına veriyoruz. Ama kızı için müthiş bir şey mesela bu yazı kaçırdık ama mesela gelecek yaz ayvalık bölgesinde bir çalışma yapacağız. Yine bir GSM şirketiyle. Bir çok insan yazlığa gidiyor ve çocuklar burada. En azından benim anne babamda öyle. İkisi de yaşlı ve kronik hastalar. Yazlığa gidiyorlar. Yazlıklarda biliyorsunuz şehre uzak. Tansiyon ilacını alıyor mu? Sürekli telefonla konuşuyoruz. Nasıl gidiyor? Güneşte kalma tansiyonun fırlar. Düşünsenize her yazlıkta böyle bir sistemin olduğunu ve düzenli olarak sabah akşam tansiyonunu öğrendiğimizi ve bir doktorunda bunu takip ettiğini bildiğimizi. O zaman tabi çok ciddi bir konfor sağlanıyor. Yanı bunun hastaya yansıttığı güven ve konforu anlatmak mümkün değil kullanmak lazım. Tabi konvasyonel taraf zaten büyüyor. Eve hemşire, eve doktor, eve fizyoterapist, mesela ---- enfeksiyonu var çok hızlı büyüyor hastane çıkışında hastanın yatacağı odaya gidip dezenfekte ediyoruz. Neden çünkü hastayı siz orda pırıl pırıl güvenilir hastane odalarında tutuyorsunuz, sonra eve gidiyor nasıl temiz mi değil mi bilmediğimiz. Anne bebek hizmetimiz var yine doğumun 7 ile 17. günü arası doğumun hemen ardından eve bir hemşire geliyor. Eğitim hemşiresi. Bebeğinizin boyunu, kilosonu ölçüyor. Anneye emzirme tekniklerini öğretiyor. Göbeği düştüyse anneyle beraber bebeği yıkıyor. İlk yıkamasını öğretiyor. Son derece mutluluk verici bir hizmet. Ayda 700 e yakın anneye bu hizmeti veriyoruz. Şimdi bu burada da ciddi şekilde bir büyüme planımız var. Hemen ramazan çıkışında bir takım gruplarla anne bebek tarafından şey yapan ve anne bebeği şimdi birde soft ortama taşımayı planlıyoruz. Çünkü hamile kalma kalmama hamilelik dönemi hamilelik sonrası dönemler annelerin en çok bilgiye ihtiyaç duyduğu dönemler bunu biz  bir portal altında toplayıp annelere bu konuda da ayrıntılı bilgi işte doğuma hazırlık kursları eğitimleri gibi bir sosyal sorumlulukta planlıyoruz. Çok yakında onunla ilgili de bir şey olacak. Yani aslında söylenmesi gereken en kritik taraflardan bir tanesi bizim yani sadece bizim değil aslında bütün mobil sağlık şirketlerinin ulaşması gereken nokta hakikaten tek merkezden çözüm üretme noktası. Bizim bir çok üyenin en çok mutlu olduğu konulardan bir tanesi de o. Bir tane numara biliyorsunuz yani şöyle düşünün ambulans kaç polis kaç sağlığınızla ilgili 444 907 24 bildiğiniz zaman aramanız gereken orası. Bir şekilde aradaki çağrı merkezi ekibimiz size bir çözüm üretiyorlar. Zaten hemşireniz, doktorunuz, ambulansınız geliyor. Üye değilseniz yine size bir çözüm üretiyoruz. Hava ambulansı lazımsa hava ambulansı üretiyoruz. Mesela diğer konulardan bir tanesi de hava ambulansı özellikle yaz aylarında haftada 3-4 tane hava ambulansı operasyonu yapıyoruz. Hem yurt dışından Türkiye ye hem de Türkiye den yurt dışına gittiyse de hastalık getiriyor. Burada da tek numarayı bilmeniz sizin için yeterli.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!