Güncelleme Tarihi:
Kanal D’de yayınlanan Arka Sokaklar’ın Zafer Ergin, Şevket Çoruh, Özgür Ozan, Gamze Özçelik ve Uğur Pektaş’tan oluşan beş kişilik polis ekibi, dizinin başarısını gerçek olaylardan hareket etmesine bağlıyor. Şevket Çoruh, "Töre cinayetleri, organ mafyası, uyuşturucu ve insan ticareti gibi Türk toplumunun kanayan yaralarına seyircinin tanık olmasını istiyoruz" diyor.
- Zafer Ergin: Bunlara kötü bir tepki gelmesi imkansız. Biz dizi olarak senaristlerimizin yazdığı gibi ülkemizdeki birtakım sosyal konulara ve yaralara parmak basıyoruz.Â
- Özgür Ozan: Biz genelde üçüncü sayfa haberlerini yapmaya çalışıyoruz. Senaristlerimiz güncel olayları takip ediyorlar.
- Şevket Çoruh: Türkiye, suç işlenme oranının en yüksek olduğu ülkelerden biri. Biz üçüncü sayfa haberlerinin yanı sıra; töre cinayetleri, organ mafyası, uyuşturucu, insan ticareti gibi toplumsal kampanyalar isteyen olayları da dizide göstermeye çalışıyoruz. Bu kanayan yaralara seyircinin de tanık olmasını istiyoruz. Suç işlenme oranının bu kadar yüksek olduğu ülkede polisiye bir dizi olmaması zaten düşünülemez. Çok yerinde bir kararla başlayan bir dizi oldu...
- Uğur Pektaş: Herkes çok güzel konuştu. Bana konuşacak birşey kalmadı...
Çekimler sırasında emniyet birimlerinin teknolojisinden faydalanıyor musunuz? Nasıl yardım alıyorsunuz?
- G.Özçelik: Silahlarını kullanıyoruz. Danışmanımız var. Dizide sadece Türk polisinin yaşantılarını değil suçluları da gösteriyoruz. Neden suç işliyorlar? Töre cinayetinde bir çocuk ablasını öldürmek zorunda kaldı... Onu da anlatıyoruz.
- Z.Ergin: Oynadığımız rolle ilgili birtakım araştırmalar yapıyoruz. Diziye başlarken de yaptık araştırma. Olaylarla ilgili de bazı incelemeler yapıyoruz. Dizinin başarısı, uzun soluklu bir dizi olacağını gösteriyor. Emniyette çalışan arkadaşlarımız da bizi kendilerinden biri olarak görmeye başladılar. Bize çok yakınlık gösteriyorlar.
Polisiye bir dizi çekmenin zorlukları nelerdir?
- Ş.Çoruh: Bizim yaptığımız iş drama, bir televizyon dizisi. Ama özellikle son günlerde polise yapılan saldırılar bu işin ne kadar hayati tehlike taşıdığını ve gerçekten idalist bir meslek olduğunu gösteriyor.
Yıldırım ekip çok sıcak ve aileden... Gerçek hayatta emniyet güçlerinde böyle bir ekip var mı?
- Z.Ergin: Bu bir kurgu dizisi. Çok büyük yararı var. Aslında narkotiğin kendi bünyesinde böyle ekipler var. Ama bizi o kadar beğendiler ki, bütün görevleri bize yüklediler ve bizi özel bir ekip olarak kurdular. Şimdilik böyle çalışıyoruz. Yakın bir yerlere tayinimiz çıkmazsa devam edeceğiz.
- Ş.Çoruh: Gerçekte James Bond olmadığı gibi... Biz de o kadar gerçeğiz. Ama böyle bir ekip her zaman kurulabilir.
- U.Pektaş: Başından beri biz bu işe inandık. İnandığımız için de dizi bu şekilde başarılı oldu ve insanlar tarafından sevildi. Hepimiz elimizden geleni yapıyoruz. Çok değerli bir meslek. Ben bu diziye başlamadan önce operasyonlara katıldım.
- Z.Ergin: Hepimizin hoşuna giden bir duygu bu. Kötü örnek olmayan bir polisiye dizisi. Olması gerekeni gösteriyoruz. Yüksek reyting alması bizi gururlandırıyor.
- G.Özçelik: Çok klasik polisiye bir dizi değil. Daha fazla özel yaşantıyı anlatan bir konu. Drama da var ama çok gerçek bir dizi.
- Ö.Ozan: Bu diziden sonra polis olmak isteyen çok insan var.
Bu roller oyunculuk anlamında size neler katıyor?
- U.Pektaş: Tiyatrocularla çalışmak bana çok şey katıyor. Sürekli gözlem yapıyorum. Neler yaptıklarını gözlemliyorum. Rolden çok, çalıştığım insanlar bana çok şey katıyor.
Rolleriniz adına farklı çalışmalarınız oluyor mu?
- Ö.Ozan: Silah tutmayı öğrendik. Polislerin birbirlerine hitap şeklini öğrendik. Her yeni bölümde bir şeyler öğreniliyor. Hiçbirimiz bu zamana kadar silah tutmamışız.
Light Selami rolünden sonra bu rolünüzü seyirciye çok çabuk sevdirdiniz...
- Ö.Ozan: Korkularım vardı, çünkü başarılı bir işte oynadım. Selami oradan kalan mirasım. Ama artık yeni dizimle anılıyorum.
Dışardan tepkiler nasıl?
- G.Özçelik: Geçen gün bir yere gittik oturmaya, kapıdan girerken onlar emniyetten dediler. Türk halkında bu vardır çünkü çok çabuk sizi benimsiyorlar. Gelen tepkilerden çok memnunum.
Orhan Bey, çekimler nasıl gidiyor?
- Senaryolar ve yapımcımız çok iyi. Oyuncularımız süper. Bana yapacak fazla bir şey kalmıyor. Bu heyecanlı duruma biraz daha heyecan kattık, çünkü sevdiğim bir proje oldu. Çok zevkli gidiyor. Oyuncularla çok iyi bir uyum içinde çalışıyoruz.
Zorlandığınız anlar oluyor mu?
- 5 bölüm oyuncuları yönetme konusunda zorlandık... Hepsinin artık kişilikleri ve karakterleri belli. Sadece salıyorum meydana ve çekiyorum.
Nelere dikkat ediyorsunuz?
- Bu diziye girerken daha hareketli şekilde çekmeyi düşündüm. Sanki bir polis kamerası takip ediyormuş gibi, bazen iki veya üç kamera da çalışabiliyoruz. Daha doğal hareketleri yakalamak için. Böylece oyuncuların iyi oyunlarını da yakalayabiliyoruz. Pek fazla prova yapmıyorum.
Oyuncuların performansları nasıl?
- Benim için artık hepsi bir bütün oldular. Hepsini tek tek seviyorum. Gerçekten muhteşem oyunlar çıkarıyorlar. O da ekranlara yansıyor.