Türkler beni hiç hayal kırıklığına uÄŸratmadı

Ä°talyan bir yaratıcı ve patron, Türk bir baÅŸkan ve ekibi oluÅŸturduÄŸu dünyanın en baÅŸarılı kadın giyim markalarından Luca Luca'nın baÅŸarı hikáyesi.Ä°talyan bir yaratıcı ve patron, Türk bir baÅŸkan ve ekibi oluÅŸturuyor Luca Luca'yı. 10 yıl gibi kısa bir sürede, dünyanın en baÅŸarılı kadın giyim markalarından birinin baÅŸarı hikáyesi bu. Bir Amerikan ÅŸirketi diye biliniyor ama kıyafetlerinin tarzı ve tavrı Avrupa kokuyor. Zaten yaratıcısı da minyon tipli, mavi gözleri ve ağır mı ağır Ä°talyan aksanıyla, sanki ‘‘Ben Ä°talyanım’’ diye bağırıyor. Ä°lginç bir karışım. Müşteri de bu karışıma bayılıyor. Luca Luca kreasyonları artık Türkiye'de de, Beymen maÄŸazalarında bulunabiliyor. Luca Luca'nın kurucusu ve tasarımcısı Luca Orlandi ile Manhattan'da markasının yükseliÅŸini, tasarımı ve Türkleri konuÅŸtuk.n Ä°talya'dan ABD'ye nasıl geldiniz?-1963'te Milano'da doÄŸdum. 1987'de Milano'da iÅŸletme eÄŸitimini bitirdikten bir hafta sonra ABD'ye taşındım. Ancak bunu tasarımcı olma hayali taşıyarak yapmadım. Buraya yüksek lisans eÄŸitimi almak, tecrübe kazanmak ve tekstilin hangi bölümüyle ilgilendiÄŸime karar vermek için geldim. Her zaman bu sektörde çalışacağımı biliyordum. Ama burada kendi markamı yaratacağımı hayal edemezdim.n Columbia Business School mezunusunuz. Yani tasarım deÄŸil, iÅŸletme eÄŸitimi aldınız. Nasıl oldu da tasarımcı oldunuz?-Ailem tekstil sanayicisi. Ä°plik, tekstil makinesi ve kumaÅŸ üretiyoruz. Herkes, benim iÅŸin bu kısmına gireceÄŸimi düşünüyordu. Ä°ÅŸin yaratıcılık kısmına kaymam hem kendim, hem de ailem için sürpriz oldu. Luca Luca'yı kurduktan sonra, asıl tasarımla ilgilendiÄŸimi keÅŸfettim. Yönetim iÅŸini Yıldız'a bıraktım. n Aile iÅŸinizde hálá aktif olarak rol alıyor musunuz?-Hayır. DoÄŸrusu, hiçbir zaman çok ilgili deÄŸildim. Ãœniversitedeyken onlarla part-time olarak çalıştım ama gerçek anlamda iÅŸin içinde olmadım.n Moda dünyasında baÅŸarılı olmanızda, Ä°talyan olmanızın katkısı oldu mu?-Tabii. Birçok hazır giyim ürünü, Ä°talya ve Fransa'da üretiliyor. Amerika'da daha çok fason yapılıyor. Ä°talyan olduÄŸum ve Ä°talya'da tanıdıklarım olduÄŸu için de, hem daha kolay üretici bulabiliyorum hem de iÅŸ kültürünü anlayabildiÄŸim için, onlarla iyi anlaşıyorum. Bu da bana bir avantaj saÄŸlıyor.n Nerelerden ilham alıyorsunuz?-Her yer ve hiçbir yerden. Bazen bir film, kitap ya da dergiden. Genelde bir fikre çok odaklanmamaya çalışıyorum çünkü bu beni kısıtlıyor. Bazen Ä°talya'daki asistanımla bir filmden bahsetmeye baÅŸlıyoruz. Çok erkeksi bir fikirden yola çıkarak, çok kadınsı bir koleksiyona ulaşıyoruz. Bazen boÅŸ bir sayfayla baÅŸlıyorsun, sonra aklına bir fikir geliyor, koleksiyon ortaya çıkıyor, ama ilk baÅŸtaki fikri terk etmiÅŸ oluyorsun.n Kafanızda bir luca Luca kadını tanımı var mı?-Hayır, yok. Çünkü müşteri kitlemiz geniÅŸliyor. Koleksiyonun büyük kısmı gece kıyafetlerinden oluÅŸuyor. Ama takım elbiseler, seksi bluzlar, günlük giysiler de yapıyoruz. Bunları daha önce yapmıyorduk. Bugün eskisine göre daha farklı ve geniÅŸ bir müşteri kitlesi ile karşılaşıyorum. Kimisi genç, kimisi daha yaÅŸlı, kimisi spor giyimi, kimisi gece kıyafetlerini tercih ediyor. Mümkün olduÄŸunca çok insana hitap etmeye çalışıyoruz.n Genelde markaların arkasındaki yaratıcı insanlar, markanın kárı ile ilgilenmez, yaratıcılık peÅŸinde koÅŸarlar. Ortağınızın olmaması yaratıcılığınıza gem vuruyor mu?