Oluşturulma Tarihi: Mart 16, 2004 00:00
BİR söyleşi. Söyleşiye davetiye. Aynen şöyle:2003-2004 dönemi Aydınlanma Söyleşilerimizin altıncısı, ülkemizi uzun yıllardan beri baskı altına alma çabası gösteren dış güçler ve bunların hedeflerine ulaşmalarında bilerek veya bilmeyerek yardımcı olan iç güçler anımsanarak Türkiyenin Düşmanları ismi ile düzenlenen panelimiz olacaktır. Konunun bilirkişileri olarak Sayın Onur Öymen ve Sayın Osman Özbek özenle seçilmişlerdir. Sayın E. Amiral Tanju Erdemin yönetiminde, Türkiyenin ne yapması gerektiği konusunda aydınlatıcı olacağını düşündüğümüz bu önemli söyleşimize öğretim üyelerimizin ve dostlarımızın ilgisini bekliyoruz.Söyleyişi düzenleyen İstanbul Üniversitesi. Davetiyenin altında, Rektör Kemal Alemdaroğlunun imzası var.ÖZENLE SEÇİMDavetiyedeki Türkçe bozuklukları ve cümle düşüklükleri bir yana, işin özü elbette başka yerde.Türkiyenin Düşmanları!.. Geçmişte, bu başlıkta bir söyleşi pek anımsamıyorum. Davetiyeye göre, düşman kapımızda!.. O zaman, her türlü önlemi derhal almak gerek!.. Bu kutsal görevi, aydınlanmanın öncüsü olarak, bir üniversitenin üstlenmesi çok doğal!..Aydınlanma, düşmanımızı tanımakla başlıyor. Düşmanımız dış güçler. Ama, bu düşmana bilerek ya da bilmeyerek yardımcı olan iç güçler de var!.. Amaç, aynı zamanda bunları uyarmak.Düşmanı tanımlamak üzere, İstanbul Üniversitesi konunun bilirkişilerine başvuruyor. Dışişleri Bakanlığı eski müsteşarı emekli büyükelçi, CHP Genel Başkanı Yardımcısı Onur Öymen ile emekli general Osman Özbek. İki konuşmacı da, özenle seçiliyor. Çünkü, Öymen düşmanımızı dış politika masalarından tanıyor. Özbek ise, savaş alanlarından!..Yerinde
seçimler!..ÖYMEN GARİPSEMİŞDavetiyeyi görünce, dün Onur Öymene ulaşıyorum. Düşman kim ve neyi anlatacaksınız?.. Onur Öymen:Söyleşinin başlığı biraz tuhaf, ben de, yadırgadım!.. Düşman kimdir?.. Düşman, cehalettir, fakirliktir. Ben bunu anlatacağım. Ayrıca, diplomaside dost ya da düşman yoktur. Ülke çıkarları vardır. Masaya oturduğunuzda, karşıdakini düşman olarak görürseniz, işin içinden çıkamazsınız!..Öymenin yanıtı, panelin amacına ve mantığına aykırı!.. Ama, doğru.DÜŞMANA HÜCUMPanelin temeldeki özü ise, ürkütücü!..Tipik düşman yaratma fobisi!.. Düşman yaratalım ki, demokrasiye izin vermeyelim çizgisine kadar uzanabilir!.. Bu arada, bilerek ya da bilmeyerek, düşmana çanak tutanları da, birer birer ayıklayalım!.. Onun için onları fişleyelim!..Haydi, şimdi hep birlikte düşmana hücuuuum!..ÖTV mahkemelik!..SANAYİCİLER ile Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, Türkiye'nin çeşitli illerinde sık sık bir araya geliyor. Hemen her toplantıda, sanayiciler ÖTV'nin (Özel Tüketim Vergisi) yüksekliğinden yakınıyor.Hükümet, ürün fiyatlarına zam yapmaktan çekindiği için, ÖTV'ye yükleniyor. Bir tesbite göre, ‘‘ÖTV geçen yıl tam yüzde 300 artıyor, neredeyse hammadde fiyatı kadar, ÖTV!..’’Geçenlerde Denizli'ye gelen Unakıtan'a ÖTV indirimi önerildiğinde, Unakıtan tepkili: ‘‘Herkes Maliye Bakanı'na akıl veriyor!..’’Sanayiciler de, buna tepkili: ‘‘Ne yapalım, türkü mü söyleyelim?..’’Sorun, bir rapor halinde Başbakan Erdoğan'a da aktarılıyor. Şu anda çözüm yok. Sanayiciler de, mahkemeye gidiyor.
button