Türkiye'den dünyaya açılmak imkansız

TUĞCE KAZAZ FOTOĞRAFLARI �

* Türkiye’deki birçok meslektaşınızın hayalini gerçekleştirdiniz, artık yurtdışında modellik yapıyorsunuz. Bunu nasıl başardınız, kendinizi nasıl kabul ettirdiniz?     �
  �
- Yunanistan’da yaşadığım dönemde Avrupa’da modelliğin kurallarının çok farklı olduğunu gördüm. Avrupa’da modeller, sadece para kazanmak için podyuma çıkmıyorlar. Hepsinin bir kariyer hedefi var. Bu durum benim de modelliğe bakışımı değiştirdi. Sonunda anladım ki iyi bir model olmak için işe Avrupa’dan başlamak zorundasınız. Türkiye’den dünyaya açılamıyorsunuz. Bunu fark edince modanın başkenti sayılan ıtalya’ya yerleşme kararı aldım. Gelir gelmez de bir yandan modellik eğitimi alıp, bir yandan ıtalya, Fransa ve Amerika’daki ajanslarla görüşmelere başladım. �
 
* Yurtdışında model olmak ile Türkiye’de modellik yapmak arasında ne fark var?    �
 
- Profesyonellik... Yurtdışında model giysiyi taşır ve giysiyi sunar. Türkiye’de ise modelin özel hayatı çok ön plana çıkıyor. Bence bu yüzden Türkiye’de birçok marka yabancı modellerle çalışmayı tercih ediyor.
 �
ARKADAŞLARIMI VE AİLEMİ ÖZLÜYORUM    �

* İtalya’da günleriniz orada nasıl geçiyor?  �
 
- Son derece yoğun bir tempom var. Sabahları 06:00-07:00 gibi kalkıyorum.
  �
* Türkiye’yle kariyer anlamında bağlarınız koptu bu durumda...

- Türkiye’den hiçbir zaman kopmadım ben. Hâlâ Türkiye’de de modellik yapıyorum. Örneğin moda haftalarında birçok Türk markası için podyuma çıktım. Sunset gibi Türkiye’nin önemli markaları için çekimler yaptım. Ben sadece kariyer planlamamı Türkiye dışına taşıdım.

* Türkiye’ye dönmeyi düşünmüyor musunuz?

- Türkiye’den vazgeçmem mümkün mü? Ailem, tüm sevdiklerim orada. Zaten sık sık hem iş hem de ailemi görmek için gidip geliyorum. Ama modellik kariyerimde başarılı olabilmem için şu an ıtalya’da, gerekirse bir başka ülkede yaşamak zorundayım.

* Peki Türkiye’nin en çok nesini özlediniz?

- Ailemi ve arkadaşlarımı özlüyorum...

İŞİMLE ŞÖHRET OLMAK İSTİYORUM

* Türkiye’de markete gitseniz olay olur. Yurtdışında ise muhtemelen daha sakin bir yaşam sürüyorsunuz. şöhreti özlüyor musunuz?

- Ben Türkiye’de de sade bir hayat yaşıyordum. Ama evet, yurtdışında çok daha sade bir hayatım var. şöhreti ise özel hayatım didik didik edilmediği sürece mesleğim açısından gereklilik olarak görüyorum. ışimle gündeme gelmek istiyorum.

* Bu durumda hayaliniz yurtdışında da Türkiye’deki gibi çok ünlü bir manken olmak mı?

- Hayalim, ünlü markaların tercih ettiği, aradığı profesyonel bir model olmak. şöhretimi işimle yapmak istiyorum.

* Oyunculuk eğitimi aldığınızı duydum. Nereden aklınıza geldi bu fikir?

- Çok fazla oyunculuk teklifi almaya başladım. Sinemaya ilgi duyuyorum. Tabii bu işe balıklama atlayıp başarısız olmak da istemiyorum. şu an hedefim öncelikle modellikte istediğim şeyleri gerçekleştirmek. Modellikten sonra ikinci sırada düşüneceğim şey sinema oyunculuğu. Oyunculuk eğitimi almadan bu teklifleri değerlendirmek istemiyorum ama...

* Bir de Hollywood starı olarak görürmüşüz sizi. ıster misiniz böyle bir şey?

- Hollywood starı olmayı kim istemez ki!

AŞKTA DA İŞTE DE TUTKULUYUMDUR

* Aşk konusunda mı daha tutkulusunuz, yoksa iş konusunda mı?

- İkisinde de tutkuluyum.

* Aşık Tuğçe nasıl bir kadındır?

- Değişik bir yanım yok. Tüm aşık kadınlar gibiyim...�

* Yaşadıklarınızdan sonra, “Aşk uğruna bir daha fedakarlık yapmam” diyor musunuz?

- Hayır demiyorum.

* Yıllardır kendi ayaklarınız üzerinde duruyorsunuz. Hep güçlü bir kadın mıydınız, yoksa hayat mı sizi güçlendirdi?

- Bu, “Yumurta mı tavuktan çıktı yoksa tavuk mu yumurtadan çıktı” gibi bir şey. Hayat güçlendirmiştir ama bende de o güç vardı sanırım. Sade kişiliğimin etkisi de olabilir, şöhretin şımarttığı biri olmadım.

MAYO KATOLOĞU ÇEKMEK HİÇ AKLIMDA YOKTU�

* Sunset markasıyla yollarınız nasıl kesişti?�

- Aslında mayo ya da iç çamaşırı çekmek gibi bir düşüncem yoktu. Türkiye’de mayo ve iç giyim fotoğraflarında hep biraz erotizm hakim çünkü... Ama Sunset’in tarzını hep beğenmişimdir. Sonuçta Naomi Campbell, Esther Canadas gibi ünlü top modellerle çalışmışlar. Bu yüzden teklif geldiğinde hiç düşünmeden kabul ettim, sonuçtan çok da keyif aldım. Fotoğraflarımı Avrupa’daki portföyüme hemen koydum     