-Hem evet, hem de hayır. Bu nedenle operasyonlarla ilgilenmeleri için profesyonel bir ekip kurdum. BaÅŸkanımız, baÅŸkan yardımcımız ve maÄŸaza müdürlerimiz, benim kendimi bu konulardan soyutlamama yardımcı oluyorlar. Ben de farklı yerlerde deÄŸiÅŸik ÅŸapkalar takmayı öğreniyorum. Beni toplantıya çağırdıklarında, Luca Luca'nın performansını hissedar olarak dinliyorum ama koleksiyonu yaratırken, bu görevimi unutup yaratıcı ÅŸapkamla çalışıyorum. Kendimi biraz zorluyorum ama bunu baÅŸardığımı düşünüyorum.n Luca Luca'da uzun zamandır Türk yöneticilerle çalışıyorsunuz. Türkler hakkındaki görüşleriniz neler?-Türklere dair çok iyi izlenimlerim var. Beraber çalıştığım ilk Türk, Yıldız. Ä°lk maÄŸazamızın müdürü olarak iÅŸe baÅŸladı ve bugün Luca Luca'nın baÅŸkanı. Yıldız da çalışma arkadaÅŸlarını daha iyi tanıdığı Türkler arasından seçti. Benim için de aynı ÅŸey geçerli. Bu kadar zamandır iÅŸin içinde olmama raÄŸmen, mülakatta bir Ä°talyanın iyi olup olmadığını daha çabuk anlayabiliyorum. Yıldız'ın seçimleri beni hiç hayal kırıklığına uÄŸratmadı.RIFAT ÖZBEK'Ä° BEÄžENÄ°YORUMn Türk tasarımcılar hakkındaki görüşleriniz neler?-Rıfat Özbek'i çok beÄŸeniyor, onun çok yetenekli olduÄŸunu düşünüyordum, ama son zamanlarda iÅŸine ne olduÄŸu konusunda bir fikrim yok. Bu zor bir endüstri. Çok yetenekli birçok genç tasarımcı var.n Onlara ne gibi tavsiyelerde bulunuyorsunuz?-Ä°ÅŸletme eÄŸitiminin baÅŸarıma yardımcı olduÄŸunu düşünüyorum. Belki de insanların hoÅŸlanmadıkları bir alanda eÄŸitim almaları gerekiyor, çünkü insan sevdiÄŸi iÅŸi zaten iyi yapıyor. Genç moda öğrencilerine, okuldaki iÅŸletme derslerine zaman kaybı olarak bakmamalarını tavsiye ediyorum.n Koleksiyonunuzda ayakkabıların dışında aksesuvarlara yer vermeyi düşünüyor musunuz?-Evet. Ayakkabı koleksiyonumuz, satışlarımızın yüzde onunu oluÅŸturmaya baÅŸladı. Önce bu koleksiyonu geniÅŸletmeyi, sonra bir çanta koleksiyonu oluÅŸturmayı düşünüyorum. n Luca Luca ÅŸirketi, Amerikan ÅŸirketi diye geçse de ürünler daha çok Avrupa'dan çıkan tasarımları andırıyor.-Luca Luca, iki ayrı kültürün karışımı. Ben çizimlerimi burada yapıyorum, New York ve Amerika'dan etkileniyorum. Ama kumaÅŸ ve aksesuvarları toparlamak için Avrupa'ya gidiyorum. Koleksiyonu Avrupalılar Amerikan, Amerikalılar Avrupalı olarak görüyorlar. Bu karışım iyi sonuç yaratıyor.n Türkiye'ye geldiniz mi hiç?-Yıldız'ın düğünü için Ä°zmir'e gittim ama maalesef henüz Ä°stanbul'a yolum düşmedi. Türk arkadaşım çok ve beni sürekli Türkiye'ye davet ediyorlar. Gelecek yaz Ä°stanbul kesinlikle listemde başı çekiyor.Luca Luca'nın BaÅŸkanı Yıldız Blackstone Bir yılda yüzde 40 büyüdük çünkü defilelerimiz çarpıcı kumaÅŸlarımız sıradışı n Luca Luca son birkaç yıldır hızla büyüyor. BaÅŸarınızın sırrı nedir?-Son iki yıldır, New York moda haftasında 1000-1500 kiÅŸinin izlediÄŸi defileler düzenliyoruz. Dünyanın dört bir yanından ünlü isimler geliyor. Biz, moda haftasında ilgi odağı olduk. Dergilerde, televizyonlarda yer aldık. Çünkü defilelerimiz diÄŸer markalarınkinden çok farklıydı. New York podyumlarında, daha çok giyilebilir ürünler gösterilir. Luca Luca'nın defilesi ise Avrupa'daki defileleri andırıyor. Mankenler son derece seksi ve çekici. Transparan kıyafetler, seksapeli çaÄŸrıştırıyor. Bu yoÄŸun ilgi sayesinde, Luca koleksiyonu geniÅŸletti ve deneysel tasarımlara yer verdi. n ABD'de kaç maÄŸazanız var?