RÖPORTAJ: Dilek DALLIAĞ
Oluşturulma Tarihi: Eylül 11, 2006 00:00
Türk sinemasının en önemli kadın oyuncularından Hülya Koçyiğit, yeni sezonda kadın programıyla izleyicilerin karşısına çıkmaya hazırlanıyor. Şimdiye kadar birçok film, dizi ve televizyon programı teklifleri aldığını belirten Koçyiğit, bir şeyler verebileceğini umduğu bu kadın programı yüzünden hepsini reddettiğini söyledi.
Türk sinemasının usta isimlerinden Hülya Koçyiğit, yeni sezonda öğleden sonra yayınlanacak bir kadın programıyla karşımızda olacak. Son dönemde "Eski Yeşilçam" ve "Mülk" adlı sinema filmleri, Ahmet Altan’ın romanından uyarlanan "Kılıç Yarası" adlı TV dizisi, "Vişne Bahçesi" isimli tiyatro oyununda oynaması için teklif aldığını söyleyen Koçyiğit, farklı olacağına inandığı kadın programı yüzünden hepsini reddettiğini dile getirdi.
Koçyiğit, TV programıyla ilgili heyecanını Kelebek okurlarıyla paylaştı.
Televizyonlarda birçok kadın programı var, sizin programınızın onlardan farkı ne olacak?
- Yedi yıl önce de ’Son Çare’ adlı yardım programında yer almıştım. Bu sezonda yayınlanacak programımızda kadın duyarlılığına, toplum sorunlarına, eğitime, uzmanlar eşliğinde yer vereceğiz. Umarım bu kadar kadın programının içinde güzel bir yere oturabiliriz. Ben kendim olarak orada yer alacağım ancak bu kadar uç yaşantılar içinde umarım eğitime, yaşama dair dokunuşları en iyi şekilde insanlara sunacağız.
Sizi aynı zamanda dizi, sinema gibi projelerde de görebilecek miyiz?
- Bu programı kabul etmemin yanında oyunculuk adına iki sinema filmi, bir televizyon dizisi ve bir tiyatro oyunu teklifini de geri çevirdim. Tercihimi bu yıl programdan yana kullandım. Aklımda o projeler yine de var. Çünkü hepsi çok kaliteli ama ben şu an programının heyecanı içindeyim.
SEKS FİLMLERİNDEKİ KADINLAR NEREDE
Peki, gelen tekliflerden biraz bahseder misiniz?
- Çok özel üç projeden ilki, Ahmet Altan’ın romanından televizyon dizisi olarak uyarlanan "Kılıç Yarası"nda ’Mihrişah Sultan’ karakteri oldu. Bu önemli bir proje. Karakter de çok güzel aslında. Ama tarihi bir yapım ve pahalı bir prodüksiyon. İkinci proje ise, ’Eski Yeşilçam’ isimli bir sinema filmi. Ayhan Sonyürek’in senaryosunu yazıp, yöneteceği bir
film. Eski seks filmlerinde rol alan, yıllar sonra bir yönetmene aşık olan fakat itiraf edemeyen bir kadın rolüydü. Bu filmi de çok heyecan verici buldum.
Zaten daha önce de böyle bir proje yer almamıştınız...
- Evet, bu rolün bana getirilmesi de enteresan oldu. Çünkü Yeşilçam’ın seks filmleri döneminde hiç seks filmlerinde yer almadım. Bunu sorduğumda da Ayhan Bey, "İşte bu yüzden sizin olmanız enteresan olur" dedi. Ama bu proje de programdan dolayı kabul edemediğim bir proje oldu. Çok heyecanlandım. Açıkçası, o dönem ile ilgili kadın oyuncularımızın yapacağı tek iş bu olduğu için bu rolleri kabul ettiklerini biliyorum. Erkek oyuncular bugün yine kariyerlerine devam ederken o filmlerde yer alan kadın oyuncular ortalarda yoklar. Bu da bana acımasızca geliyor. Bu film biraz da o dönemin oyuncularına saygı niteliğinde çekilecek.
BEN İSTEMEYİNCE HÜLYA AVŞAR’A TEKLİF GÖTÜRDÜn Geçtiğimiz yıl Gencay Gürün’ün teklif ettiği Anton Çehov’un ’Vişne Bahçesi’ oyunununda da yer alamamıştınız.- Evet, dizim olduğu için bu proje olamamıştı. Bu yıl da programdan ötürü rafa kalktı. Dizi Göksel Arsoy, Ediz Hun gibi o kadar iyi bir eski ekibi bir araya getirmişti, biz o kadar heyecanlıydık ki ancak sonu pek istediğimiz gibi olamadı. Dizinin senaryosundaki kopukluklar, yetersizlikler benim canıma tak etti. Ki benim bunu yapıyor olmam bile enteresandı. Neyse ben diziden senaryonun olumsuz gidişatı yüzünden ayrıldım.
n Diziden ayrıldınız. Daha sonra neden tiyatro oyununda yer almadınız?
- Gencay Hanım dizi devam ederken bana alınıp Hülya Avşar’a teklifi götürmüş. Sonra da "Ben ne yapıyorum!" deyip geri çekilmiş. Ben çok istiyorum ama şimdi televizyon programı olunca ona zaman ayıramayacağım. Tiyatro ayrı bir disiplin gerektiriyor. Rol almayı çok istiyorum ama bu yıl yine mümkün olmayacak.