-New York'ta, Madison Avenue'de iki maÄŸazamız var. Chicago, Miami Bar Harbour, Palm Beach ve Dallas'ta maÄŸazalarımız var. Altı ay içinde iki yeni maÄŸaza daha açıyoruz.n New York modasının kalbinin attığı Madison Avenue bomboÅŸ, birçok marka sancılı bir dönemden geçiyor, kepenklerini indiriyor. Siz nasıl oluyor da maÄŸazalarınıza yenilerini ekliyorsunuz?-Satışlarımız, geçen yıla oranla yüzde 40 arttı. Müşteriler daha seçici olmaya baÅŸladılar. Luca Luca'yı seçmelerinin nedeni de, bizim ürünlerimizin daha detay odaklı olması. ÖrneÄŸin, üzerimdeki kumaÅŸ el yapımı. Luca'nın ailesi kumaşçılıkla uÄŸraşıyor. Sıradan kumaÅŸlar Luca'yı heyecanlandırmıyor. O, ilginç kumaÅŸlar peÅŸinde. TÃœRKLER Ä°Åž BÄ°TÄ°RÄ°CÄ° O YÃœZDEN BAÅžARILILARn Koleksiyonlarda bu kadar geniÅŸ bir renk paleti kullanılmasının nedeni ne?-11 Eylül'den beri bir karamsarlık hákim. O zamandan beri, biz deli gibi renk satıyoruz. Ä°nsanlar içleri açılsın diye renk giymeye baÅŸladılar. Luca, renk konusunda dünyada bir numara, çünkü ailesi haute couture kumaÅŸ üreticilerinden. Couture kumaÅŸlar, detayların daha iyi seçilebilmesi için hep renkli yapılır. Luca'nın da küçüklüğünden beri gözü buna alışmış.n Luca ileride kendisini Chanel'in rakibi olarak mı görmek istiyor?-Kesinlikle. 2003 sonunda, toplam sekiz maÄŸazamız olacak. Ayrıca, ABD'deki 35 büyük maÄŸazaya toptan satış yapıyoruz. Neiman Marcus maÄŸaza ortağımız. Avrupa'ya da açılma hazırlığı içerisindeyiz. n Åžirket çalışanlarının neredeyse yarısı Türk. Birçok maÄŸazanızın müdürü de Türk. Türklerle çalışmayı istemenizin özel bir nedeni var mı?-Her kültürün güzel bir yanı var. Japonlar son derece itaatkár, iÅŸleri düzgün ve hatasız. Ä°talyanlar yaratıcı. Türkler ise iÅŸ bitirici, pratik. Bu sayede de hizmet sektöründe baÅŸarılılar. Ben Türk olduÄŸum için onlar beni buluyor. Ben de onlara ÅŸans veriyorum. Hayal kırıklığına da uÄŸratmadılar. n Luca bu konuda ne diyor?-Luca'nın hiçbir ÅŸikáyeti yok, hatta çok da memnun. ‘‘Şirketi Mercedes Benz'e benzettin’’ diye bana takılıyor ama ben de ona diyorum ki: ‘‘Mercedes Benz Türkler sayesinde dünyanın en iyi arabasını yapıyor.’’n Peki Türkiye'de bir maÄŸaza açmayı planlıyor musunuz?-Türkiye'ye ilk kez Beymen'deki ilkbahar koleksiyonuyla girdik. Åžimdi sonbahar koleksiyonumuz satışa sunuluyor. Luca'nın Türkiye'de çok tutulacağına inanıyorum. Ne de olsa çizgileri kadınsı, detay odaklı ve seksi. ABD'deki büyüme stratejimize bir yıl daha konsanstre olmayı, sonra da Avrupa'ya açılmayı düşünüyoruz. Türkiye’de maÄŸaza açmak projelerimiz arasında. Ama sanırım bir iki yılımız var. DAHA ÇOK KENTLÄ° KADINA HÄ°TAP EDÄ°YORUZn ABD'de maÄŸaza açacağınız ÅŸehirleri nasıl belirliyorsunuz?-Nüfusa bakıyoruz. Ãœrünlerimizi 20-60 yaÅŸları arasındaki herkes giyebilir, ama kadının tarzı önemli. Luca Luca daha çok kentli kadına hitap ediyor. Bu yüzden büyük ÅŸehirlere yöneliyoruz. Bir de toptan satış yaptığımız noktalarda bir patlama varsa, bu da bize fikir veriyor.n Peki siz Luca Luca'nın dışında hangi markaları tercih ediyorsunuz?-Beni tuzaÄŸa düşürmeyin! En sevdiÄŸim tasarımcılar Alexander McQueen ve John Galliano. Ama onlarla yakalanırsam Luca beni keser. Yüzde yüz Luca Luca'cıyım.Â